Pazar 24.07.2016

Avokado savaşları, kuyu cinayetleri

Küresel ısınma artık günlük hayatımızı derinden etkiliyor. Aşırı sıcaklar nedeniyle çalışamıyoruz, yokluk nedeniyle hırsızlıklar artıyor, kuraklık sofralarımızı değiştiriyor, yıldırımlar açık alana çıkmamızı engelliyor

Küresel ısınma günümüzde artık terör, yoksulluk, iç savaşlar, çatışmalar ve göç krizi gibi önemli tehditlerin başında geliyor. İklimin sürekli ısınmasına bağlı olarak buzulların erimesi nedeniyle yakın gelecekte dünyayı çok büyük sıkıntıların beklediği öngörülüyor. Hatta, Oxford Üniversitesi gibi önemli kurumların araştırmalarına göre küresel ısınma çoktandır terörü, göçü ve savaşları tetiklemeye başladı bile. Nijer ile Çad'da nehirlerin kurumasından dolayı tarım ve hayvancılıkla uğraşamayanların karınlarını doyurmak için Boko Haram'a katıldığı biliniyor. İklim değişikliğinin ciddiyetini daha iyi anlatabilmek için hafta içinde iki önemli rapor açıklandı. Dünya Meteoroloji Örgütü bu yılın ilk 6 ayında dünya genelinde sıcaklık rekoru kırıldığını duyurdu. NASA ise Kuzey Buz Denizi'ndeki buz miktarının şimdiye kadar ki en düşük seviyede olduğunu bildirdi. Bir de hızlı nüfus artışı gerçeği var. Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu verilerine göre dünya nüfusu her saniyede 2,6 kişi artıyor. Halihazırda 7,3 milyar olan dünya nüfusunun, 15 yıl sonra 8,5 milyar kişiye ulaşacağı öngörülüyor. Bir grup bilim insanı artan nüfusa karşılık azalan doğal kaynakların büyük felaketlere yol açacağını savunuyor. Diğer taraftan birçok araştırma, küresel ısınma etkilerinin tahmin edildiği kadar ölümcül olmayacağını söylüyor. Alınan tedbirlerin yeterli olacağına inanılıyor.
SOKAK KAVGALARI ZİRVEDE
Küresel ısınmanın gelecek nesilleri nasıl etkileyeceğini zaman gösterecek. Biz şimdilik içinde bulunduğumuz koşullara bakalım. İşte iklim değişikliğinin günümüzde halkın günlük yaşamına bazı etkileri: ABD merkezli Princeton ve California Üniversiteleri araştırmacıları, ısınacak hava veya artacak yağışlar nedeniyle insanların daha agresif olacaklarına dair bir rapor yayımladı. Aslında bu şimdilerde gerçekleşmeye başladı. İklim değişikliğine bağlı olarak Avustralya'da sokak kavgaları artmaya başladı. Okyanusya ülkesinde yaz, şubat ayında bitti. Ama Sidney ve Melbourne kentlerinde şubat ve mart ayları normalden çok daha sıcak geçti. Halk da serinlemek için içki tüketimini artırdı. Ancak aşırı alkol tüketiminden dolayı her iki kentte insanların birbirine toleransı azaldı ve polise yansıyan sokak kavgaları zirveye ulaştı. Sidney'de 200 kavga kayıtlara geçerek son 10 yılın en olaylı dönemi atlatıldı. Bilim dünyasına göre iklim değişikliğine bağlı nedenlerden dolayı hayvan türlerinin altıda biri ortadan kalkacak. Tarım ürünleri konusunda henüz net bir araştırma ortaya konmadı. Bazı çalışmalarda birçok bitki türünün yok olacağı ileri sürülüyor. Bu nedenle beslenmenin aynılaşacağı söyleniyor.
YEME ALIŞKANLIKLARI DEĞİŞTİ
Buğday, pirinç, mısır ve arpa gibi temel besin maddelerinde ise herhangi bir azalma beklenmiyor. Sadece yetiştirildikleri coğrafyaların değişebileceği tahmin ediliyor. Ancak günümüzde özellikle hayvan ürünlerinin tüketilmesini azaltmak için kırmızı et ile aynı kaloriye sahip ve tahıllardan elde edilen alternatif gıda karışımları üzerinden çalışıyor. Hatta bunlar birçok yerde tüketilmeye başlandı. İtalya'nın Turin kasabası, ülkenin ilk vejetaryen bölgesi oldu. Turin'de iklim değişikliğine bağlı etkilerin azaltılması için et tüketimi önümüzde beş yıl geçerli olacak şekilde en az seviyeyi çekilme kararı alındı. Yeni Zelanda'da hasat döneminin kurak geçmesinden dolayı avokado üretiminde ciddi bir düşüş yaşandı. Diğer taraftan uluslararası talep çok arttı. Hal böyle olunca az üretilen avokado bırakın dış talebi, Yeni Zelandalılara bile yetmemeye başladı. Tüm bunlara bağlı olarak da avokado hırsızlığı en üst seviyeye çıktı. Yetkililere göre son zamanlarda ülkenin kuzey adalarında büyük çaplı en az 350 avokado hırsızlığı kayıtlara geçti. Her bir olayda en az 350 avokadonun çalındığı açıklandı.
YEMEK PİŞİRMEK YASAK
Birleşmiş Milletler Üniversitesi geçtiğimiz günlerde açıkladığı raporunda gerekli tedbirlerin alınmaması halinde 2030'da bizi bekleyen acı gerçeği gözler önüne serdi. Buna göre yaşanacak aşırı sıcaklardan dolayı aksayacak işlerin küresel çapta ekonomiye zararı yıllık 2 trilyon dolar olacak. Maalesef aşırı sıcak hava şimdiden iş hayatını olumsuz etkilemeye başladı. Geçen yıl aşırı sıcaktan dolayı 800'den fazla kişinin öldüğü ve geçen ay da 51 dereceyi gören Hindistan'da birçok şirket gündüz saatlerinde iki vardiya çalıştırmak zorunda kalıyor. Kurak hava nedeniyle hızla yayılan yangınları engellemek için gündüz saatlerinde evlerin dışında yemek pişirmek yasaklandı.
SU KAVGALARI
"Ortadoğu, Kuzey Afrika, Orta Asya ve Güney Asya bölgelerini 2050 yılında çok ciddi bir su sıkıntısı bekliyor. Su kaynaklarının yok olmasından dolayı ekonomileri büyük zarar görecek..." Dünya Bankası bu uyarısıyla gelecekte bizi bekleyen sıkıntıya dikkat çekti. Ancak özellikle Afrika günümüzde büyük bir su problemi yaşanıyor. 14 milyon kişinin susuzluktan ölümle karşı karşıya olduğu biliniyor. Son 30 yılın en kurak dönemini yaşayan Etiyopya susuzluğu en derinden hisseden ülkelerin başında geliyor. Etiyopya gibi birçok ülkede son zamanlarda su kuyularının hakimiyeti için cinayetlerin arttığı biliniyor.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.