Pazar 20.05.2018
Son Güncelleme: Pazar 20.05.2018

Yürüyerek kendimi keşfediyorum

Hem sanatla iç içe hem de gezgin bir ruha sahip Dicle Doğan. Okuduğu kitaptan aldığı ilhamla topluyor çantasını ve düşüyor yollara. Tek bir amacı var, yürüyerek dünyayı gezmek!

Okuduğu bir kitapla hayatında ciddi hamleler yapan biri Dicle Doğan. İçi kıpır kıpır, heyecan dolu bir gezgin. Bir seyahat sırasında yanına aldığı Yürümeye Övgü adlı kitapla hayatı değişiyor. Çantasını toparlayıp dünyayı yürüyerek gezmeye karar veriyor. İtalya'dan Fransa'ya ve İspanya'dan Portekiz'e çizdiği rotalar onun yürüdüğü en uzun mesafeler. Yürürken ormanda kaybolduğu da olmuş, dağda düşüp yaralandığı da... Her şeye rağmen yürüyerek dünyayı gezmekten asla vazgeçmiyor. Çünkü asıl yürüyerek kendini keşfettiğini söylüyor. Aynı zamanda koreograf ve performans sanatçısı olan Doğan'la yolda başına gelenleri, yaşadığı maceraları ve hayatındaki dönüm noktalarını konuştuk.


- Yaşadığınız sıkıntılı bir dönemden sonra yürümeye karar vermişsiniz. Nasıl başladı bu süreç?
- Yüksek lisans yaparken ailemden ayrılıp yeni eve taşınmıştım. Devlet tiyatrolarında sözleşmeli oyuncu olarak çalışıyordum. Şartları benim için zorlayıcıydı. İşi bırakmak istiyordum ama çıkamıyordum. Adapte olamıyordum. "Böyle yaşamak istemiyorum" dedim. O sırada Ankara'ya gidiyordum ve Yürümeye Övgü kitabını almıştım yanıma. Kitap yürüyerek seyahat edenlerden bahsediyordu. İlham verdi, kendime "Ben de yapabilirim" dedim.
İSTEMEDİĞİM YERDE DURMUYORUM
- Gittiğiniz yerlerde telefon da çekmiyor. Yolunuzu nasıl buldunuz?
- Telefona ihtiyaç duyduğunuz anda telefon genelde çekmiyor. GPS işime yaramadı. Genelde hac yollarını tercih ediyorum. Yollarda gönüllü birileri sana rota belirliyor ve işaretler var. İşaretleri takip ediyorsunuz. Bazen o işaretler yeterli olmayabiliyor. Rastgele gidiyorsunuz.


- Hiç kaybolduğunuz oldu mu?
- İtalya'da çok kayboldum. Organize bir yol değildi. Bir kere ormanda kayboldum. Sürekli aynı yerden dönüp durdum. Sonra olduğum yerde durdum ve ağlamaya başladım. Her şeyi göze alıp rastgele bir yol bulup çıkabildim. Kâbus gibi bir yoldu. Birkaç kere de ölüyor gibi oldum. Çünkü virajlı yollardan gidiyordum. Büyük bir tır beni görmedi. Ve o kadar yakınımdan geçti ki, resmen sıyırdı.
- Tüm bunlara rağmen yürümeye devam mı ettiniz?
- Bu benim için bir süreç diye düşündüm. Burada kendimle ilgili şeyler keşfedeceğim ya da keşfetmeyeceğim. Yoluma devam edeceğim. Hiçbir anımı unutmadığımı fark ettim. İçimde sürekli devam etmek istiyorum diye bir his vardı. Hiç bitmeyen bir tutkuya dönüştü. Bu arada inanılmaz asosyal biriydim. İnsanlarla iletişim kurmakta zorlanıyordum. Hâlâ biraz öyle bir tarafım var.


- Performans sanatçısısınız. Dünyayı yürüyerek geziyorsunuz. Bu kadar marjinal dururken asosyalim demeniz beni çok şaşırttı.
- İnsanlarla sürekli fikir diyaloğunda olmayı sevmiyorum. Herkes kendini konuşuyor, sevmiyorum. Durmak ve kendi iç sesimi dinlemek istiyorum. Bir araya geldiğimizde insanlardan sürekli bir fikir duyuyorum. "Şu an burada olmaktan hiç hoşlanmıyorum" demek çok sert geliyordu. Ama şimdi söyleyebiliyorum. Olmak istemediğim yere dâhil olmamayı yolda öğrendim.


YEMEĞİN DE BİTEBİLİR PARAN DA
- Yürürken tanıştığınız ve hâlâ görüştüğünüz arkadaşlarınız var mı?
- Yolda bir sürü insanla tanışıyorsun, çok seviyorsun. Ama biliyorsun ki gitmen gerekiyor. Orada kalabileceğin maksimum süre iki gün. Çünkü yemeğin ve paran bitecek. Yola devam etmen gerekiyor. Yolda benim gibi yürüyen 55 yaşında Alman bir çift ile tanışmıştım. Büyükada'ya ziyarete geldiler. Sonra birlikte yurt dışında yürüdük. O yürümenin garip bir bağlılığı oluyor. Yolda başına bir şey geliyor, o ayağını sarıyor, sırtında taşıyor. Sana yara bandı ve merhem veriyor. Bunları paylaştıkça bambaşka bir bağ oluşuyor aranda.


- Hiç yaralandınız mı?
- Çok! Bir kere Fransa'da yürürken dağlık bir alandaydım. Etrafımda hiçbir şey yok. Ayağım kaydı ve düştüm. Telefonum da kırılmıştı. Oradan birinin geçme ihtimali de yok. Oldukça ıssız bir yerdi. Bir kere de, iki gün boyunca suyumun bittiği bir zaman oldu. Gölden su arıtmak zorunda kalmıştım. Sonra o su bağırsaklarımı bozdu. (Gülüşmeler)


- Bütün bu zorluklara değer mi peki?
- Kesinlikle değer. Herkes bana diyor ki "Dicle sürekli şikâyet ediyorsun. Şöyle zor, ayaklarım parçalandı, bugün de şuram kanadı diye." Ama bir yandan da o kadar eğlenceli ki. Çok hoşuma gidiyor.


KÖPEĞİMLE DÜNYA TURUNA ÇIKACAĞIM
Sessiz ve yalnız yürümeye alışıp İstanbul'a döndüğümde bir süre adapte olamıyorum. Küçük bir depresyon yaşıyorum. Rutini sürekli bozuyor olmak da zor. Kendine her yıl böyle yaşamayı hatırlatıyorsun. Ödülmüş gibi geliyor ve o hayatından gidince eziyete dönüyor. İzole yaşamayı seçmeye başladım ama sistem bunu kabul etmiyor. Sürekli bir adaptasyon istiyor. Yürümenin benden götürdüğü bir şey varsa, budur. Bir sonraki hedefim Almanya'da Kara Orman'a gitmek. Bir yere gideceğim zaman diğer insanların yazdıklarını okumuyorum. Nadiren çadır kurduğumda vahşi hayvan var mı diye bakıyorum. Yaşayacağım deneyimin önüne geçsin istemiyorum. Eylülde Güney İtalya'dan başlayan bir yürüyüş planlıyorum. Mutlaka yapacağım bir rota. Japonya var. Yapabilirsem köpeğimle dünya turuna çıkmak istiyorum.


HERKESLE VEDALAŞIYORSUN
Yürürken kendimle kalabilmeyi öğrendim. Kendi isteklerime karar verebilmek ve kendi istediğin kadarını yapabilmek önemli. Boşa kat etmiyorum o yolları. Burada bulamadığım şeyler orada başıma geliyor. Bir gün yürüyordum, arkamı döndüm okyanus görünüyor. Geçmişe bakma derler ya sürekli, kim bilir kaç manzara böyle kaçtı hayatımdan. Bana güzel bir ders olmuştu. Sevmekle ilgili kafamda çok şey değişti. Biriyle bağ kuruyorsun ama herkes veda ediyor. Manzarayı çok seviyorsun ama duramazsın. Aklında kaldığı kadarıyla devam ediyorsun.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.