Son Güncelleme: Pazar 31.12.2017
Hüsnü Şenlendirici’nin rüyası gerçek oluyor
Türkiye’nin önde gelen klarnet virtüözlerinden Hüsnü Şenlendirici yeni projesi Hüsn’ü Dream’in ilk konseri için 31 Ocak’ta İş Sanat sahnesine konuk oluyor. Hüsn’ü Dream’in detaylarını ve sanat yaşamını Şenlendirici ile konuştuk
Hüsnü Şenlendirici Türkiye'de enstrümanist olarak büyük kitlelere ulaşmış sayılı isimlerden biri. Bir bakıma 'Assolist ve saz arkadaşları' tabusunu yıkanlardan olan ünlü müzisyen 2018'in ilk ayında İş Sanat sahnesinde Hüsn'ü Dream konseriyle tekrar sevenleriyle buluşacak.
Türkiye'deki önemli caz müzisyenlerinin bir araya geldiği proje için Şenlendirici 'Birlikte çalma rüyası kurduğum kişilerle bir aradayım' diyor.
Şenlendirici ile beş yaşında klarnete başlamasından okul yıllarına, Hüsn'ü Dream projesinin ortaya çıkışından gelecek planlarına değin birçok meseleyi masaya yatırdık.
- Hüsn'ü Dream projesi nasıl ortaya çıktı? Kimlerle birlikte sahnede olacaksınız?
- Birkaç yıldır kafamda olan bir projeydi.
Bu projeyi daha fazla bekletmeyelim dedik ve İş Sanat gibi güzel bir kurumla başladık.
Türkiye'nin birbirinden önemli caz müzisyenleri ile bir aradayız. Volkan Öktem yıllardır beraber çalıştığımız benim çok özel bir yere koyduğum bir müzisyen. Cenk Erdoğan da zaten birlikte müzik yapmak için uzun zamandır beklediğim bir isim. Şarkıların birçoğunu da o yazıp çizecek zaten. Adem Gülşen ise son dönemin dikkat çeken piyanistlerinden. Bas gitaristimiz de Cahit Kutrafalı. O da Kıbrıs'ta yaşıyor ama artık mümkün oldukça konserler için onu da getirtmeye çalışacağız.
- Halil Sezai de konuk sanatçı olacak değil mi?
- Evet, Halil'in sahnemize renk katacak bir isim olacağını düşündük. Sonuçta kendisi yorumuyla ve kişiliğiyle sevilen birisi. Zaten telefon açtım kendisine, hiç kırmadı beni.
- Hüsn'ü Dream ismi nasıl ortaya çıktı?
- Her şey halloldu, bir tek isim mevzusu kaldı. Proje çok hızlı ilerleyince isim de dolayısıyla bir anda çıktı, aslında başka alternatifler de vardı. Burada çalan insanlar önemli, isim Hüsnü'nün rüyası gibi oldu.
Çünkü birlikte çalma rüyası kurduğum kişilerle beraberim.
- Bundan sonra neler var sizin için sırada?
- Hüsn'ü Hicaz, Hüsn'ü Avare diye giden projenin devamı var. Buna aslında dört ay önce başlamam gerekiyordu.
Yoğunluktan ertelemek zorunda kaldık ama sırada şimdi o var. İki yılda bir sevenlerime albüm sözüm var, o çalışmalar da başlayacak.
Taksim Trio projeleri var devam eden onun için de üç dört gün bir kamp yapmamız gerekecek.
KLARNET OLMASA TROMPET ÇALARDIM
- Emma Shaplin, Marcus Miller, Al Di Meola ve daha birçok önemli isimle beraber müzik yaptınız, nasıl deneyimlerdi bunlar sizin için?
- Her bir isimle beraber çalışmak hem benim müzikaliteme hem de kariyerime birer tuğla olarak ekleniyor. En çok hangisiyle beraber müzik yapmaktan keyif aldın derseniz ayırt edemem doğrusu. Çünkü, hepsinin tarzı birbirinden farklı. İspanyol bir flamenkocu ve bambaşka kafalardaki basçı ile aynı sahnelerdesin sonuçta. O renkliliğin içinde insan savrulup duruyor zaten.
- Klarnet dışında bir enstrüman elinize alacak olsanız ne seçerdiniz?
- Zor soru! Trompet baba enstrümanı, askerden döndükten sonra 10 yıl trompet çalmıştım. Çok zor ve ağır bir enstrüman. Bas gitar ve davulu da çok seviyorum ama sanırım trompet çalardım köklerden dolayı.
- Müziğe beş yaşında klarnet çalarak başlamışsınız, nasıl oldu ilk temasınız müzikle?
- Bergama yöresinde öne çıkan enstrümanlar klarnet, trompet ve asma davuldur. Benim babam da dedelerim de klarnet, trompet çalan kişilerdi dolayısıyla bizde ata sporudur bir şeyler çalmak. Dedemin enstrüman kiraladığı bir dükkanı vardı orası aynı zamanda benim oyun alanımdı. Tabii küçükken enstrümanları 'dan dun' diye çalarken bir gün dedem 'Yeter kafamı şişirdiğin, en iyisi başlayalım seninle şu işin bir kenarından' dedi ve Harmandalı ile başladık.
KLARNETİN SADECE OYUN HAVASI ÇALGISI OLMADIĞINI GÖSTERDİM
- Türkiye'de enstrümanist olarak ünlenen nadir isimlerden birisiniz. Assolist ve saz arkadaşları klişesini yıkanlardansınız bir bakıma. Diğer müzisyenlerin de tanınması bakımından önlerini açtığınızı düşünüyor musunuz?
- Aslında evet, faydalı olduğumu düşünüyorum. Baktığınız zaman klarnet enstrümanını yıllar önce Mustafa Kandıralı çok güzel bir noktaya getirdi. Tabii ondan önce Şükrü Pınar'ı da unutmamak gerekir. Bu isimler klarneti ülkemize sevdirmiş duayenlerdir. Ama ben de kendi dönemimde klarnetin sadece bir oyun havası çalgısı olmadığını gösterdiğimi düşünüyorum.
EN SON HABERLER
- 1 Kuruluş Osman’ın Ulcay’ı Ümit Kantarcılar’dan samimi açıklamalar! “Dizi ve sinema sektöründeki başarımız tesadüf değil”
- 2 Dünya çatışıyor ABD kazanıyor
- 3 Türklerin Lahey’deki hayatı: Gurbet, gözyaşı ve umut
- 4 Bu turun farkı kadınlar
- 5 Sessiz lüksün sembolü
- 6 Düşünceleriniz hayatınızı yönlendiriyor
- 7 Atalarının mirasını fotoğrafta yaşatıyor... Adıyamanlı kadınların kültürel mirası: Kofi
- 8 Osmanlı alimlerinin 150 yıllık kayıp hikayesi
- 9 Başkasına yardım derken kendini unutma
- 10 Moda, kadın sporcuların peşinde