Kadının gücü seçimi belirleyecek

Yunanistan'da bugün seçim var. Kadın erkek, 18 yaşını doldurmuş herkes sandık başına gidiyor... Seçim sonuçları bu akşam saatlerinde açıklanacak ve hangi partinin kazandığı, hangi partinin kaybettiği belli olacak... Bugüne kadar belli olmayan ilginç bir konu vardı. O da Yunan kadın seçmenlerin bu seçimlerde ne yapacağı ile ilgiliydi. Nedeni de basit. Seçim gününe kadar yapılan bütün kamuoyu araştırmalarında karasız oyların ezici bir çoğunluğunu kadınlar oluşturuyor. Yunanistan'da kadınlar da erkekler kadar politizedir. Yani siyasi gelişmeleri yakından izler, fikir yürütür ve kampanyalara katılırlar. Ama bu seçimlerde kafalarının iyice karışmış olduğu gözleniyor. Hangi partiye niçin oy verecekleri konusunda bir türlü karar veremiyorlar. Son yapılan anketler, geçtiğimiz ocak ayında iktidara gelen radikal sol SYRIZA partisi ile muhafazakar Yeni Demokrasi Partisi'nin (YDP) başa baş gittiğini gösteriyor. Bazı anketler SYRIZA'yı 0.5 puan önde, bazısı da YDP'yi 0.6 ile önde gösteriyor. Ama bu anketlerde değişmeyen tek bir şey var. O da kararsız oyların yüzde 20'lerde bulunması. Anket sonuçlarının analizi ise kararsız oyların yüzde 60'ını kadınların oluşturduğunu ortaya çıkardı. Aynı analiz, kararsız kadınların 5/1'nin 19-34 yaş gurubunda, yüzde 45'inin 35-54 yaş gurubu arasında, yüzde 35'inin de 55 yaş ve yukarısında bulunduğunu gösterdi. Durum böyle olunca, yalnız SYRIZA'nın genç lideri Aleksis Çipras değil, YDP lideri Vangelis Meymarakis de, yüzde 3 barajını zorlayan diğer partiler de kadın seçmen avına çıktı. Kadınlar için özel kampanyalar, toplantılar, kadın hakları, kadınlara yapılan haksızlıklar, kadınların aile ve toplum üzerindeki önemi gibi konular ardı ardına açılmaya başlandı. Siyasi partilerin gösterdikleri çabalara rağmen hangi partiyi tercih edeceklerine sandık başında karar vereceklerini belirten kararsız kadınların bu ikilemi, -bazı 'bağnaz' çevrelere göre- kadınların genel olarak kararsız olma özelliklerinden değil, siyasi gelişmelerden, siyasi belirsizliklerden ve ekonomik krizden etkilenmiş olmalarından kaynaklanıyor. Ekonomik kriz nedeniyle işinden olan, butik, kuaför gibi küçük işletmelerini kapatmak zorunda kalan kadınların çoğu çaresizlikten tekrar eve kapandı. Dolayısıyla, aile bütçesini yönetmek, çocukların eğitimi, faturaları ödemek, çocuklara ve eşlerine harçlık vermek, alışveriş, yemek pişirmek, çamaşır, ütü, terzilik, gereğinde doktorluk, hastabakıcılık yapmak ve günün sonunda TV ekranlarının başında yorgun düşmek... Kadınlar bir süre sonra geleneksel ev hayatlarına geri döndü. Aile içi gelirin düşmesiyle günlük yaşam ihtiyaçlarını ucu ucuna yetiştirmeye çalışan Yunan kadınları, hangi partinin neleri vaat ettiğini dinledikçe ve bu vaatlerin büyük bir çoğunluğunun yerine getirilemeyeceğini düşündükçe, anketlerdeki 'Hangi partiye oy vereceksiniz?' sorusuna 'Kararsızım' yanıtı veriyorlar. Ama nereden bakarsak bakalım, bugünkü seçimleri hangi partinin kazanacağı ve hangi partinin kaybedeceği kararsız kadınların verecekleri oylarla belirlenecek.