Pazar 12.06.2016
Son Güncelleme: Cumartesi 11.06.2016

İslam’ı bir de ondan dinleyin

Elif Zeynep Yılmaz iyi eğitimli, hitabeti güçlü, güler yüzlü bir kadın... O bir cami rehberi. Sultanahmet Camisi’nin bahçesinde bulunan İslam Bilgilendirme Merkezi’nde Müslümanlığı merak eden turistlere sunum yapıyor, gelenler onu karşılarında görünce şaşırıyor. O anlattıklarıyla, İslam’a karşı olan önyargıları tek tek kırıyor

Sultanahmet Meydanı'ndayız. Turistler gruplar halinde İstanbul'un tarihi yarım adasında gezintide. Kimi Ayasofya'nın yolunu tutmuş, kimi Sultanahmet Camii'ni ziyarete yönelmiş. Çoğu da meydanda tarihi atmosferi ölümsüzleştirmek için fotoğrafını çekiyor. Bizim amacımız Diyanet İşleri Başkanlığı'na bağlı İslam Bilgilendirme Merkezi'ne ulaşmak. Meydanda bulunan İngilizce tabelalarda buna yardımcı. Tabelalardaki yönlendirme oklarını takip ederek Sultanahmet Camii'nin A kapısından içeri giriyoruz. İslam Bilgilendirme Merkezi hemen solumuzda bulunuyor. İki katlı küçük bir bina burası... Hemen girişte İngilizce olarak "Hoş geldiniz. Camii ve İslam hakkında sunuma buyurun, ücretsiz kitaplardan da alabilirsiniz" yazıyor. Kısa bir beklemenin ardından, merkezde çalışan ve Türkiye'nin ilk ve tek kadın cami rehberi unvanına sahip olan Elif Zeynep Yılmaz (29) yanımıza geliyor. Birlikte binadan içeri girdiğimizde ise bambaşka bir ortamla karşılaşıyoruz. Eski bir sübyan mektebi olan bu bina tarihi bir atmosfere sahip. Her gün dünyanın dört bir yanından gelen turistler burada İslam hakkındaki sunumlara katılıyor. Etrafta İngilizce, Almanca, Fransızca, Japonca, Çince ve başka dillerde İslam'ı anlatan broşürler ile yabancı dillere çevrilmiş Kur'an-ı Kerimler bulunuyor. Gelen her turist ücretsiz olarak Kur'an-ı Kerim de alabiliyor, diğer kitapçıkları da.
MALEZYA'DA EĞİTİM ALDI
Elif Zeynep Yılmaz üç yıldır burada çalışıyor. Salı ve cuma günleri, öğle ve ikindi vakitlerinde turistlere İslam hakkında sunumlar yapıyor, sorularına içtenlikle cevap vererek onların merakını gideriyor. Diğer günler ise Sultanahmet Camii içindeki odada görevine devam ediyor. Sohbeti, vücut dili, güler yüzü insanın içini ısıtıyor. İyi eğitimli, bilgisi kuvvetli ve hitabeti güçlü bir kadın... İlahiyat mezunu, şu an da İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İslam Tarihi Bölümü'nde yüksek lisans yapıyor. Aynı zamanda sosyoloji bölümünde eğitimini sürdürüyor. Malezya'da da cami rehberliği alanında eğitim almış, Türkiye'de de yine bu alanda eğitimlerini sürdürmüş. Neredeyse gitmediği ülke kalmamış. Farklı kültürleri, dinleri birebir yerinde gözlemlemiş Elif Zeynep Hanım: "Seyahat etmeyi seviyorum ama bunlar sadece gezi amaçlı değil aynı zamanda kültür gezileriydi. Avrupa ve Asya'daki ülkelere gittim, Arap ülkelerinde de bulundum. Farklı kültürleri görme imkanım oldu. Tayland'da Budist tapınaklarına da gittim, farklı ülkelerdeki kiliselere de. İslam'ı anlattığım bu sunumlarda da bu kültürel gezilerim yararlı oluyor. Çünkü gelen her turisttin ülkesi hakkında az çok bir şeyler bilmeniz, ona hitap şeklinizde sizi hem rahatlatır hem iletişimi ferahlatır. Farklı kültürleri tanıyor olmak sunumda bu nedenle yararlı. Biz güzel bir iş yapıyoruz ama söyleyeceğimiz yanlış bir söz dinimize eksi olarak yansıyabilir. Bu nedenle burada Elif yok, İslam dinini tanıtan bir insan var. Ben de ona göre hareket ediyor, herkese göre hitap etmeye çalışıyorum. Eğitimli Müslüman bir kadının gelen turistlere kendi dillerinde İslam'ı anlatması çok hoşunlarına gidiyor. Zihinlerindeki Müslüman kadın hakkındaki yanlış algı düzeliyor" diyor.
BREZİLYALI DA VAR, ALMANDA
Sunuma yarım saat var yok, Elif Hanım, son hazırlıklara girişiyor, bilgisayarı açıyor, notlarını kontrol ediyor. O esnada içeriye Brezilyalı olan anne ve kızı giriyor, ardından Alman genç bir erkek, Avustralyalı genç bir kadın adım atıyor. Ve öğle ezanının bitimiyle sunum için karşılarına Elif Hanım çıkıyor. Kişi sayısının az olması hiçbir şeyi değiştirmiyor onun için. Bazen 100 kişinin bazen iki kişinin karşısına geçip sunumunu gerçekleştiriyor. Sunumun başlamasından kısa bir süre sonra içeri Arjantinli iki arkadaş, Alman, Polonyalı ve Brezilyalı bir kadın turist daha giriyor. Dünyanın dört bir yanından gelen binlerce insana İslam'ı anlatan Elif Hanım sunum için gelen misafirlerini büyük bir içtenlikle karşılıyor, onlarla tek tek ilgileniyor. Akıcı İngilizcesiyle İslam hakkındaki sunumunu sürdürüyor. İlk olarak kendini tanıtıyor. Türkiye'nin ilk ve tek cami rehberi olduğunu söylüyor. Sonra "Sizlere Sultanahmet Camii hakkında genel bilgileri anlatacağım" diyor. Dönemin padişahı Sultan Ahmet'ten, mimarından, caminin tarihinden ve özelliklerinden söz ederken, cami adabından ve nasıl girilmesi gerektiğinden de söz ediyor. Camii içindeki hatların hepsinin Kur'an-ı Kerim'deki ayetler olmadığını, bazısının sultanın şiirleri olduğundan bahsediyor. Ardından ezan vakitleri ve neden abdest alındığını sunumdaki görsellerle aktarıyor. Sonra İslam'ın temelini oluşturan inanç sistemini anlatmaya başlıyor. Kelime-i Tevhid'in ne anlama geldiğini, İslam'ın temel prensiplerinin neler olduğunu, camiyi de baz alarak tek tek açıklıyor.
NOT TUTANLAR OLUYOR
İslam'ın temel prensiplerinden ve Müslümanların günlük ibadetlerinden örnekler verirken sıra camide bulunan mihrabın misyonunu anlatmaya geliyor. Turistler pür dikkat dinliyorlar. Öyle ki, mihrabın üstünde yer alan ayetin Hz. Meryem hakkında olduğunu öğrenince şaşkınlıkları yüzlerine yansıyor. Elif Zeynep Hanım, "Müslümanlar Hz. İsa'yı peygamber olarak kabul eder. Bizim için Hz. İsa Allah'ın oğlu değildir" dediğinde ise farklı ülkeden misafirlerin şaşkınlıkları daha da artıyor. Meraklı bakışlarla sunumu daha dikkatli dinliyorlar. Kimi kaleme kağıda sarılıyor, notlar almaya başlıyor, kimi ise şaşkınlığını sesli ifade ediyor. Yılmaz namaz, oruç, zekat, hactan söz edip İslam'daki kuralları detaylandırıyor. Sunumun en sonunda ise Kâbe'nin görüntüsü eşliğinde dünya Müslümanlarının Kâbe'de eşitlendiğini ve bunun önemini vurguluyor. Hemen odadaki misafirlerin ülkelerinin adlarını sayıyor. "İşte her ulustan, yani Brezilyalı, Arjantinli, Alman, Polanyalı, Avusturyalı olan Müslümanlar da Kâbe'de bir arada eşitlik içinde ibadetlerini yapıyorlar. Hucurât suresinin 13. ayetinde 'Ey insanlar! Biz sizi bir erkekle bir kadından yarattık. Birbirinizi tanıyıp sahip çıkmanız için milletlere, sülalelere ayırdık. Şunu unutmayın ki Allah'ın nazarında en değerli, en üstün olanınız, takvada en ileri olandır. Muhakkak ki Allah her şeyi bilir, her şeyden hakkıyla haberdardır' denilir. Bu ayette belirtildiği gibi üstünlük ancak takvadadır. Kimsenin kimseye üstünlüğü yok. Allah katında hepimiz eşitiz, 'En üstün olanınız takvada ileri olanınızdır' diyor Allah'u Teala" diye örnek vererek sunumu sonlandırıyor. Sunum bitiminde herkes ücretsiz verilen kitaplara yöneliyor, kimi Kur'an-ı Kerim alıyor, kimi küçük kitapçıklardan. Deftere düşüncelerini yazanlar da var. Kimi de Sultanahmet Camii'nde namaz kılanları izlemek için özel izin alıyor Yılmaz'dan. Çay, meyve suyu ve kek ikramı da unutulmuyor. Sıcak bir ortam oluşuyor. Kısa bir sohbetin ardından hep birlikte Sultanahmet Camii'ne doğru gidiyoruz. Sultanahmet Camii gezildikten sonra sunuma katılan her bir turist camiden tek tek ayrılırken Elif Zeynep Yılmaz ise ikindi vaktinde yapacağı sunum için İslam Bilgilendirme Merkezi'nin yolunu tutuyor. O salı ve cuma günleri dışında da Sultanahmet Camii'nin içindeki oda da ziyarete gelen turistlerin sorularını içtenlikle yanıtlıyor. Haftanın yedi gününde de sunumlar caminin din görevlisi imam, müezzin ve cami rehberleri tarafından yapılmaya devam ediyor.
KÂBE'DEKİ EŞİTLİKTEN ETKİLENDİM
Almanya'dan Türkiye'ye turist olarak gelen Dora (38) sunumda onu etkileyen noktayı paylaşıyor bizimle: "Kâbe'de Müslümanlar neden bir araya geliyor bilmiyordum. Farklı uluslardan insanların bembeyaz kıyafetleri neden giydiklerinden habersizdim. Çok şaşırdım. Bu onları eşitliyor. Bu da çok ilgimi çekti" diyor. Topluca Sultanahmet Camii'ne giriyoruz. İlk kez bir caminin içine giriyor olmanın heyecanını yaşayanı da var, şaşkın bakışlarla ibadet edenleri gözlemleyeni de. Hepsinin ortak noktası ise cami ortamını sevmiş olmaları. Arada Elif Zeynep Yılmaz'a sorular soruyorlar. Elif Hanım'da bir bir sorularına yanıt veriyor. Sunumda Sultanahmet Camii'ne ilişkin anlattığı ayrıntıları birebir cami içerisinde göstermeye çalışıyor. O esnada Türkiye'ye ilk kez gelen Alman genç Tobias'a İslam'da etkilendiği noktayı sorduğumuzda sevecen bir edayla yeni şeyler öğrenmiş olmanın heyecanıyla anlatmaya başlıyor: "Ben Müslümanların Arapça bilmediği halde Kur'an-ı Kerim'i Arapça okuduğunu bilmiyordum. Kendi dilinizde namazınızı kıldığınızı sanıyordum. Kısa surelerin Arapça okunduğu öğrenince çok şaşırdım. Ama en çok şaşırdığım İsa oldu. Çünkü İslam'da İsa'nın peygamber olarak kabul edildiğinden habersizdim. Meryem annemizin İslam'da yeri olduğunu da bilmiyordum. Çok şaşırdım" diyor.
MERYEM VE İSA'NIN İSLAM'DAKİ YERİNİ BİLMİYORDUM
Sunuma katılan Avustralyalı Jenny Clark (34) ise Türkiye'ye üçüncü kez gelmiş. Hatta geçen yıl Elif Hanım'ın sunumuna son anda yetişmiş ama sunumun tamamını izlemek bu yıla nasip olmuş. Elif Hanım bunu öğrenince daha bir heyecanlanıyor. Birbirlerinin e-posta adreslerini alıyorlar. Jenny geçen yıl cuma namazını izleyebilmesi için özel izin verdiğini hatırlatıyor ve tekrar teşekkür ediyor. Ardından sohbete koyuluyorlar. Mihrap üzerindeki ayeti gösteriyor Elif Hanım. "Anlattığım ayet orada yazılı" diyor. Jenny de camideki mihrabın üzerinde yazan ayetten çok etkilendiğini anlatıyor bize: "Meryem annemizin Kur'an-ı Kerim'deki ayette yer alması, bunun mihrap gibi önemli konumda yazılı olması çok ilgimi çekti. İsa'nın İslam'daki yerini bilmiyordum" diyor. Arkadaşlarının İslam'a karşı önyargılı olduğunu ve kendisinin bu önyargı ile mücadele ettiğinin altını çiziyor: "Arkadaşlarımın Müslümanların terörist olduğuna dair önyargıları var. İslam inancının terörizmle hiçbir alakası olmadığını onlara anlatıyorum. İstanbul'a gelip bu sunuma katılmaları ve Sultanahmet Camisi'ni görmeleri gerek bence" diyor.
BARIŞCIL BİR ORTAM
Brezilyalı Alline (21) ilk kez İstanbul'a geliyor. Ülkesindeki Müslüman arkadaşlarından dolayı İslam hakkında az da olsa bilgisi olduğunu belirtiyor. Ama sunumda İslam'ı daha iyi kavradığını paylaşıyor bizimle: "Müslümanların neden namaz kıldığını bilmiyordum. Aynı şekilde Meryem ve İsa'nın İslam'da kabul gördüğünü de bilmiyordum. İnanılmaz şaşırdım. Ayrıca yurt dışında medya İslam'ı yanlış tanıtıyor. Böyle organizasyonlar bu yanlış algıyı düzeltmek için bence çok iyi" diyor. Alline hayatında ilk kez bir camide bulunmanın heyecanını da yaşıyor. Gözleri kubbede hep ve insanları gözlemlemeyi ihmal etmiyor. Cami hakkında ise "Sultanahmet Camii çok büyük. Çizimleri ve dekorasyonu da çok güzel. Bence barışı simgeliyor ve barışcıl bir ortamı var" diyor.
SULTANAHMET CAMİİ'NDE MÜSLÜMAN OLAN ÇOK
Elif Zeynep Yılmaz bugüne kadar dünyanın dört bir yanından gelen binlerce turiste İslam'ı anlattı. Sadece sunumlarla değil. Diğer cami rehberi arkadaşları gibi Sultanahmet Camii'nin içinde bulunan odanın içine gelen yabancı ziyaretçilerin sorularına da cami içinde cevaplar veriyor. Üç yıllık görevi boyunca da çok fazla Müslümanlığı seçen turist görmüş. Elif Zeynep Hanım: "Sultanahmet Camii'ni Müslüman olmak için seçen çok fazla insan var. Örneğin dün de bir hanımefendi Müslüman oldu. Ama bir anda olabilecek bir şey değil bu. Din değiştirme fikri bir süreç. Çoğuda İslam dinini araştırıp, altyapısını oluşturup öyle geliyor yanımıza. Biz konuştuğumuz kişilerin Müslüman olmak için geldiğini bile bilmeyebiliriz. Sohbet sonunda "Müslüman olmak istiyorum" deyip Kelime-i Şehadet getiren çok oldu. Bugüne kadar birçok insanın şehadetine şahitlik ettim, bu harika bir duygu. Müslüman olan her bireyin de kendine özgü bir yaşam hikayesi var. Örneğin Brezilya, Fransa, Rusya, İsrail, Ukrayna, Amerika, Gürcistan'dan gelip Müslüman olan ve ülkelerine dönen birçok kişiyle e-posta ve sosyal medya hesapları ile iletişimimizi sürdürüyoruz. Çünkü İslam ile ilgili, yapacakları ibadetlerle ilgili yeni yeni soruları oluyor ve onlara yardımcı olmaya çalışıyorum" diyor. Gelecekte de yaşadığı bu anılarını bir kitapta toplamayı planlıyor.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.