Pazar 12.05.2019
Son Güncelleme: Pazar 12.05.2019

Avrupa’nın zirvesindeyiz sonuçta Türkiye için sevineceğiz

THY Avrupa Ligi'nde iki Türk basketbol takımı Final Four’a gidiyor. Türk basketbol tarihinde bir ilk yaşanıyor. Hepimiz gururlu ve heyecanlıyız. Fenerbahçe Beko ve Anadolu Efes Avrupa’dan sadece dört takımın yükseldiği şampiyonluk yarışında mücadele edecek. Üstelik ilk maçta rakipler. Sonuçta biri kazanıp biri de kaybedecek. Ama her koşulda Türkiye kazanacak!

Bir sezon boyunca, her iki takımın da hedefi bu noktaya gelmekti. Bu uğurda çok hırs yaptılar, çok ter döktüler, çok mücadele ettiler. Ve sonunda başardılar. Üstelik sadece kendi takımları adına değil, ülke adına da büyük bir gurura imza attılar. Fenerbahçe Beko ve Anadolu Efes basketbol takımlarından söz ediyorum. Önümüzdeki hafta Avrupa'nın en iyi dört takımının içinde yer alacak olan iki Türk takımı şimdiden konuşulmaya başlandı bile. Avrupa ve dünya spor camiası, Euroleague Final Four'una kalan Türk takımlarını, bir ülkenin basketbolu için yaptığı yatırımı konuşuyor. Bu nedenle Fenerbahçe Beko ve Anadolu Efes, önümüzdeki hafta sadece takımlarını değil, ülkemizi de temsil ediyor olacak. Bu noktaya kadar her şey güzel. Ama ilk karşılaşmanın yine ikisi arasında olması seyirciyi düşündürmüyor değil. İki Türk takımından biri finale çıkacağı için, birine sevinirken, diğerine üzüleceğiz. Ama bu noktada Anadolu Efes'in kaptanı Doğuş Balbay çok güzel bir cümle kuruyor, "Sonuç ne olursa olsun, üzülecek bir şey yok, Türkiye adına sevineceğiz!" Biz de bu vesileyle Fenerbahçe Beko ve Anadolu Efes'in evimiz olarak tarif ettiği salonlarına konuk olduk, takımların kaptanlarıyla, Melih Mahmutoğlu ve Doğuş Balbay'la sohbet ettik...

Melih Mahmutoğlu- Fenerbahçe Beko Basketbol Takımı Kaptanı

İki Türk takımının orada olması gurur verici

- Beşinci kez Final Four'a gitmek, bir oyuncu üzerine ekstra sorumluluk ve heyecan yüklüyor mu?
- Oyuncu ve takım için her zaman en önemli şey, sezonu en başarılı yerde tamamlamaktır. Euroleague de en önemli hedeflerimizden biri. Bundan beş sezon önce Final Four'a kaldığımızda da şunu söyledim, hâlâ söylüyorum; "Bu gerçek bir başarı olacaksa, arka arkaya ve sürekli olması gerekir". Bunu beş senedir başarıyoruz. Üst üste orada olmak çok önemli. Takım kendini daha coşkulu hissediyor, kendine daha çok güveniyor.

- Anadolu Efes'in de bu yıl ilk dörde kalması milli duygularımızı harekete geçirdi, gururlandırdı. Peki bir oyuncu böyle milli duygular besler mi, yoksa olaya daha profesyonel mi bakar?
- Profesyonel bir oyuncu rakip gözüyle bakabilir elbette ama ben öyle düşünemiyorum. Türkiye için iki Türk takımının orada olması çok önemli. Tabii ki rakibimiz ama bu mutluluk verici, ülkemiz için iki Türk takımının bu mücadelede olması gurur verici. Ama elbette sahada profesyonel olacağız. Anadolu Efes sezon boyunca çalışmalarıyla orada olmayı hak etti. Onlarla sezon boyu çekişmeli maçlarımız oldu. Ama orada tek maçta karşı karşıya geleceğiz ve kazanan final oynayacak. Biz her şeyimizi sahaya vereceğiz.

- Peki Anadolu Efes'in Final Four'da olmasında Fenerbahçe'nin geçmiş başarılarının etkisi nedir?
- Fenerbahçe bu noktalara gelmeseydi, Anadolu Efes'in buralarda olabileceğine, böyle bütçelerin ayrılacağına inanmıyorum. Fenerbahçe bu noktada olmasa, Obrodoviç Türkiye'de olmasa, Anadolu Efes'in de böyle ciddi kadrolar kuracağına inanmıyorum. Çok iyi bir kadromuz var ve çok başarıya imza attık. Onlar da ciddi bir takım kurdu ve buralara yükselecek başarıyı elde etti. Umarım uzun seneler devam eder. Nasıl İspanyollar bunu her sene başarıyorsa, biz de bu güce sahip bir ülkeyiz. Neden olmasın!

- Final Four'a götüren son maç sonrası bir oyuncu ne hisseder?
- Bu aşamayı geçen takım inanılmaz seviniyor ve büyük coşku yaşıyor elbette. İlk iki sene yaşadık bu duyguyu. Ama galiba zaman geçtikçe, sezon içinde aldığımız zor bir deplasman maçı bizi daha çok sevindirir oldu. Final Four kapısını açan maçımız Zalgris'leydi, onlarla playoff oynamak için gittiğimizde, "Sadece iki maç kaldı" diye motive olduk. Tabii ki Final Four'a kaldığımız akşam çok rahatladık.

- Çok zor işiniz. Rahat bir nefes almak için epey yol kat etmek gerekiyor.
- Her galibiyet tek akşamlık rahatlama sağlıyor sadece! İşimiz bu. Buna saygı duyup, kendimize hep iyi bakıp, modumuzu yüksek tutmamız gerekiyor.

- Final Four gibi dönüm noktalarına bir takım mental olarak nasıl hazırlanır?
- Tüm senenin emeğini bu iki maçta alacağız. Kendimize iyi bakmamız gerekiyor. Sahaya kim çıkacaksa, sahaya en iyi şekilde çıkıp, maksimum efor sarf etmesi gerekiyor. Kimi bu sürece kendini hazırlarken dinlenmeyi tercih eder, kimi daha çok yorulmayı.

- Bir Türk oyuncuyu sahada görmek seyirciye de ayrı bir gurur veriyor açıkçası. Siz de bunu hissediyor musunuz?
- Kesinlikle. Sahaya girerken de o hissi seyirci yaşatıyor bana. Ayrı bir alkış, ayrı bir coşku... Bu duygu çok keyif veriyor.

- Sakatlıklar, aksilikler bu yıl takımı etkiledi değil mi?
- Kesinlikle moraller bozuluyor. Ama daha çok savaşarak, daha çok ter dökerek, kanımızın son damlasına kadar mücadele edeceğiz.

- Basketbol futbolun vermediği keyfi verir oldu ülkemizde.
- Bir oyuncu olarak bu çok hoşumuza gidiyor, maçların çok seyirciyle izlenmesi müthiş bir keyif. Eskiden dışarı çıktığımızda basketbolcular tanınmazdı artık öyle değil. Futbol elbette bir numara ama biz Fenerbahçe olarak basketbolu tüm ülkeye sevdirdik.

- Sizin totemleriniz var mı?
- Totemim yok, dua ederim maçtan önce.

- Obrodoviç'i izlerken bazen endişeleniyorum. Bir şey olacak diye çok korkuyorum... Epey de azar işitiyorsunuz...
- Ona bir şey olacak diye ben de korkuyorum. Allah korusun bir sağlık problemi yok. Ama senelerdir öyle olduğu için kalbi de alışmıştır. Saha içinde ve dışında Obrodoviç gece ve gündüz kadar farklıdır. İdman bittiği anda başka biri. Ama sahada öyle olmak gerekiyor. Çok iyi bir öğretmen. Ondan sadece profesyonel anlamda değil, hayata dair de bir şeyler öğreniyoruz. Altı yıldır çok önemli şeyler kattı bana.

- Modaya düşkünsünüz galiba. Şalvar pantolonunuza bayıldım. Epey cesur bir seçim bir erkek için...
- Öyle di mi... Severim modayı. Bunu da Cihangir'den bir butikten aldım. Kaleci Volkan söyledi butiği bana...

Fenerbahçe Beko'nun 'En'leri

Takımın en takıntılısı: Kostas Sloukas. Her maçtan önce özel ritüelleri var. Benim söylememi de istemez, o kadar totemli (gülüyor).
En komiği: Ahmet Düverioğlu, gördüğünüz zaman da gülüyorsunuz.
En ciddisi: Nikola Kalinic
En abisi: Gigi Datome
En neşelisi: Bobby Dixon
En depresifi: Marko Guduric
En şıkı: Tabii ki ben (gülüyor). Seviyorum, modayı da takip ediyorum. Alışverişi, giyinmeyi severim. Eşofman giysem bile bir tarzı olacak.

Doğuş Balbay- Anadolu Efes Basketbol Takımı Kaptanı

Herkes ülkemizi konuşmaya başladı

- Tarihte ilk kez iki Türk takımı Final Four'a kaldı. Profesyonel bir basketbol oyuncusu da bir tür duygu yükselmeleri yaşar mı?
- Tabii ki. Ülkemiz için, Türk basketbol tarihi için çok önemli bir an. İki Türk takımı dörtlü finale kalıyor ve Avrupa'nın zirvesindeyiz. Herkes Türkiye'yi konuşmaya başladı bile Avrupa'da ve Final Four boyunca konuşacak. Böyle bir organizasyon dünya tarafından takip edildiği için ülkemiz açısından da, sporcu açısından da çok gurur verici.

- Anadolu Efes 18 yıl sonra Final Four'da mücadele edecek...
- Kulüp olarak uzun yıllar bu sevince hasrettik. Yaklaşık 18 yıldır Final Four'a kalma başarısını gösterememiştik. Böyle bir açlık söz konusuydu. Sporcular olarak her yıl bu hedefe ulaşmak için yola çıktık. Geçen sezonun ardından, bu sezon dokuz farklı arkadaşımızla yola çıktık. Ve çok ciddi konsantrasyonla sezonu bitirdik. Final Four'a kalınca çok büyük bir rahatlama yaşadık. Soyunma odasında kutladık. Birkaç gün kutlamalar sürdü.

- Anadolu Efes ve Fenerbahçe Final Four'da ilk maçta rakip. Kime sevinip, kime üzüleceğiz bilmiyoruz. Siz durumu nasıl görüyorsunuz? Şu an Fenerbahçe'de çok sakatlık var ve Anadolu Efes inanılmaz şekilde başarı hırsı içinde...
- Kime sevineceğimiz açık açık ortada; Türkiye için sevineceğiz. Bir Türk takımı final oynayacak; Fenerbahçe ya da biz. Bu bizim için çok büyük mutluluk. Her iki takımın da eksikleri, sakatlıkları olabilir ama tek maç üzerinden oynanacak bir durum bu. Fenerbahçe'nin ve bizim şartlarımız eşit. Bu sene çekişmeli maçlar oynadık, bu maçın da çok çekişmeli ve güzel geçeceğini düşünüyorum.

- Bu tür büyük maçlar öncesi takım nasıl bir ruh haline girer, o sürece hazırlanırken neler yaparsınız?
- Benim ilk Final Four'um. Böyle maçlar final havasında geçer ve sahada sanki ertesi gün yokmuş gibi mücadele edersiniz. Öyle maçlardan bir tanesi olacak.

- Basketbol futbolun veremediği keyfi vermeye başladı. Bir oyuncu olarak bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
- Her saniyesinde heyecan dolu, her topun önemi büyük bu oyunda. Değerini bilmek gerekiyor. Saliselerle maçın kaderi değişebiliyor. Çok farklı bir heyecan var baskebolda. Biz de o heyecanı bazen sahada, bazen maçları izlerken yaşıyoruz.

- Anadolu Efes'in takım uyumunu, kimyası açısından nasıl özetlersiniz?
- Herkes birbirine uyumlu, saha içinde ve dışında güzel arkadaşlıklarımız var. Kamplarda özellikle çok fazla beraber olma fırsatı buluyoruz. O sırada şakalar, esprilerle geçiyor zamanımız.

- Koç Ergin Ataman'ı nasıl tarif edersiniz? Kendisi ayrı bir gurur yaşıyordur bir Türk koç olarak sanırım bu süreçte...
- Ergin Abi'nin başarıları ortada. Herkesin gurur duyduğu bir Türk antrenör. Bu senede de bizi Final Four'a taşıdı.

- Baba olacaksınız yakında... Bu durum sizin motivasyonunuzu nasıl etkiliyor?
- Çok mutluyum. Hergün heyecanlı biçimde uyanıyorum ve çocuğumu kucağıma alacağım zamanı iple çekiyorum. O da Final Four sonrasına denk gelecek galiba. Çok heyecanlıyım.

- Sahada daha çok Türk oyuncu görünce mutlu oluyoruz. Bunun için neler değişmeli?
- Çok çalışmaya devam etmeliyiz. Sahada olduğumuz sürede varımızı yoğumuzu ortaya koymalıyız.

- Maça çıkmadan önce rutin olarak yaptığınız şeyler var mı?
- Müzik dinlerim.

Anadolu Efes'in 'En'leri

Takımın en titizi: Ben galiba
En takıntılısı: Sertaç Şanlı
En komiği: Krunoslav Simon
En ciddisi: Rodrigue Beaubois
En abisi: James Anderson
En neşelisi: Shane Larkin
En şıkı: Adrien Moerman

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.