Pazar 07.04.2013

Artık giysiler de 'Shazam'lanacak

300 milyon kullanıcıya sahip müzik tanımlama servisi Shazam, gözünü moda dünyasına dikti. Peki şirketin giysi tanımlama servisi nasıl çalışacak ve hayatımızda neleri değiştirecek?

"Üzerindeki kazak çok güzelmiş, nereden aldın?" Modayla ilgilenenler, hayatlarının bir noktasında bu sorunun bir benzerini arkadaşlarına mutlaka sormuştur. Çoğu zamansa beğendikleri parça televizyonda veya sokakta gördükleri birinin üzerinde olduğundan meraklarını giderme imkanını yakalayamazlar. Siz de bu kişilerdenseniz, yakında piyasaya sürülecek bir uygulama, işinizi kolaylaştıracak. 300 milyon kullanıcıya sahip müzik tanımlama servisi Shazam'ın CEO'su Andrew Fisher, bu hafta yaptığı açıklamada henüz geliştirilme aşamasında olan uygulamayı şöyle anlattı: "Nasıl ki Shazam bulunduğunuz mekanda çalan, adını bilmediğiniz şarkılara ait bilgileri size sunuyorsa, bu teknoloji de televizyonda, gazetede, sokakta fotoğrafını çektiğiniz kıyafetlerin hangi markaya ait olduğunu söyleyecek. Telefonunuzla veya tabletinizle söz konusu kıyafetin üzerine tıkladığınızda, uygulama sizi anında o kıyafeti satan e-ticaret sitelerine yönlendirecek. Peki adı ve çıkış tarihi henüz belirlenmeyen uygulama neleri değiştirecek?
MODA HERKESE ULAŞACAK
Sevdiğiniz dizideki, TV şovundaki kıyafetlere birkaç saniye içinde ulaşabileceksiniz. Bu durum, anlaşmalı e-ticaret sitelerinin kârını artıracak.
TV karakterlerinin giydiği kıyafetler, reklamcılar açısından daha önemli hale gelecek; her kıyafet bir pazarlama unsuru olarak olacak. 'Ürün yerleştirme' usülü, moda özelinde yaygınlaşacak.
Reklamlar çok katmanlı hale gelecek. Örneğin bir deterjan reklamında rol alan kadın oyuncunun kıyafetini beğendiğinizde, deterjan firması ister istemez her reklamında o kadının giydiği kıyafetin de reklamını yapar hale gelecek. Farklı sektörlerdeki markalar arasında işbirliği artacak.
Uygulamanın bir sonraki aşamada sokakta gördüğünüz kıyafetleri de tanımlamaya başlaması hedefleniyor. Bu durumda sokakta çaktırmadan beğendiği kıyafeti giyen kişiyi fotoğraflamaya çalışanları göreceğiz.
Sevdikleri sanatçıların tarzını kopyalayanların sayısı artacak. Yalnızca moda meraklıları değil, çok daha fazla kişi koleksiyonlar hakkında bilgi sahibi olacak. Tabii Laleli'den aldığı tişörtü Paris'ten aldığını iddia eden moda blogger'larının sayısı da azalacak.
SÖZLÜKTEN ATLAS ÇIKTI
Efendim, sözlük formatındaki sitelerin Türkiye'de ne kadar popüler olduğu malum. Ama bu popülaritenin sunduğu imkanlara rağmen, sözlükler kullanıcılarına daha zengin bir deneyim sunma konusunda oldukça tembel davranıyor. İTÜ Sözlük'ün kısa süre önce devreye soktuğu Atlas projesi, bu açıdan diğer platformlara örnek olacak nitelikte. Peki nedir bu Atlas? Projenin yaratıcılarından Emre Dirağ, bu soruyu şöyle yanıtlıyor: "Sözlükteki yazarların dokuz yıl içerisinde girdiği verileri, harita üzerindeki koordinatlarla eşleştiren Atlas, çevrenizi gerçek keşfetmenize olanak sağlayan bir platform."
SIRADA HABER SİTELERİ VAR
Birkaç örnek verelim: Diyelim ki cuma gecesi Taksim'desiniz ve nereye gideceğinize karar veremiyorsunuz. Atlas'a girerek çevredeki mekanlar ve etkinlikler hakkındaki yorumları okuyabilirsiniz. Elbette harita üzerindeki lokasyon bilgileriyle birlikte. Veya Çanakkale'de Atlas'ı çalıştırdığınızda, Çanakkale veya Truva savaşları hakkında bilgiler çıkıyor karşınıza. Dirağ, bir sonraki aşamada haber sitelerini de projeye entegre edeceklerini söylüyor: "Akreditasyon verdiğimiz siteler, haberleri Atlas üzerinde koordinatlarıyla eşleştirme ve paylaşma şansını bulacak." Şu an için Atlas'a bilgisayarınızla veya mobil cihazlarınızla www.itusozluk.com/atlas adresine girerek ulaşabiliyorsunuz.

FACEBOOK HOME EN ÇOK KİME YARADI?
Facebook, bu hafta akıllı telefonlar için geliştirdiği arayüzü tanıttı. Muhtemelen önceki günlerde konuyla ilgili pek çok habere rastladınız, bu yüzden 12 Nisan'da kullanıma sunulacak Facebook Home'u yeniden tanıtmak yerine, bu hamlenin sektördeki hangi oyuncular için avantaj, hangileri için dezavantaj yarattığını anlatacağım.
Kazananlar: Google: Facebook Home, şimdilik yalnızca Google'ın sahibi olduğu Android işletim sistemini kullanan telefonlarda çalışacak.
HTC:
Home ile optimize edilmiş halde piyasaya sürülecek ilk telefon HTC First olacak.
Instagram: Ana ekranınızdaki kamera butonunun, Instagram'a entegre edilmesi planlanıyor.
Kaybedenler: Apple: Şimdilik Home'un iOS işletim sistemli telefonlara entegre edilmesi planlanmıyor. Apple kullanıcıları bu deneyimden mahrum kalacak.
Diğer sosyal ağlar: Home'un yaygınlaşmasıyla birlikte ana ekrandan kalkacak ve ikinci plana atılacaklar.
WhatsApp, Viber, Tango: Ücretsiz mesajlaşma ve zamanla eklenecek VoIP arama özelliği, bu alandaki diğer uygulamaların gücünü azaltacak.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.