Anılar, anılar şimdi burnumda canlandılar
Kokularla çocukluk anılarımız arasında özel bir bağ var. Kurabiye kokusu annemizi, deniz kokusu kumsalda geçirdiğimiz güzel bir anı hatırlatır. Peki neden böyle dersiniz? Bir kokuyu ilk defa aldığımız zaman, beynimiz bu kokuyu bir olay, kişi ya da anla ilişkilendirir. Böylece koku, bir anıya bağlanır
KLOR KOKUSU HAVUZU HATIRLATIR
Burun soğanı, limbik sistemin parçasıdır. Burun soğanı, amigdala ve hipokampüs olarak bilinen beynin iki bölgesine bağlıdır. Amigdala, beynin duygusal süreçlerden sorumlu kısmıdır; diğer taraftan hipokampüs, hafıza ile ilişkili kısımdır. Burun soğanı ve dolayısıyla kokuların algılanışı ile anılar ve duygular arasındaki bağlantı bu fiziksel bağ ile açıklanabilir. Diğer taraftan diğer duyularımız ile amigdala ve hipokampüs arasında benzer bir bağlantı mevcut değildir. Peki, genelde hatırladığımız anı ve duygular neden çoğunlukla çocukluğumuzla ilişkilidir? Bu dönem, çoğu kokuyu ilk defa algıladığımız çağdır. Bir kokuyu ilk defa aldığımız zaman beynimiz, bu kokuyu bir olay, kişi ya da anla ilişkilendirir. Böylece koku, bir anı ile bağlanmış olur. Klor kokusunun çoğu insana havuzu hatırlatmasının sebebi budur.
KOKULARLA ANNE KARNINDA TANIŞIRIZ
Kokuların bir kısmını daha anne karnındayken tanımaya başlarız. Örneğin çoğu bebek, alkol, sigara dumanı ya da sarımsak kokusundan rahatsızken, annesinin karnında bu kokulara maruz kalan bebek benzer rahatsızlıkları göstermez. Hatta bazı bebekler, ne yazık ki bu kokuları anne karnını hatırlattığı için rahatlatıcı bulabilir. Bu da bize hamileyken alkol ve sigara tüketmemek, bunlardan uzak durmak için başka bir gerekçe sunmaktadır. Kokuların hafıza ve duygularla olan bu ilişkisi çeşitli şirketler tarafından insanları farkında olmadan etkilemekte kullanılmakta. Yurtdışındaki çeşitli emlak şirketleri evlere çocukluğa götürüp güven duygusu aşılayacak kurabiye kokuları serpmekte, elbise ya da ayakkabı satan dükkanlar da satışlarını artırmak için dükkânlarına benzer şekilde duyguları etkilemeyi amaçlayan çeşitli kokular sıkmakta. Ne diyelim. Önemli bir karar verdiğiniz zaman, bunun bir kokunun etkisiyle olup olmadığından emin olmanızı tavsiye ederim.
ŞAŞIRTAN GERÇEKLER
DOĞRU BİLDİĞİMİZ YANLIŞLAR
BİLİMSEL BİLMECELER
GEÇEN HAFTANIN ÇÖZÜMLERİ
SÖZLER
Biri diğerini tamamladığı için din ve bilim arasında gerçek bir karşıtlık olması mümkün değildir. Max Planck
BİLİM TARİHİNDEN NOTLAR
Denizci elbisesiyle bir gelin
Marie Curie (1867-1934) Polonya asıllı kimyager ve fizikçidir. Radyoaktivite üstüne yaptığı çalışmalar sonucunda iki farklı alanda Nobel Ödülü kazanan ilk bilim insanıdır. Curie aynı zamanda Nobel Ödülü alan ilk kadın bilim insanıdır. Curie, evleneceği zaman düğününde gelinlik yerine denizci elbisesi giymek istediğini beyan etmişti. Onun bunu istemesinin sebebi, her gün giydiği günlük kıyafeti dışında bir kıyafeti olmamasıydı. Düğün için alınacak kıyafetin kullanışlı olmasını istiyordu. Ayrıca renginin kapalı olması noktasında da ısrarcıydı, böylece elbiseyi laboratuvarında giyebilecekti. Nitekim Curie evlendikten sonra düğün elbisesini deney yaparken yıllarca giyecekti. Curieler çift olarak paraya pek düşkün değillerdi. Yaptıkları araştırmaların sonuçlarını ve kullandıkları teknikleri diğer bilim insanları ve şirketlerle herhangi bir karşılık beklemeksizin paylaşırlardı. Bunun sonucunda, keşfettikleri ve üstünde araştırma yaptıkları Radyum, popüler olup pahalılaştığında Curie artık onun üstünde araştırma yapamaz oldu. O zamanlar Radyum'un gramı 100 bin doları bulmuştu.
EN SON HABERLER
- 1 Kuruluş Osman’ın Ulcay’ı Ümit Kantarcılar’dan samimi açıklamalar! “Dizi ve sinema sektöründeki başarımız tesadüf değil”
- 2 Dünya çatışıyor ABD kazanıyor
- 3 Türklerin Lahey’deki hayatı: Gurbet, gözyaşı ve umut
- 4 Bu turun farkı kadınlar
- 5 Sessiz lüksün sembolü
- 6 Düşünceleriniz hayatınızı yönlendiriyor
- 7 Atalarının mirasını fotoğrafta yaşatıyor... Adıyamanlı kadınların kültürel mirası: Kofi
- 8 Osmanlı alimlerinin 150 yıllık kayıp hikayesi
- 9 Başkasına yardım derken kendini unutma
- 10 Moda, kadın sporcuların peşinde