Son Güncelleme: Cumartesi 13.09.2014
İstanbul'da bir gece
Unutulmaz maçlar vardır, kimilerinin her gün hatırladığı, kimilerinin hafızasından sildiği. İstanbul'da bir mayıs akşamında Liverpool'un muhteşem geri dönüşle Milan'ı alt ettiği 2005 Şampiyonlar Ligi finali gibi. Film gibiydi, One Night in Istanbul adıyla film oldu
EN UNUTULMAZ FİNAL
Seneş Erzik'in de aralarında bulunduğu UEFA yetkilileri, kupayı Bayern Münih'e vermek üzere sahaya inmek için Camp Nou'nun dördüncü katında asansöre bindiklerinde dakika 89 ya da 90'dı. Bayern Münih, 6. dakikada Basler'in golüyle öne geçmiş ve son dakikaları öldürüyordu. UEFA Başkanı ve Erzik saha kenarına geldiklerinde Manchester United, 90+1 ve 90+3'te attığı iki golle Almanları yere sermişti. Barselona'daki o geceye en unutulmaz final dediler. Ama gelecek, hayatın bütün en'lerini değiştirmek için var zaten! Futbol tarihinin en unutulmaz finallerinden birini yaşabilmek için sadece altı yıla ihtiyaç vardı. Üstelik de İstanbul'da... Türk futbol tarihinde ilk kez bir Avrupa Kupası finaline ev sahipliği yapıyorduk. Memlekette kimsenin sevemediği, gidemediği, gitse dönemediği, futbolcuyu rüzgarıyla bezdiren Atatürk Olimpiyat Stadı, Şampiyonlar Ligi'nin en, en unutulmaz finaline sahne oldu 25 Mayıs 2005'te. 80 bin kapasiteli stadyumda Liverpool ve Milan taraftarlarına 20'şer bin bilet ayrılmıştı. Tarihinde bu kupayı dört kez kazanan Liverpool 50 bin taraftarıyla geldi İstanbul'a. Ev sahibi sıfatıyla Türk taraftarlara ayrılan biletleri karaborsada alabilmek için Sultanahmet ve Taksim sokaklarını arşınladılar. Milan ise taraftar gruplarını saymazsan, Milano sosyetesiydi. Sonuç, yarı yarıya oynanması planlanan bir finalde İstanbulluları da arkasına alan Liverpool, Olimpiyat Stadı'nın neredeyse yüzde 80'ini ele geçirmişti. Gelin görün ki finalin favorisi Milan'dı. İki takım da çeyrek finalde bir İtalyan'ı kupa dışına itmişti. Juventus'u geçen Liverpool yetmemiş bir de kendi toprağından Chelsea'yi elemiş ve sen otur İstanbul'a ben gidiyorum demişti. Ezeli rakibi Inter'i hayallerini ortak stadları San Siro'ya gömen Milan da yarı finalde PSV Eindhoven'ı geçerken hiç zorlanmadı.
İMKANSIZ MI DEDİNİZ?
İlk düdük öncesindeki gösteriler rüya gibiydi ve 90 dakika da Milan cephesi için tatlı bir rüyayla başladı. Sonu kabus olacak tatlı bir rüya... Daha ilk dakikada Maldini ile öne geçtiler, bakmayın bugünkü Milan'ın haline, kadro esaslı kadro. Nesta, Maldini göbekte, bekler Maldini, Cafu önlerinde Pirlo, Seedorf, Gattuso, forvette Crespo-Shevchenko'nun arkasında Kaka! Ne Milan ama... Crespo 39 ve 44'te attığı gollerle tabelayı 3-0 getirdiğinde, Dudek'in koruduğu kalenin arkasındaki Milanlılar zafer şarkıları söylüyor ama bir taraftan da pankartlarını kaldırıyordu. Tribün grupları arasındaki iç hesaplaşmanın başladığı akşamdı ve birbirlerine girdiler... Liverpool tribünleri takım ikinci yarı için sahaya döndüğünde bu oyunun tarihinde tüyleri en fazla ürperten tezahüratı "You will never walk alone"u söylemeye başladılar. "Asla yalnız yürümeyeceksin" tezahüratına katılmayan ve stadı terk edip Taksim'in yolunu tutan Liverpool taraftarı yok muydu? Vardı ve onlar penaltıları İstiklal Caddesi'nin kafelerinde izledi ve kendileri hiç affetmediler! Liverpool, altı evet sadece altı dakikada geri döndü. Önce Gerrard, iki dakika sonra Smicer ve 3 dakika sonra Xabi Alonso. Bir zaman sonra İstanbul'un havasını Galatasaray formasıyla koklayacak olan Harry Kewell ve Milan Baros'lu Liverpool, imkansız kelimesinin harflerini tek tek söktü attı, Olimpiyat Stadı'nda. Penatılarlarda kaybetseler, bu hafta İngiltere'de vizyona giren One Night in İstanbul (İstanbul'da Bir Gece) adlı film çekilir miydi acaba? İki Liverpool'lu taksicinin 25 Mayıs 2005'teki İstanbul maceralarını anlatan filmin galasına, o gece maçın adamı seçilen kaptan Steven Gerrard en önde girdi. "Bir maçta 3-0 öne geçtiğimizde kazanmış olmadığımı ben İstanbul'da öğrendim" diyen Milan'ın hocası Carlo Ancelotti'ye yıllar boyunca "İstanbul'daki o gece"yi sordular. "Hatırlamıyorum, unuttum" dedi her seferinde... Bu filmi izler mi? Hiç sanmıyorum....
EN SON HABERLER
- 1 Ülkeler, TikTok’a karşı harekete geçti
- 2 Hep mutlu olmak zorunda değiliz
- 3 Sevgiliye ulaşmak için ses ve söze ihtiyaç var
- 4 Bu okullarda anne-baba adayları eğitiliyor
- 5 Boğaz’da kürek keyfi kabus olmasın
- 6 Aykırı bir ikon
- 7 Evde akıllı cihazlara yer açın güvenliği de ihmal etmeyin
- 8 Kuruluş Osman’ın Ulcay’ı Ümit Kantarcılar’dan samimi açıklamalar! “Dizi ve sinema sektöründeki başarımız tesadüf değil”
- 9 Dünya çatışıyor ABD kazanıyor
- 10 Türklerin Lahey’deki hayatı: Gurbet, gözyaşı ve umut