Son Güncelleme: Cumartesi 24.05.2014
27 Mayıs Türkiye için kırılma noktasıdır
3. Cumhurbaşkanı Celal Bayar'ın kızı Nilüfer Bayar Gürsoy, 27 Mayıs 1960 müdahalesinin ardından yaşananları anlattı. "27 Mayıs önlenebilirdi' diyen Nilüfer Gürsoy bu ilk darbenin etkisinin hâlâ sürdüğünü düşünüyor
- 27 Mayıs geliyor, darbenin yıldönümü, ne hissediyorsunuz?
- Yıllar yıllara eklendi, her yıl 27 Mayıs'ta, ister istemez insan geçmişi düşünüyor, muhakeme, mukayese ediyor. Senelerin içinden süzülen netice şudur: 27 Mayıs bir kırılma noktası Türkiye için. Darbeler dönemi açıldı. Ve hâlâ atlatamadık. Normal bir rejim geldi diyemeyiz kolay kolay... Rejim yerine oturmadı.
- Cumhuriyet tarihinin yaşadığı ilk darbe 27 Mayıs. Kanlı bir darbe, insanlar idam edildi...
- Kanlı diyebiliriz. 27 Mayıs sabahı, 'kardeş kavgasını önleyeceğiz' dediler. Fakat kardeşlerden bir tarafı yerdiler, diğer tarafı serbest bıraktılar. O zamanki iftiralar bugünkü gerçekler oldu. Babamı Harbiye'yi imha etmekle suçladılar. Aradan iki-üç yıl geçmedi kendileri Harbiye'yi bombaladılar.
- Darbe bizim ülkemizin genlerine yerleşmiş gibi...
- Diyelim ki suçlu Demokrat Parti'ydi. Ama darbe yalnız Demokrat Parti'ye, siyasi rejime karşı yapılmadı. Bütün değerlere, bizi ayakta tutan kurumlara, orduya yapıldı. EMİNSU'ya (Emekli İnkılap Subaylar Derneği) mensup binlerce subay neden ordudan uzaklaştırıldı, muamma. Hangi kıstaslarla binlerce subay ordu dışı edildi? Yalnız sivile değil, orduya da yapıldı darbe.
- Orduya da darbe yapıldıysa, kim yaptı bu darbeyi?
- Önde görünen ordu deniliyor ama ordu değil. Ordunun içinden çıkan bir cunta. O cuntayı teşkil edenlerin simalarına bakılırsa belki ipuçları çıkar. Pek çok farklı tandanslı kimseler var. ABD ile yakın olanlar var... Bunlar nasıl bir araya geldi, nasıl anlaştılar? Bugün baktığımızda görüyoruz, dantel gibi işlemişler. En ince teferruatına kadar, hatta insanları Yassıada'ya götüreceklerine kadar planlamışlar. DP'liler bir bir evlerinden toplandılar, hazırlık olmadan bunu nasıl yapsınlar? Bütün evleri tespit etmişler.
- Bu hareketi organize edenler kimlerdi?
- Ordu, muhalefete muhalefet de orduya dayandı. Bir yandan muhalefetin dahli var. Üniversitedeki profesörler, Milli Birlikçilere yol göstermeye, akıl vermeye başladılar. Fetva verdiler; resmen 'Şöyle yapın böyle yapın, yoksa siz suçlu olursunuz' dediler. Rejim muhtelif köşelerden ablukaya alındı. Yalnız DP'liler değil bütün millet mağdur oldu. Parlementoya karşı yapıldı. Anayasa değiştirildi. Anayasayı değiştirmek çok büyük bir harekettir, bütün bir rejim, bir hayat tarzı değişiyor.
- 27 Mayıs'tan önce böyle bir şeyin olabileceği aklınıza geliyor muydu ya da babanızın aklına? Var mıydı bu işin emareleri?
- Durumun normal olmadığı kesindi. Mesela 'Dokuz subay hadisesi' (Bir grup asker hükümete komplo kurma iddiasıyla tutuklanıp yargılandı. Bu grubu ihbar eden subay ceza aldı, diğerleri serbest bırakıldı) var. Bu olay olduğunda, Celal Bayar görüyordu tecrübesiyle, sezme yeteneğiyle... 'Üzerine gidilsin' diyor. Fakat dinletemedi. Üzerine gidilmedi o olayın. Ve ihbarı yapan asker suçlu görüldü. Eğer o hadise zamanında açığa çıkarılsaydı belki 27 Mayıs olmayabilirdi. Türkiye'nin daha önce yaşamadığı hadiseler oluyordu, herkes şaşkındı. Bir taraftan ordu mensupları başbakanı adeta elde etmiş... Ordudan bir şey çıkmaz havası vardı. Türk askeri yapmaz diye düşünülüyordu. Fakat bir karışıklık olduğu belliydi.
EN SON HABERLER
- 1 Ülkeler, TikTok’a karşı harekete geçti
- 2 Hep mutlu olmak zorunda değiliz
- 3 Sevgiliye ulaşmak için ses ve söze ihtiyaç var
- 4 Bu okullarda anne-baba adayları eğitiliyor
- 5 Boğaz’da kürek keyfi kabus olmasın
- 6 Aykırı bir ikon
- 7 Evde akıllı cihazlara yer açın güvenliği de ihmal etmeyin
- 8 Kuruluş Osman’ın Ulcay’ı Ümit Kantarcılar’dan samimi açıklamalar! “Dizi ve sinema sektöründeki başarımız tesadüf değil”
- 9 Dünya çatışıyor ABD kazanıyor
- 10 Türklerin Lahey’deki hayatı: Gurbet, gözyaşı ve umut