Son Güncelleme: Cumartesi 01.09.2012
Maç 90 dakika, futbol bir ömür sürer
Ligler başladı ve futbol yeniden gündemimizin ilk maddesi oldu. Futbolla yatıp futbolla kalkıyoruz, maçlar 90 dakika sürse de tartışmalar hiç bitmiyor. Tabii bu durumdan memnun olan da var rahatsız olan da, mağruru da var futbolun mağduru da
MAÇI STATA İZLEYENLER
FUTBOLCULAR GİBİYİZ, BİR MAÇ BİTER, DİĞER MAÇA HAZIRLANIRIZ
Fenerbahçe ile Spartak Moskova maçını Şükrü Saraçoğlu'nda izlemek için arkadaşlarıyla Kızıltoprak'ta buluşup 'maçın havasına girmeye çalışan' Yiğit Yılmaz, dört senedir kombine aldığını anlattı bize. Maçları izlemek için Kocaeli'nden geldiğini söyleyen Yılmaz, "Biz maça hazırlanmaya, bir önceki maç bittikten sonra başlıyoruz. Futbolcular gibiyiz yani. Belki de onlardan daha fazla," diyor. Yiğit Yılmaz'ın arkadaşı Tülay Taştan ise bu yıl kombine almamış. Yine de her maçı yerinde izlemek isteyenlerden. Taştan, "Maçtan dört ya da beş saat önce evden çıkıyorum. Üç, dört saat önce stadın yakınlarında oluyorum havaya girmek için," diyor. Taştan geçen yıl Fenerbahçe-Beşiktaş arasında oynanan Süper Final maçını izleyebilmek için çok yakın bir arkadaşımın düğününe gitmediğini anlatıyor.
MAÇLARA GİDEBİLMEK İÇİN OKULU UZATTI
Pazarlama danışmanlığı yapan Ayşe Umut, Fenerbahçe'nin ateşli kadın taraftarlarından. Sekiz yıldır kombine alıyor, maç kaçırmıyor. "İş günü olduğu için bugün Kızıltoprak'a ancak 19.00 gibi gelebildim. Fakat genelde maçlardan dört saat önce burada oluyorum," diyor. Halen öğrenci olan Ayça Derin Karabulut ise dört yıldır kombine alıyor. Bir o kadar yıl da babası ve abisiyle gelmiş maçlara. "Taraftar olmak fedakarlık istiyor mu?" diye sorduğumuzda, "Abim askerdeyken ziyaretine gitmeye karar vermiştik. Fakat tarih seçmek için Fenerbahçe'nin fikstürüne baktım. Taraftar olmak böyle bir şey," diyor. Üniversiteli Genç Fenerbahçeliler'in başkanlığını da yürüten Onur Şöhretoğlu ise Fenerbahçe maçlarını sadece Şükrü Saraçoğlu'nda değil, deplasmanda da takip ediyor. "Hayatımın ilk sırasında Fenerbahçe var," diyen Şöhretoğlu, Hukuk Fakültesi gibi zor bir okul okumasına rağmen sınavlarına hazırlanmak yerine nasıl deplasman yollarına düştüğünü anlatıyor bize. Tabii taraftarlık, sosyal ilişkilerini de etkiliyor Şöhretoğlu'nun. Ama kafası bu konuda rahat: "Bizim seneler öncesinden bir sloganımız var 'Okulda defterimizi, evde annemizi, terk edip geldik sevgilimizi...' diye başlıyor. Elbette Fenerbahçe yüzünden sevgilisini terk eden olmadı. Çünkü kız arkadaşlarımız bu konuda biraz daha anlayışlı."
EN SON HABERLER
- 1 Kuruluş Osman’ın Ulcay’ı Ümit Kantarcılar’dan samimi açıklamalar! “Dizi ve sinema sektöründeki başarımız tesadüf değil”
- 2 Dünya çatışıyor ABD kazanıyor
- 3 Türklerin Lahey’deki hayatı: Gurbet, gözyaşı ve umut
- 4 Bu turun farkı kadınlar
- 5 Sessiz lüksün sembolü
- 6 Düşünceleriniz hayatınızı yönlendiriyor
- 7 Atalarının mirasını fotoğrafta yaşatıyor... Adıyamanlı kadınların kültürel mirası: Kofi
- 8 Osmanlı alimlerinin 150 yıllık kayıp hikayesi
- 9 Başkasına yardım derken kendini unutma
- 10 Moda, kadın sporcuların peşinde