Pazar 11.05.2014

50'sinde ister anne ister anneanne olun

"Tren kaçtı" dönemi bitti. İleri yaşlarda da anne olmak isteyen kadınlar artıyor. Ama dikkat! Riskler tatsız engeller yaratmasın

Annemle anneannem aynı yıl doğum yaptığı için 40'lı 50'li yaşlardaki kadınların bir kez daha anne olmak isteyebileceğini çok iyi biliyorum. Annem 18 yaşında ilk çocuğunu kucağına almanın mutluluğunu yaşarken, anneannemin 40 küsur yaşında, beşinci kez anne olmaktan aynı hazzı aldığı siyah-beyaz fotoğraflara o kadar güzel yansımış ki... Üstelik sözünü ettiğim 1950'li yıllar; ne yumurtalık tedavisi var ne de tüp bebek... Sadece tabiatın dediğinin olduğu yıllarda kadınların ileri yaşlarda bile anne olması normal karşılanırken, günümüzde stresli iş hayatı, ekonomik sorunlar, beslenme bozukluklukları, hava kirliliği derken kadınların istedikleri anda hamile kalmaları zorlaştı. Bu dış etkenleri ortadan kaldırmak kolay olmasa da tıp, ileri yaşlarda da annelik mutluluğunu yaşamak isteyenler için araştırmalara devam ediyor. Tüp bebek tedavileri o kadar gelişti ki 50'li yaşlardaki kadınlar için bile ümit var. Başaranların da sayısı hiç de az değil. "Kadının en güzel yaşları 40'lar, 50'lerdir" denir. Tüp bebek tedavisiyle 50 yaşında anne olan oyuncu Füsun Demirel'in ikizleri beş yaşına geldi bile. ABD'li aktrist Cheryl Tiegs de 52 yaşında ikiz bebek sahibi oldu. Halle Berry geçen yıl ikinci kez anne olduğunda 47 yaşındaydı. Geçtiğimiz hafta da ünlü sanatçı Ahmet Özhan'ın yeni eşinin tedavi olduktan sonra hamile kaldığı haberi çıktı. Filiz Akbulut Özhan da 50 yaşında... Kendisine sağlıklı bir hamilelik süreci diliyoruz ama doktorlar ileri yaşlardaki annelere risk faktörlerine dikkat etmelerini öneriyor. Biz de 50'li yaşlardaki anne adaylarını ne tür riskler beklediğini, o yaşta nasıl anne olunabileceğini ve beslenme önerilerini araştırdık.
KADIN DOĞURGANLIĞININ KIYMETİNİ BİLSİN
Prof. Dr. Cihat Ünlü
(Türk-Alman Jinekoloji Vakfı Başkanı)
"Diyabet ya da tansiyon gibi ciddi sağlık sorunları taşımadığı sürece bir kadın ileri yaşlarda da anne olabilir. Ancak en önemli problem gebe kalabilmek. Biz 47 yaşın üstündeki bir kadını, normalde hamile kalma olayı bitmiş kabul ederiz. Yumurtlamaları olsa bile bu yumurtaların döllenebilme kapasitesi düşer. Döllense de sakat ve hastalıklı bebek olma ihtimali yüksek. Ama literatürde 50-55 yaşında hiçbir tedavi görmeden gebe kalan çok nadir olgular ve doğumlar var. 50 yaşın üzerindeki hamilelikler, yumurta bağışıyla olur. Bu uygulamalar Türkiye'de yasal değil. Genellikle Türk hastalar, Kuzey Kıbrıs'a gidiyor. Oradan yumurta satın alıyor, bu yumurta eşinin spermleriyle döllenip rahmine yerleştiriliyor. Kadın o çocuğu doğuruyor ama genetik olarak annenin özelliklerini taşımıyor. Anne adayları, yumurtalıklarının rezervini, kapasitesini sık sık ölçtürsün. Hiç değilse yılda bir kez doktora gitsin. Çikolata kisti gibi yumurtalığın rezervini düşürücü, yumurta sayısını azaltıcı faktörler varsa, doğurma işini çok ötelemesinler. Doğurganlıklarının kıymetini bilsinler. Bir kadın 42 yaşında evlendiyse ve çocuk düşünüyorsa beklemesin. 'Hemen gidip tüp bebek yaptırsın' demiyorum ama korunmasın."

KİLO ALMASINLAR, YEŞİL SEBZE YESİNLER
Dr. Murat Berksoy (Aile hekimi, beslenme uzmanı)
"Kadınların 50'li yaşlardaki gebeliği riskli olabilir. 50 yaşın üstündeki kadınlarda metabolik hastalıklar artar. Gebeliğin devamı açısından erken doğum riski var. Anne adayının genetik özellikleri, yaşam biçimi, sigara, alkol kullanım oranı, düzenli yaşayıp yaşamadığı hamilelik süreci için önemli. Kadının kendi yumurtasından anne olma özelliği azalır. Bu yaşlardaki anne adaylarının doğum öncesi ve sonrasında psikolojik desteğe ihtiyaçları olur. Bizi ilgilendiren kısmı ise kanın akışkanlığıdır. Bu akış düzenli olmazsa rahim, bebeği kabul etmez ve düşük yaşanır. Bunun için gebeliğin ilk haftasından itibaren troit bezleri fonksiyonlarını kontrol etmek gerekir. Kadının kilo problemi varsa, hamile kalmadan önce zayıflaması gerekir. Erken doğumu önlemek için üç aydan itibaren anneyi yakın takibe almak lazım. 50 yaşında doğum yapan bir hastam, hamile kalmadan altı ay önce bana geldi. İlk önce çevresel toksinlerin etkisini azaltmak için hayvansal gıdaları azalttık. Brokoli, kabak, lahana gibi yeşil sebzeler ileri yaşlarda fazla östrojenin vücuttaki etkisini azaltıyor. Semizotu, ceviz, balık gibi omega 3 kaynaklarını artırdık. Düzenli aralarla hormon tetkiki yaptık. Hayatındaki hareketliliği artırdık. İşi stresliydi, stresle baş etmenin yöntemlerini öğrettik.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.