Pazar 01.07.2018

Saraydan kız kaçırmak kolay değilmiş

SABAH’ın ana medya sponsoru olduğu 9. Uluslararası İstanbul Opera Festivali kapsamında Saraydan Kız Kaçırma operası Arkeoloji Müzeleri’nin bahçesinde sergilendi. Biz de kulise sızıp heyecanlı hazırlığı gözlemledik

İçerisinde binlerce yıllık tarihi eserlere ev sahipliği yapan bir müzenin bahçesindeyiz. Avlu az önce çiseleyen yağmurla ıslanmış. Bir yanda orkestradan yükselen notalar, diğer yanda deneyimli operacıların dudaklarından dökülen melodiler... Sahnede prova devam ederken, kuliste de hummalı bir hazırlık var. 9. Uluslararası İstanbul Opera Festivali kapsamında sahnelenen Mozart'ın dünyaca ünlü başyapıtı Saraydan Kız Kaçırma operasının nasıl sahneye taşındığını aktarmak için İstanbul Arkeoloji Müzeleri bahçesindeyiz. Yekta Kara'nın rejisiyle, Şef Zdravko Lazarov yönetimindeki İstanbul Devlet Opera ve Balesi tarafından üst üste iki gece sahnelenen Mozart'ın klasikleşen başyapıtı yine kapalı gişe oynuyor.

ESER TÜRK KÜLTÜRÜNE DAİR
1782 yılında klasik müziğin kalesi Viyana'da galası yapılan Saraydan Kız Kaçırma, Mozart'ın kariyerinin doruk noktalarından biri olarak görülüyor. Opera bir İspanyol soylusu olan Belmonte'nin uşağı Pedrillo'nun yardımlarıyla, sevdiği kadın Konstanze'yi esir tutulduğu saraydan kaçırmasını konu alıyor. Türk bağışlayıcılığına vurgu yapmasıyla tanınan opera, Türk kültürü ile ilgili eserlerin en değerlisi olarak dünya repertuvarlarında yerini aldı. Eserin başrollerinde Belmonte rolünde Erdem Erdoğan; Osman rolünde Tuncay Kurtoğlu ve saraydan kaçırılan Konstanze rolünde de Ayşe Sinem Ekşioğlu var. Herkes arı gibi çalışıyor fakat organizasyon tıkır tıkır işliyor. Bir yandan enstrümanların akordu yapılıyor, diğer yandan sahne öncesi son ses çalışmalarını yapan sanatçıların sesleri yükseliyor çadırlardan. Yaklaşık iki saat süren hazırlıktan sonra temsil saati gelip çatıyor. Kavuklar başlara, kemerler bellere son kez sabitleniyor. Seyircilerin yerlerini almasıyla yapılan "Cep telefonlarınızı kapatın" anonsu son bir uyarı niteliği taşıyor adeta. Nefeslerimizi tutuyoruz ve yetenekli oyuncular bir bir çıkıyor sahneye. İki perde, 135 dakika süren gösteri adeta birkaç dakika gibi geliyor bizlere. Bu tarihi mekanda yankılanan alkışlar eşliğinde terk ediyoruz İstanbul Arkeoloji Müzeleri'nin bahçesini. Kulağımızda Mozart'ın insan sevgisiyle örülü notaları, gönlümüzde biraz daha büyüyen opera sevgisiyle...

LA TRAVİATA'YI KAÇIRMAYIN
T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenen 9. Uluslararası İstanbul Opera Festivali, 7 Temmuz'a kadar sürüyor. Müzikleri, konusu ve dönemi yansıtan kostümleriyle unutulmaz izler bırakacak La Traviata operası, ulusal ve uluslararası sanatçıların katılımı ile sanatseverlere bir opera şöleni sunacak. Ünlü rejisör Henning Brockhaus'un sahneye koyduğu, özellikle ayna ve projeksiyon kullanılarak uygulanan dekoru ve kostümleriyle dünya sahnelerinin en çok ilgi çeken yapımı La Traviata, festival için özel olarak İtalya'dan geliyor. Verdi'nin ölümsüz eseri La Traviata operası; Henning Brockhaus rejisi ile Şef Alessandro Cedrone yönetimindeki Ankara Devlet Opera ve Balesi Orkestrası ile 3 ve 4 Temmuz akşamı Zorlu PSM'de sahnede olacak.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.