Son Güncelleme: Pazar 22.03.2015
Barış süreci topluma emanet edilmeli
Barışı kalıcı hale getirmek için kurulan Barış Akademisi barışın kamusallaştırılması gerektiğine inanıyor. Barışın taraflardan alınarak topluma emanet edilmesi gerektiğini düşünen akademi kurucuları, 'Türkiye Barış Modeli'ni dünyaya sunmayı ve Uluslararası Barış Ödülü vermeyi de düşünüyor
- Barış Akademisi fikri nasıl ortaya çıktı? Niye ihtiyaç var buna?
- İdris Kardaş: Bu ülkede yüz yıldır katliamlar, işkenceler, ayrımcılıklar gibi sorunlar yaşandı ama ilk defa bir barış fırsatı doğdu. Gerçek anlamda kardeşliğin tesis edileceği iyi bir fırsat bu. İki yıl geriye dönüp baktığımızda da akademisyenlerden sanatçılara, yazarlardan sivil toplum kuruluşlarına kadar herkesin bu barışın kıymetini bilmediğini fark ettik. Herkes ciddi bir sessizlik içerisinde. Kimileri 'Aman barışın başına bir şey gelmesin temkinli olalım' gibi bir düşünce içerisinde. Ama bunun da bir anlamı yok. Sürecin başına bir iş gelmesin diye dua ederek beklemek yerine bir şeyler yapmak gerekiyor. 7-8 aydır bunun alt yapısını kurduk. Hükümetle, HDP kanadıyla, iş adamlarıyla, STK ve sanatçılarla görüştük ve hepsinin desteklerini aldık.
- Mehmet Ali Güveli: Bunu devletle HDP arasında cereyan eden bir süreç olmaktan çıkarıp sivil toplumla buluşturarak kamusallaştırmak istiyoruz. Asıl hedefimiz bu barışın herkese ait olmasını sağlamak.
- Böyle bir çaba hiç mi yoktu ki siz ortaya çıktınız?
- İ.K: Oldu elbette. Barışa Bak adlı bir inisiyatif var ve bunlar imza kampanyası başlattı. Şimdi Barış Treni ile devam ediyorlar. Bu bizim de desteklediğimiz bir yapı. Ama bunun dışında bir çalışma yok. O işin aktivizm yönü. Bizimkisi aktivizmle birlikte akademik yönünü de içeren bir üst yapı olacak.
- M.A.G: Diyelim Nevruz'da açıklama yapıldı ve silahlar bırakıldı. Herkes 'Anlaştık' dedi. Ondan sonra ne olacak yani? Bu memlekette barış nasıl kurumsallaşacak ve kalıcı hale gelecek? Dünyada da barışı kalıcı hale getirmenin örnekleri var. Bunun Türkiye'de karşılığı yok. Biz bunu yapalım ama aynı biçimde değil, farklı olarak. Bu süreç bize özgü bir şey çünkü.
- İ.K: Hiçbir şey yapılamasa bile barışla ilgili bir kurumsallaşma gerekiyor. Ciddi savaş ve çatışmaların olduğu bir coğrafyada barışı sağlamaya çalışan bir ülkeyiz. Bunun kıymetini bilmemiz lazım.
EN SON HABERLER
- 1 Kuruluş Osman’ın Ulcay’ı Ümit Kantarcılar’dan samimi açıklamalar! “Dizi ve sinema sektöründeki başarımız tesadüf değil”
- 2 Dünya çatışıyor ABD kazanıyor
- 3 Türklerin Lahey’deki hayatı: Gurbet, gözyaşı ve umut
- 4 Bu turun farkı kadınlar
- 5 Sessiz lüksün sembolü
- 6 Düşünceleriniz hayatınızı yönlendiriyor
- 7 Atalarının mirasını fotoğrafta yaşatıyor... Adıyamanlı kadınların kültürel mirası: Kofi
- 8 Osmanlı alimlerinin 150 yıllık kayıp hikayesi
- 9 Başkasına yardım derken kendini unutma
- 10 Moda, kadın sporcuların peşinde