Küçük filozoflar yetişiyor

Küçük yaşlarında felsefe tartışmaları yapıyor, soyut kavramlar hakkında konuşuyorlar. Eleştirel düşünceyi öğrenirken özgüven kazanıyorlar. Dünya çapında sanatçıları tanıyorlar.
Bu çocuklar Çocuk Filozofları Akademisi'nin öğrencileri. Beş ile 10 yaş arası çocukların eğitim gördüğü akademi, İstanbul Nişantaşı'nda iki yıl önce açılmış. Ezberci eğitim sisteminden farklı olarak çok yönlü ve yaşatarak öğreten eğitim kurumunun kapısını çaldığımızda bizi Eğitim Koordinatörü Tuğba Döner karşılıyor.
GENEL KÜLTÜRLERİ ARTIYOR
Akademide tam bir curcuna var. Küçük filozoflar farklı farklı odalarda hazırlıkta. Geçen hafta yönetmen koltuğuna oturan çocuklar bu kez oyuncu olarak kamera karşısında. Kimi Salvador Dali olmuş, kimi Albert Einstein, kimi de Frida Kahlo. Onlar kısa film için çekime devam ederken Tuğba Döner ile akademinin bölümlerini geziyoruz.
Analitik eleştirel düşünme odasında çocuklar, uzman felsefecilerle hayatı sorguluyor. Tuğba Döner ortamı ve yapılanları şöyle anlatıyor:
"Örneğin çocuklarla 'Sizce iyi nedir?' konusu üzerine konuşuluyor. Eğitim sistemi daha çok sınav sistemine odaklı olduğu için okullarda çocuklara fikirleri sorulmuyor. Çocuğun yorum yapabileceği bir ortamı yok. Antik tiyatroda ise felsefi tartışmalar sonucu içe kapanık ve konuşmayan çocuklar özgüven kazanıyor, kendini ifade edebiliyor, yorum yapıyor ve hayata bakış açıları değişiyor. Ayrıca farklı meslek gruplarından insanları da buraya davet ediyoruz. Böylece çocuklar, meslekler hakkında fikir sahibi olabiliyor."
Bu kez sanat odasındayız. Bu odada çocuklar sanatçıları ve eserlerini aşamalı bir şekilde öğreniyor. Çocuklar, Leonardo da Vinci'nin Mona Lisa'sını, Edvard Munch'ın Çığlık'ını, Frida Kahlo'nun İki Frida'sını tanıyor. Ressamlarını onların yerine geçip yaşayarak kavrıyorlar. Mozart, Beethoven, Bach, Chopin gibi müzisyenleri öğreniyorlar.
Sorumluluk almayı öğrendiler
Tuğba Sepin, iki çocuğunu her hafta Eskişehir'den İstanbul'a getiriyor ve çocuklarındaki değişimi şöyle anlatıyor: "Yaşıtlarına göre hayata bakışları daha farklı oldu. Her şeyi sevgi ve güler yüzle yapıyorlar. Felsefe hocaları sayesinde kendi düşüncelerini saygı çerçevesinde ifade edebiliyorlar. Çocuklarım küçük filozoflar gibi. Hayal güçleri de gelişti."
Muhammed Bilal Sepin sekiz yaşında. Kardeşi Şeyma ile birlikte iki yıldır çalışmalara katılıyor. Bilal öğrendiklerini anlatıyor: "Akademi, derslerimin iyi olmasını sağladı. Oyunculuk dersinde Salvador Dali oldum, heyecanlıydım. En çok sanat odasını seviyorum. Artık kendimi daha iyi ifade edebiliyorum."