Pazar 19.08.2018
Son Güncelleme: Pazar 19.08.2018

Kendine ‘engel’ olma farkını keşfet

Düşler Akademisi, Kaş’ta engelli ve sosyal dezavantajlı bireylere yönelik Avrupa’nın en büyük kampını kurdu. Kampa katılan engelli bireyler buradan daha özgüvenli ve donanımlı çıkıyor. Akademi’de geçirdiğim iki gün boyunca sadece engelli bireylerin değil gönüllülerin de tazelendiğini ve önyargılarını kırdıklarını gördüm

"Bir insan doğduğu şekilde, varoluş biçimiyle kısıtlanmış sayılmıyor aslında.
İnsanları kısıtlayanlar dışarı çıktığımızda etrafımızdaki fiziksel şartlar, eğitim, insanların algısı, kafa yapısı...
Buradaki engelli insanlar biz olmuyoruz.
Eğer hepimize eşit eğitim ve yaşam hakkı tanınsaydı biz o engellenmiş kişiler olmayacaktık. Görmemek, duymamak, tekerlekli sandalye kullanmak, zihinsel farklılıklara sahip olmak bir engelden ziyade aslında birer farklılık. Tıpkı gözünüzün yeşil, saçınızın sarı olması, r'leri söyleyememeniz gibi" diyor Benay.
Benay'la Düşler Akademisi'nde tanıştım. Düşler Akademisi, tam da Benay'ın yukarıda anlattığı gibi bir yer. Farklılıklarla varolan, çeşitlenen, insanları varoluş biçimleriyle kucaklayan bir harikalar diyarı. Kaş'ta bulunan Düşler Akademisi, 70 yıllık Çukurbağ İlkokulu restore edilerek faaliyete geçmiş. Türkiye'nin engelli ve dezavantajlı bireylere yönelik en geniş kapsamlı yaşam alanı. Aynı zamanda Avrupa'nın da en büyük outdoor engelli kampı.
Social Inclusion Band'in solistlerinden biri Benay, görme engelli. Şarkı söylerken sesi kanatları oluyor, adeta uçuyor.
Gözlerimi kapatıp sesinin peşine takıldım ben de.
"Sesimle insanların dünyalarına dokunup onları iyileştirebilmeyi isterim" demişti bana. Bunu başarıyor, yüreğimizin tam ortasından yakalayıp iyileştiriyor bizi.
Düşler Akademisi, onun da düşlerini gerçekleştirmesini sağlamış. "Akademi önyargısız bir şekilde müzik yapabilmenin kapılarını açtı bana" diyor Benan ve devam ediyor: "Başka bir yerden gitsem belki de kapılardan geçemeyecektim. Ogün Sanlısoy ile düet yapamayacak, hayatımda şu anda yer alan birçok insanı tanımıyor olacaktım." Burası Türkiye Vodafone Vakfı, Alternatif Yaşam Derneği ve Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı işbirliği ile kurulmuş bir köy aslında.
Tüm engelli ve sosyal dezavantajlı bireylere açık.
Onları topluma kazandırmak, yapabileceklerinin farkına varmalarını sağlamak için çalışıyorlar.
Düşler Akademisi'nin kurucusu Ercan Tutal "Engelsiz ve eşit bir yaşam mümkün" diyerek yola çıkmış ve 10. yılını geride bırakan bu sosyal girişimcilik modeli ile dünyaya örnek olmuş. Öyle ki, akademide bir ay gönüllü çalışan Kanadalı müzisyen Joelle, buradan ilham alarak akademinin bir benzerini Kanada'da faaliyete geçirmiş.
Akademiyi gezerken her şeyin özenle ve doğal yaşama en uygun şekilde düşünülerek inşa edildiğini görüyorum. 70 yıl önce bu arazide bulunan köy okulu, aslına sadık kalarak restore edilmiş. Okulda eğitim görenlerin anısına, binanın alt bölümünde o dönemlere ait bir sınıf müze yapılarak, ziyarete açılmış. Ayrıca bir sergi alanı ve civardaki köylülerin bağışladığı eşyalardan oluşan bir müze daha bulunuyor. 15 bin kitaplık kütüphanenin hemen yanında dans ve müzik stüdyosu da var.
Düşler Akademisi'nde didaktik bir eğitim verilmiyor.
Katılımcıların deneyerek öğrenmesi hatta meslek edinmesi sağlanıyor. Merkezde neler yok ki? Resim, müzik, dans, tiyatro, heykel, dalış, yelken, tenis, futbol, tırmanış, ata binme, yoga, voleybol, kişisel gelişim, işaret dili, yabancı dil, fotoğraf, kamera ve senaryo dersleri... Engelli bireyler burada yeteneklerinin farkına varıyor. Hatta edindikleri meslekler onların gelir kaynağı bile oluyor.
Düşler Akademisi Mutfağı'ndan çıkan pasta, börek ve kurabiyelerin tadı damağınızda kalıyor. Öyle ki, birçok önemli kurum toplantı ve davetleri için buradan hizmet alıyor. Sizin de aklınızda olsun, doğum günü ve özel günleriniz için yaptıracağınız pastalarınızı buradan sipariş verip engelli bireylerimize katkıda bulunabilirsiniz. Fotoğrafını gönderdiğiniz her türlü pastayı yapacak kadar ustalar, benden söylemesi...
Dudak okuyup sohbet ediyor
Hareketliliği ve özgüvenli tavırlarıyla kampta ilk fark ettiğim Buket oldu. Arkadaşlarına yardım edebilmek için uğraşıyor, onları dalış yapmaları, ata binmeleri için motive ediyordu. Konuşması oldukça akıcıydı, seçtiği kelimeler ise özenli ve yerli yerindeydi. Bir ara yanına yaklaşıp sohbet ettim. Mimar Sinan Üniversitesi Sosyoloji Bölümü mezunuydu. Şimdi ise Boğaziçi Üniversitesi'nde misafir akademisyen. Kendi söylemese işitme engelli olduğunu asla anlamazdım. Meğer Buket dudaklarımı okuyup benimle sohbet ediyormuş. Hikâyesini sordum, anlattı: "20 yaşına kadar Malatya'da büyüdüm. Malatya'dayken engelim hem benim hem de toplum için bir hastalık gibiydi. İnsanlar mükemmel ama bende bir problem var gibi hissediyordum. Üniversiteyi kazanıp İstanbul'a gittim ama çok zorlandım. Sonra okuldaki işitme engelli arkadaşlar "Neden sen işaret dili kullanmıyorsun?" dediler. O zamana kadar kendi dünyamın bir dili olduğunu bilmiyordum. Düşler Akademisi'ni de böyle tanıdım. Ücretsiz olarak ders almaya başladım. İşaret dili öğrenince özgüvenim arttı. İş aramaya başladım. Para kazanınca etkinliklere katılmaya başladım. Bu hayatımı değiştirdi. Düşler Akademisi'nde gönüllü olarak çalışmaya başladım. Şimdi Boğaziçi Üniversitesi'nde İşaret Dili Bölümü'nde misafir akademisyen olarak çalışıyorum. Herkesin bir yeteneği vardır ya, benim de dile, kelimelere karşı var."
Gönüllü olmak ister misiniz?
Düşler Akademisi'nin en büyük destekçisi gönüllüler. Burada her engelli bireye neredeyse iki gönüllü düşüyor. 18 yaş üstü herkes gönüllü olmak için internet sayfasından başvurabiliyor. Başvuruya ek olarak bir de motivasyon mektubu yazılması isteniyor. Başvurular, uzman kadro tarafından değerlendirilip haftalara göre yerleştirme yapılıyor. Gönüllüler bir günden üç aya kadar faaliyette bulunabiliyor. Bence burada görev yapan gönüllüler, engelli bireylerden daha çok şey öğreniyorlar. Çoğunun hayata karşı bakışının değiştiğini, faydalı olma hissini tattıkları için daha mutlu olduklarını gördüm. Gönüllüler, kampta kendileri için ağaçtan yapılmış odalarda kalıp, yemekhane ve çamaşırhaneden ücretsiz olarak faydalanabiliyorlar

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.