Nisan mayıs ayları neden gevşer gönül yayları?
Bahar gelince gönül yayları gevşer derler. Sahiden öyle mi, bahar aşka davetiye mi çıkarıyor, yoksa öyle düşündüğümüz için mi buna inanıyoruz? Pazar SABAH olarak bahar-aşk ilişkisini işin uzmanlarıyla masaya yatırdık
Vücut kendini aşka hazırlar
Uğur Batı (Yazar/Marka danışmanı)
Bahar insanın varoluşuna dair iki mekanizmayı etkiliyor: Üreme ve hayatta kalma. Havalar ısınınca insanlar yüklerinden kurtuluyor, hayatın telaşından kaçma eğilimi oluyor. Bir nevi beynimiz doğanın çağrısına uyuyor. Dışarıya daha çok çıkıyoruz. Bunlar bizi yeni aşklara, deneyimlere yönlendiriyor. Ayrıca baharda kendimizi daha çok gösterme eğilimindeyiz. "Bahar geldi aşık olalım" dürtüsü de psikolojik olarak etken. Yani seçimi beden yapıyor, beyin katkıda bulunuyor.
HORMONLAR AŞKA DAVETİYE ÇIKARIYOR
Baharda aşkın DAS faktörü devreye girer. DAS, beynin salgıladığı üç hormon: Dopamin, adrenalin ve seratonin. Bu üçünün aynı anda salgılandığı durumlar aşk adına büyük fırsat pencereleri açar. Çünkü dopamin neşe ve enerji verir. Seratonin ise mutluluk hormonudur. Adrenalin de enerji verir. Bu üç hormon baharda daha fazla salgılanma eğilimindedir. Baharın aşka açılan bir kapı olmasına neden olurlar. İstesek de istemesek de vücut kendini aşka hazırlar. Özellikle kadınlarda koku faktörü önemlidir. Baharda tüm kokular insanı aşka hazır hale getirir. Psikoloji ve kültür de önemli bir faktör. Edebiyat ve müzik eserleri bizi baharda aşık olmaya kodlamış durumda.
Baharda tabiat aşka çanak tutar
Gökçen Erdoğan (Kadın doğum uzmanı)
Bahar, cemrelerin de düşmesiyle tabiatın uyanış dönemi. Ve insan, tabiattan ayrı düşünülemez. Dolayısıyla yağış ve kasvet yüklü havalardan sıyrılıp daha güneşli ve renkli günlere geçiş, aynı uyanışı insanda da ruhsal olarak yaratıyor. Bahar çoğu kişi için olumsuzdan olumluya geçişi, umudu ve heyecanı simgeliyor. Bahar aylarında gönül yayları sahiden gevşiyor. Ve insanlar gönül kapılarını açıyor, niyetlerini gösteriyorlar.
BAHARDAKİ OLAYLAR AŞK KADAR ŞİİRSEL
Aşk, şiirseldir. Tarifi mümkün olmasa da buna çabalarken bile garip bir haz verir. Bitkilerin yeşermesi, ağaçların çiçeğe durması, göçmen kuşların sürüler halinde geri dönmesi, havanın daha geç kararması, daha mavi olması, güzel turuncu gün batımlarının net seyredilmesi, denize güneş vurması... Bütün bunlar da aşk kadar şiirsel. Ve evet baharda tabiat, aşka çanak tutar. Bilimsel çalışmalar da insan ruhunun, tabiattan feyz aldığını, aşkın, bu doğal değişimler yaşanırken daha kolay doğduğunu ortaya koyuyor.
Aşk, sonsuza dek kalıcı değildir. Bunda baharın günahı yok. Baharda aşkın tadı iyi çıkarılır, yaşamayı bilirsek.
HAYVANLAR DA BENZER DURUMDA
Hayvanlar da duyguları olan canlılar ve tabiatın birer parçası oldukları aşikar. Yemyeşil ovalarda, meralarda oynaşan kuzular, her damda birbirini kıstıran kediler, su başlarında seke seke gezerek fotoğraf veren ceylanlar tesadüf olabilir mi? Bahar, bütün canlıların duygularına dosttur.
Mutluluk hormonları salınımı artıyor
Prof. Dr. Sinan Canan (Beyin Bilimsel Kurul Başkanı)
Canlıların hemen hemen tamamı, mevsim döngülerine çok bağlılar. Birçok hayvanın üreme ve yumurtlama dönemleri de mevsimsel döngülere bağlı. Bitkiler çiçeklenirken, yapraklarını dökerken mevsimsel döngülere göre hareket ediyor. İnsan bu sistem içinde biraz istisna gibi duruyor, mevsimlere doğrudan bağlı gibi gözükmüyoruz. Ama birçok davranışımız, psikolojik yapımız mevsimlerden etkileniyor. Bahar, kış gibi zorlu koşullardan çıkıp, daha güneşli, daha sıcak, tabiatın daha çok coştuğu bir döneme denk geliyor. Bu da beynimizde olumlu değişiklikler yapmak için olumlu bir zemin oluşturur. Hepimizde olmasa da bir kısmımız, daha fazla aldığımız gün ışığı ve sıcaklık sayesinde kendini daha iyi hisseder.
ÜREMEYE YÖNELİK İSTEK ARTIYOR
İnsanların yeni aşklara başlama zamanı doğal olarak bahar gibi olumlu duyguların yüksek olduğu zamanlara denk gelebiliyor. Bahar umut denen duygunun artışına neden oluyor. Umut ise çok önemli bir duygu... Tüm organizmalar gibi bizim de temel görevimiz ve beynimizin üzerine yapılandırıldığı ana devreler üremeyle ilgili. Karşı cinse duyulan üremeye yönelik, aşk dediğimiz tutkulu bağlanma hali biraz daha hızlı tetiklenebiliyor.
GÜN IŞIĞI BEYNE POZİTİF ETKİ YAPIYOR
Bizler gün ışığına bağlı canlılarız. Baharın gelişi gün ışığını daha çok alacağımız anlamına geliyor ve bu beyin için pozitif etki yapıyor. Özellikle mutluluk hormonlarımızın salınması, uykumuzun düzenli olması, sabah saatlerinden öğle saatlerine kadar aldığımız ışıkla çok ilintili. Sabah salınan parlak ışık özellikle depresyon tedavisinde sıklıkla kullanılır. Sabah saatlerinde yeterli ışık alamazsak, içimizdeki biyolojik saatin sıfırlanması tam olarak gerçekleşmiyor. Sabah parlak ışık altında uyanmak, bolca güneş ışığı almak biyolojik saatin sıfırlanmasını sağlar.
EN SON HABERLER
- 1 Kuruluş Osman’ın Ulcay’ı Ümit Kantarcılar’dan samimi açıklamalar! “Dizi ve sinema sektöründeki başarımız tesadüf değil”
- 2 Dünya çatışıyor ABD kazanıyor
- 3 Türklerin Lahey’deki hayatı: Gurbet, gözyaşı ve umut
- 4 Bu turun farkı kadınlar
- 5 Sessiz lüksün sembolü
- 6 Düşünceleriniz hayatınızı yönlendiriyor
- 7 Atalarının mirasını fotoğrafta yaşatıyor... Adıyamanlı kadınların kültürel mirası: Kofi
- 8 Osmanlı alimlerinin 150 yıllık kayıp hikayesi
- 9 Başkasına yardım derken kendini unutma
- 10 Moda, kadın sporcuların peşinde