Pazar 18.10.2015
Son Güncelleme: Pazar 18.10.2015

İstanbul'da beynelmilel misafirhane

İstanbul'un göbeğinde kendinizi yabancı gibi hissetmeye hazır mısınız? Kentin en eski semtlerinden olan Aksaray yıllardır Rus, Gürcü, Suriyeli, Afrikalı demeden binlerce mülteciye ev sahipliği yapıyor. Aksaray'ı mesken tutan mülteciler içinde alın teriyle ekmeğini çıkaran da var yasa dışı işlere bulaşanlar da

RUSLAR, GÜRCÜLER, ARAPLAR, AFRİKALILAR... AKSARAY ARTIK ONLARIN MESKENİ... SEMTTE TÜRKLER YABANCI MUAMELESİ GÖRÜYOR
Günlerden Çarşamba, saat 15.00... Aksaray'da foto-muhabir arkadaşım Murat Şengül'le Millet Caddesi'ndeyiz... Kaldırımın ortasında bize eşlik edecek iki sivil polisi bekliyoruz. Afrikalılar, Gürcüler, en çok da Suriyeliler geçiyor etrafımızdan... Türkçe konuşan neredeyse yok. Çevredeki dükkanlara bakınca hepsi ya Kiril alfabesiyle yazılmış ya da Arap alfabesiyle... Tam o esnada "Bu nasıl semt kardeşim? Ben mi yabancıyım, onlar mı?" diye söylenen birine rastlıyoruz. Semtte bir iş görüşmesinden çıkan ve dönerci ustası olduğunu öğrendiğimiz 30 yaşındaki genç Urfalı olduğunu ve "Yabancı" olduğu gerekçesiyle işe alınmadığını anlatıyor hararetle. Çünkü Aksaray'da var olabilmek için Arapçayı iyi bilmek ya da Rus, Özbek, Afrikalı olmak gerekiyor. İnsan gerçekten de kendi ülkesinde 'yabancı' gibi hissetmek ne demek Aksaray'a gelince çok iyi anlıyor. O halde Emniyet Garaj'ına her gün binlerce mülteci gelen Aksaray'da keşfe çıkmanın tam zamanı diyoruz ve soluğu bir bir Afrikalıların kafelerinde, mültecilerin kaçmak için toplandığı Murat Paşa Camii'nin önündeki meydanda, Iraklıların hüküm sürdüğü Yusufpaşa'da ve diğerlerinde alıyoruz. 1960-70'li yıllarda semt doktorlara, öğretim görevlilerine, savcılara, hakimlere ev sahipliği yapmış. Tıpkı şapkasız çıkılmayan Pera sokakları gibi Aksaray'da da kravatsız dolaşmak yakışık almazmış. Ama gelin görün ki şimdi o günlerden eser yok. Zaten sokaklarında Türkiye vatandaşı kimse yok. Semtte bulunan ve bir nevi kilit nokta teşkil eden Emniyet Garaj'a her gün Gürcistan, Tacikistan gibi yerlerden onlarca otobüs geliyor. Ve Türkiye'ye ayak basan mülteciler de vardıkları nokta olan Aksaray'ı yerleşim noktası olarak görüyor. Yıllar içinde farklı milletlere ev sahipliği yapmış ve yapmaya devam ediyor Aksaray. Önce Ruslar gelmiş ardından Özbekler, Tacikler derken sonrasında Irak ve Suriyeliler. Semt sakinleri daha doğrusu şimdilerde evini, barkını mültecilere kiraya verip buradan taşınan eski esnaf Aksaray'ı anlatırken "İstanbul'un misafir yatakhanesi" yorumunu yapıyorlar.
BAŞARI HİKAYELERİ DE VAR

Semte yerleşen mülteciler arasında fuhuş, uyuşturucu kaçakçılığı, hırsızlık yapanların sayısı küçümsenemeyecek kadar fazla. Ama bir de alın teriyle çalışanlar var. Örneğin Afrikalılar en çok hamallık, işportacılık, oto yıkama, kağıt toplama, pazarcılık gibi işler de çalışıyor. Iraklılar maddi açıdan en iyi durumda olanlar. Genelde yüksek bedel kira ödedikleri için semt sakinleri tarafından en çok sevilenler. Birçoğu restoran, kafe işletiyor. İranlı kadınlar hasta bakımında çalışıyorlar. Başarı hikayeleri de yok değil. Örneğin Suriyeli mülteci olan aşçı Muhamend Nizar Bitar gibi restoran zinciri kuranlar da var. İç savaştan kaçıp İstanbul'a, Aksaray'a gelen Bitar, bugün Tarbuş isimli lokantalar zincirinin sahibi. Yanında 300 Suriyeli çalıştıran Bitar, Aksaray'da bodrum katında kurduğu yemek imalatanesini geliştirmeyi başarmış. 2012'de açtığı restoran kısa zaman içinde İstanbul'daki Suriyeliler tarafından keşfedilmiş ve altı ay sonra bir şube açmış. Şu anda Taksim'e kadar sıçrayan restoranın müdavimleri arasındaysa artık sadece Suriyeliler yok.
MARMARAY UMUDU

Aksaray sakinlerinin sesi yükseliyor: "Biz misafirperver bir toplumuz ve kapımız herkese açık." Ama elbette semtleri de elden gitsin istemiyorlar. Yenikapı'ya gelen Marmaray Projesi en büyük umutları. Yenikapı'da inen birçok kişi semte de uğrar olmuş. Semt sakinleri burada daha fazla Türk görmek istiyor.
UYUŞTURUCU KAÇAKÇILIĞI

Uyuşturucu kaçakçıları da Aksaray'ın her an bir sokağında karşınıza çıkıyor. Polisler en çok Gürcülerin ve Afrikalıların uyuşturucu işine karıştığını anlatıyor. Peki ama maddeyi ülkeye nasıl sokuyorlar. "Çoğu kapsüllere koyup yutuyor, gelince de tuvalette çıkartıyor" diye anlatıyor narkotikten polisler. Kadınlar da uyuşturucu kaçakçılığı için kullanılıyormuş.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.