Pazar 09.08.2015

Çatalhöyük'te barışın çocukları

Konya'da bulunan Çatalhöyük'te 22 yıldır kazı başkanlığını yapan Ian Hodder gelecek yıl bu görevini bırakacak. Ama öncesinde Çatalhöyük'te binlerce yıl önce yaşayan toplumla ilgili bugüne kadar elde edilen bulgular ışığında savlarını anlattı, hem de yerinde...

Bir toplum düşünün, paylaşımcı, barışçıl ve eşitlikçi. 9 bin yıl öncesinde, Çatalhöyük'te M.Ö. 7400 ile 5500 arasında yaşayan böyle bir toplum vardı. İnsanlık hâlâ o seviyesine ulaştı mı diye düşünürken devam edelim... Merkezi bir otorite tarafından yönetilmiyorlardı. Cinayet, adam öldürme gibi huyları da yoktu bu toplumun insanlarının. Bunlar, Çatalhöyük kazılarını 22 yıldır sürdüren arkeolog Ian Hodder'ın ortaya koyduğu savlar. Konya malum Mevlana'dan dolayı hoşgörünün altının çizildiği bir kent. Ama Hodder'ın savları doğrultusunda artık barışın da kenti sayılabilir. Konya'nın Çumru ilçesine bağlı Çatalhöyük'ü 1961'de kazmaya başlayan James Mellaart, hem dönemi için ileri hem de bugünün dünyasına ilham verecek bir medeniyetle karşılaştığının o yıllarda farkında mıydı bilinmez. Ama gelinen noktada sonuçlar çarpıcı. Ortadoğu'da UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne giren birkaç neolitik merkezden biri Çatalhöyük. Bugüne kadar yapılan kazılarda milyonlarca bulguya ulaşıldı. Mellaart'ın 1961-1965 arasında yaptığı kazılar sonrasında 1993 yılında bu defa Hodder başkanlığında kazılar yeniden başladı ve bugüne kadar devam etti. Hodder başkanlığı döneminde Çatalhöyük, 2012 yılında UNESCO'nun Dünya Mirası Listesi'ne girdi. Bu çok önemli bir başarıydı. Kazı başkanı Hodder 22 yıllık kazıların sonuçlarını yerinde anlattı.
MERKEZİ BİR OTORİTE YOK:
"Tahminlerimize göre burada 8 bin insan yaşamış. Merkezi otorite olmadan, barışçıl ve eşitlikçi bir toplum olarak hem de. Ayrıca insan öldürdüklerine dair bir bulguya da rastlayamadık. Ev üzerine ev inşa edilmiş. Mesela bazı evler 18 katlı. Ölülerini evlere gömüyorlarmış. Yabani hayvanlara karşı güçlü inanışları var. En önemlisi de leopar"
BİREYİN ÖZGÜR OLDUĞU BİR YAPI VAR: "Burada yaşayan insanlar kendilerini ifade ederken 'sanat'ı çok iyi kullanmışlar. Burada sanat evlerin içinde. Bireyin çok ciddi özgür olduğu bir toplumsal yapı olduğunu düşünüyoruz. Dolayısıyla bu insanların yaratıcılığını tetiklemiş olabilir. Bugün insanlar için ilham verici olan da galiba bu tür bir anlayışları olması"
AVRUPA'YA KADAR YAYILDILAR: "Çatalhöyük'te nüfus başlangıçta azdı. Sonra büyüdüğünü görüyoruz. Evlerin sayısı ve büyüklüğü de artıyor. Dolayısıyla yoğun bir insanın yaşadığı söylebilir. Artan nüfus nedeniyle daha sonra M.Ö 6500'lerden 6000'e kadar Anadolu'ya oradan da Avrupa'ya yayılma olduğunu görüyoruz. Yani artan nüfus nedeniyle bir yayılma gerçekleştiğini düşünüyoruz. Bu insanların, gittikleri yerlere kültürlerini götürdükleri söylenebilir."
9 BİN YILLIK DUVAR RESMİ BULUNDU: "Kazılar arasında çıkarılan önemli bulgular arasında 9 bin yıllık bir duvar resmi, bir obsidyen ayna, yer altının yapı planları, el izleri, nadir görülen dekoratif amaçlı kullanılan çakıl taşından yapılmış hançerler, çamurdan ya da taştan yapılan insan ya da hayvan figürleri, dünyanın ilk kendirden dokunmuş kumaş parçalarından biri, alçılanmış kafatası, iki insan iki de boğa başı kazınmış demlik, yaşam döngüsünü temsil eden kafası olmayan kadın heykelciği bulunuyor."
UNESCO LİSTESİNE GİRİNCE İLGİ ARTTI: "Çatalhöyük, UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne girince çok mutlu oldum. Çünkü bu Çatalhöyük'e ilginin yoğunlaşacağının bir göstergesiydi. Zaten takip eden yıllarda hem ziyaretçi sayısı hem de ulusal ve uluslararası basının ilgisi arttı."
2017'de ULUSLARARASI BİR KONFERANS DÜZENLENECEK: "Arkeolojide çalışmalar çok yavaş ilerler. Benim hedefim 25 yıl burada çalışmaktı. 22 yıldır çalışıyorum. Yapı Kredi Bankası 17 yıldır bu kazıları destekliyor. Böylesi neolitik dönemle ilgili arkeolojik alanlara sponsor olmak risklidir. Çünkü önemli yapılar, ikonik bulgular çıkmaz. Ama nihayetinde burası UNESCO'nun listesine girdi. Bu önemli bir başarıydı. Çünkü Ortadoğu'da UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne giren birkaç neolitik alandan biri burası. Gelecek yıl kazı başkanlığını bırakacağım. Ama 2017'de Çatalhöyük üzerine burada büyük ve uluslararası bir konferans düzenlenecek ve elde edilen bulgular tartışılacak."
YOĞURDUN ANAVATANI MI?
"Çatalhöyük'ü 1958 yılında keşfeden ve ilk kazı çalışmalarını 1961- 1965 yıllarında başlatan James Mellaart'ın bölgede bugün bile yoğurt yapımında maya olarak kullanılan meşe palamudu kapsüllerine rastlaması, ilk yoğurdun Çatalhöyük'te bulunduğu yönünde ihtimalleri güçlendiriyor."
YENİ MÜZE YAPILMASI GÜNDEMDE
"Şimdiye kadar yapılan kazılarda Çatalhöyük'ün yüzde 5'ini ortaya çıkardık diyebilirim. Ama radar ve sonar kullanarak genel yapı hakkında bilgi sahibi olduğumuzu düşünüyorum. İyi buluntular Konya Arkeoloji Müzesi'nde sergileniyor. Yeni bir müzenin de yapılması planlanıyor. Umuyorum yeni bulgular da orada sergilenir.
DOSTLUK VE CÖMERTLİĞİNİZİ ÖZLEYECEĞİM
"Uzun yıllar Türkiye'de kaldım. Gelecek yıl kazıları bitirince ayrılacağım. En çok Türkiye'nin insanlarını özleyeceğimi düşünüyorum. Türkiye'de çok güçlü dostluk anlayışı var. Misafirperverliğinizi ve cömertliğinizi unutmayacağım."

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.