Pazar 04.10.2015
Son Güncelleme: Pazar 04.10.2015

Böyle giderse 150 yıl sonra yokuz

NASA Mars'ta su bulunduğunu açıkladı. Herkes heyecanlandı. Çünkü bir gün Dünya yaşanmaz hale gelirse Mars'a taşınacağımızı düşünüyoruz. Prof. Dr. Levent Kurnaz bizi bekleyen felaketleri anlattı ve "İnsanlık bitecekse önümüzdeki 150 sene içinde olacak bu! Bizim bu kadar harala gürele arasında bir teknoloji geliştirip başka bir galaksiye gitmemize imkan yok" diyor

Önümüzdeki yedi gün dünyada Uzay Haftası olarak kutlanacak. Belki de bu yüzden uzay ve dünyanın sonu teorileri tekrar havada uçuşmaya başladı... Önce Marslı filmi vizyona girdi. Ardından NASA Mars'ta su bulduğunu açıkladı. Son olarak dünyanın en ünlü bilim adamlarından Stephan Hawking "İnsanlığın geleceği yeni bir gezegen bulmaktan geçiyor" dedi... Haliyle tüm bu veri bombardımanı, toplumlardaki gelecekten umutsuz ruh halini körükledi. Peki dünyanın geleceği bu kadar umutsuz mu? Dünya giderek yaşamın yok olduğu bir gezegen haline mi gelecek? İnsanlığın kaderi uzayda mı? Tüm bu soruların yanıtını Prof. Dr. Levent Kurnaz'a sorduk. Boğaziçi Üniversitesi öğretim üyesi Kurnaz, modern fizik alanındaki çalışmalarıyla biliniyor. Ayrıca Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Çözümleri Ağı'nın Türkiye Eşbaşkanı... Kurnaz'la dünyanın ve insanlığın geleceğini masaya yatırdık;
- Dünyanın geleceğine dair bilim dünyasının öngörüleri neler?
- Bundan bin sene sonra dünyada bildiğimiz tür bir hayat kalmayabilir. Bu mümkün! Daha önce de buna benzer olaylar dünya tarihinde görülmüş. 255 milyon yıl önce, canlı türlerinin neredeyse yüzde 95'i yok olmuş. Doğa olayları, dünyadaki tüm canlıları silip süpürme yeteneğine sahip. Dolayısıyla bu senaryolar az bile kalabilir. Yakın bir zamanda...
- Yakın zaman dediğiniz bin yıl...
- Tabii.. Bin yıl içinde bazı şeylerin çok çok kötüye gidiyor olması büyük bir olasılık. Çok kötü bir şeyin önümüzdeki beş yılda olması mümkün mü? Pek sanmıyorum. Ama Nasrettin Hoca'ya sormuşlar, "Felaket nedir?" diye. O da; "Felaket iki türlüdür, küçük felaket ve büyük felaket... Küçük felaket karım ölürse, büyük felaket ben ölürsem." demiş. Yani ciddi bir doğal felakette biz öldükten bin sene sonra dünya yok olmuş çok önemli değil. Seller geliyor, kuraklıklar geliyor, hortumlar oluyor. Bunlar gittikçe daha sık gördüğümüz şeyler. Dün haberlerde Edirne'den Samsun Havza'ya uzanan sel haberleri vardı. Bu iki il arasındaki her noktada, taşkın, sel, heyelan oldu. Ama bunlar arttıkça risk de artıyor.
- İklim değişikliğinin somut etkilerine dair bizi biraz aydınlatır mısınız?
- İstanbul'un sıcaklık ortalaması yazın 29 derece. Ama bunun bir de uç noktaları var. Yani yazın en düşük ve en yüksek sıcaklık değerleri... Ortalamanın yükselmesi önemli değil. İklim değişikliği bu uç değerleri, en yüksek ve en düşük sıcaklıkları değiştiriyor ve arasını açıyor. Bu ara açılınca, İstanbul'da hava sıcaklığında 37 dereceyi görünce normal karşılayacağız. Uzun süre kuraklık, birden boşalan yağmurlar uç değerdir. Bu hafta içi uzun zaman sonra normal bir şey yaşadık İstanbul'da; sabahtan akşama kadar ığıl ığıl yağdı yağmur. Çok özel bir olaydı. Ama İstanbul'da artık yağmur öyle yağmıyor. Yağmur birden boşalıyor. Bu tehlikeli. Doğa bunlara alışkın değil. Doğa yavaş yavaş yağışa alışkın. Birden yağmur boşalırsa sel olur. Ya da tam tersi, yağmıyor. Üç ay yağmur yağmayınca tarlaya ektiğin ürünün su görmez ve yaza büyümez.

- Doğal felaketler artacak mı yani?
- Bunları doğal felaket olarak kabul ediyor muyuz? Bu doğal değil, artıyor. Bunlar felaket. Doğanın getirdiği felaket ama doğal değil! Bunlar aslında doğanın verdiği tepki. Bundan sonra artık doğalımız bu; uzun süre yağmur yağmayacak birden boşalacak. Bir tane bulut olmayacak havada, sonra birden Haliç'te hortum göreceğiz. Yeni doğal bu!

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.