Uyduruk tarih mercek altında
Atatürk’e söylemediği bir söz atfetmek, sahte bir belge üzerine yeni tarih tezleri ileri sürmek, işgal edilmeyen bir şehirde yıllarca kurtuluş günü kutlamak... Prof. Dr. Cemil Koçak ile yeni kitabından yola çıkarak tarihle olan ilişkimizi konuştuk.
Tarih hele hele yakın tarih söz konusu oldu mu memlekette akan sular durur? Tarih tartışması mı, oturur izleriz. Tarih kitaplarına pek meraklıyız. Fakat duyduklarımız, okuduklarımız ne kadar doğru? Anlatılan tarih ne kadar gerçek?
Prof. Dr. Cemil Koçak'ın Timaş Yayınları'ndan çıkan Tarih Büyük Harflerle Yazılmaz kitabını okuyunca okuduğumuz, öğrendiğimiz her şeye inanmamak gerektiğini anlıyorsunuz. Belgeli olsa bile. Çünkü öyle ki günümüzde kimi tarihi vakalara delil olarak sunulan belgelerin bile üretilmiş olduğunu anlıyoruz. Cemil Koçak'ın kitabında "Her kazanan, tarihi kendine göre yeniden yazmasa olmaz sanki! Böylece tarih, cımbızlana cımbızlana pek çok kez iktidarın kendine göre şekillendirdiği bir geçmiş anlatısı haline gelir" diyor. Tarih anlatı haline gelince de gerçekler buharlaşıyor adeta. Cemil Koçak'ın kitabından tarihle ilişkimizin nasıl sorunlu hale geldiğini gösteren dört örnek seçtik. Uyduruk tarihçiliğe, sahte belgelere, toplumsal hafızanın zayıflığına dayanan örnekler bunlar. Ama bakın işinin ehli bir tarihçi nasıl gerçeğe ulaşıyor ve doğru bildiklerimizin yanlış çıktığını anlatıyor.
EN SON HABERLER
- 1 Hâlâ çok güçlüler
- 2 Filistin davasının savunucusu
- 3 Türkiye’yi görmeden anlatıyorlar
- 4 İlişkilerde ego savaşlarının yeri yok
- 5 Biletler altın değerindeydi
- 6 İhtiyacın kadar kullan kullandığın kadar öde
- 7 Teknoloji sayesinde miniklerin yüzü gülüyor
- 8 Yangından kurtuldu şimdi kendi mucizesini gerçekleştiriyor
- 9 Atıktan istihdama dönüş
- 10 Dünyanın tüm öğrencileri İsrail’e karşı ayakta