Giriş Tarihi: 22.05.2016

Bunlar Atatürk’e bile diktatör derlerdi

Şeyh ve Hükümdar adlı bir kitap kaleme alan Cumhurbaşkanlığı Kurumsal İletişim Başkanı Mücahit Küçükyılmaz, Türkiye’nin siyasal ve toplumsal dönüşümünü inceliyor. 15. yüzyıldan 21. yüzyıla kadar yayılan süreci merçek altına alan Küçükyılmaz “İstikrar başkanlık sistemindedir” diyor

Cumhurbaşkanlığı Kurumsal İletişim Başkanı Mücahit Küçükyılmaz kaleme aldığı ve Hayy Kitap'tan yayınladığı Şeyh ile Hükümdar kitabında, Türkiye'nin siyasal ve toplumsal dönüşümünü inceliyor. Küçükyılmaz, 15. yüzyıldan 21. yüzyıla uzanan yolculukta, vesayetçiler ile milli iradenin temsilcilerinin yıllara yayılan mücadelesini tarihsel kıyaslamalar yaparak irdeliyor. Eski ve yeni vesayetçilerin ittifak içinde olduğunu söyleyen Küçükyılmaz "Bunların tek amacı Tayyip Erdoğan'ı yok etmek. Türkiye'de Türk sorunu çıkarılmaya çalışılıyor. Türkiye'yi istikrara kavuşturacak olan Başkanlık sistemidir" diyor.
GÜLENCİLER SEKÜLER BİR YAPI
Paralel yapıya kitabında geniş yer ayıran yazar, "Bugün Gülenciler PKK, ABD, Rusya, İsrail, İran, Esed, yani Tayyip Erdoğan kiminle sorun yaşarsa 'oracı' olabiliyor. Gülen grubu özü itibariyle seküler bir yapı. İslam'a ve tasavvufa en büyük zararı, Allah'ın dinini dünyevi amaçları doğrultusunda eğip bükenler vermiştir. Gülen grubu da onlardan biridir" diyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "tavanı ihanet, ortası ticaret, tabanı ibadet" şeklindeki kategorizasyonun önemli olduğunu kaydeden Küçükyılmaz, 'Gülen tabanının zamanla gerçeğini göreceğini söylüyor: "Kimi verdiği himmetin usulsüz harcandığını görünce uyanır, kimi PKK ve ASALA gibi örgütlerle aynı kareye girince, kimi HDP'ye oy vermesi telkin edilince, kimi de menfaati sona erince..."
İSTİKRAR BAŞKANLIK SİSTEMİNDE
Parlamenter sistemi, gücü şahısta toplayan 19. yüzyıl monarşilerine bir tepki olarak tercih edilen ve gücün alabildiğine dağıldığı bir yapı olarak gören Küçükyılmaz, bu sistemin Türk tarihine ve insanımızın özelliklerine uygun düşmediğini kaydederek "Başkanlık sisteminde de bir şekilde parlamento olacak ama yürütme üzerinde etki sahibi değil, yasama organı olarak işlev görecek. İstikrar başkanlık sistemindedir" diyor. Kitabındaki ifadelerden dolayı 'Cumhurbaşkanı'nın iletişim başkanı Atatürk'e diktatör dedi' diyerek hedef tahtasına konulan Mücahit Küçükyılmaz bu iddialara karşı da net cevaplar veriyor. Kitapta, Mustafa Kemal'in tek partili sisteme ilişkin rahatsızlığı dolayısıyla 1930 yılında Fethi Bey'e Serbest Cumhuriyet Fırkası'nı kurma talimatı verdiğini hatırlattığını ancak bugün 100'ün üzerinde siyasal parti bulunduğunu ve ülke nüfusunun yüzde 95'inin Meclis'te temsil edildiğini vurgulayan Küçükyılmaz "Bugün Cumhurbaşkanı Erdoğan'a 'diktatör' diyen zihniyetin sahipleri Atatürk döneminde yaşasaydı, hiç utanmadan ona bile 'diktatör' demekten çekinmezlerdi. Atatürk'ün diktatörlükten rahatsız olduğunu söylemekten nasıl oluyor da Atatürk'ün diktatör olduğu imasını çıkartıyorlar. Bu provokatörlüktür" diyor.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.