Ramazan sıkıntıları paylaşma ayıdır
Asr-ı Saadet üzerine araştırmaları olan ilahiyatçı-yazar Prof. Dr. Vecdi Akyüz "Hz. Peygamber Ramazan'ın paylaşım ayına dönüşmesini önemserdi. İftar ve sahurda az yer, az uyurdu" diyor
BAYRAM EĞLENCELERİNE İZİN VERİRDİ
Çocuklara ayrı bir önem veren Hz. Muhammed (s.a.v) Ramazan ayı geldiğinde onları sevindirmeye daha bir ehemmiyet verirdi. Ramazan'ı Kur'an-ı Kerim ile geçirir, iftar ve sahurda çok insanı yemeğe çağırır, bazen yoldan çevirip davet ettikleri de olurdu. Kapısını çalanı asla geri çevirmez, evindeki en güzel yemeği misafirlere ikram ederdi. Prof. Dr. Vecdi Akyüz: "Son 10 günde itikaf ibadetine başlar, inzivaya çekilirdi. Ramazan'da çocukları sevindirirdi. Çocuklar nasıl diğer ibadetlere alıştırılıyorsa dayanabildiği noktaya kadar oruç tutmalarını teşvik ederdi. Örneğin Mescid-i Nebevi'de bazı oyuncaklar bulundurulurmuş ki hem cami edebine alışsın hem de çocuklar oyun oynarken vaktin nasıl geçtiğini anlamasın. Bayramda da daha çok kişiyle bayramlaşabilmek için namaza farklı yollardan gidip gelirmiş. Kadınları, erkekleri, çocukları da bayram namazına davet ederdi. Bayram sevinci toplu halde paylaşılsın istiyordu. Yeni giysiler alınır, çocuklar sevindirilirdi. Eğlenceler de yapılırdı. Hz. Ebubekir bayramda kadınların def çaldığını görünce bunu uygun görmez. Hz. Muhammed (s.a.v) 'Hayır, bırak! Bu da bizim bayramımız, sevinsinler!' der. Tabii İslami açıdan tek koşul meşru ölçülerde sevincin yaşanması" diyor.
AZ UYUR, AZ YEMEK YERDİ
"Peygamberimiz sahurun bereket olduğunu söylüyor. Ehli Kitap'ın orucu ile Müslüman'ın orucunu farklı kılanın sahur olduğunu belirtiyor. O dönem iftar ve sahur için belli bir yemeğin olduğuna hadislerde rastlamadım ama Hz. Peygamber'in neleri sevdiği konusunda elimizde bilgi var. Örneğin sabah bir bardak suya bir kaşık bal katıp içermiş. Ardından yürürmüş. Kuşluk vaktinde inek sütüyle yedi acve hurması yer ve yine yürürmüş. Öğlen bir kaşık zeytinyağına iki damla elma sirkesi döküp arpa ekmeğiyle yermiş. İkindiden sonra bir havuç, iki dal da maydanoz yermiş. Akşam yoğurt, bir parça arpa ekmeği yer, bir saate yakın da yürürmüş. Hz. Peygamber görüldüğü gibi az yemek yer, az uyur ve zamanını ibadet ile geçirirdi. Yokluk olmadığı dönemde sevik, telvine, hays, tirit, kabak, kadid, tavşan eti, koyunun boyun etini ve ön budunu tercih ederdi. Et yemeğinin sulu olmasını tavsiye ederdi. Üzüm, karpuz, kavun, elma, armut, hurma, turunçu severdi. Bunların şırasını da içerdi."
EN SON HABERLER
- 1 Kılıcıyla ezberleri bozuyor
- 2 Son Devir Osmanlı Uleması’ndan çıkarılacak dersler
- 3 Tünel bulamadılar ama toplu mezar vardı
- 4 İlişkilerde sahte beklentiler
- 5 Özgür Filistin’in sembolü
- 6 Ani Köyü’nün kaderini Menderes değiştirdi
- 7 Mahremiyet kapılarınızın anahtarı, çocuğunuzun sosyal medya hesabında
- 8 Hâlâ çok güçlüler
- 9 Filistin davasının savunucusu
- 10 Türkiye’yi görmeden anlatıyorlar