Pazar 09.06.2019
Son Güncelleme: Pazar 09.06.2019

Ya ilham evde yoksa... Sahi nasıl ortaya çıkıyor bu eserler?

Etkilendiğiniz bir resim, izlemeye doyamadığınız bir film, defalarca dinlediğiniz bir şarkı ya da dönüp dolaşıp hep okuduğunuz bir roman nasıl ortaya çıkıyor? Ressamlar, müzisyenler ve yazarlar... Sanatçılar için bu süreç, anlatılması en güç şeylerden biri. Israrcı olduk ve ilham romantizminden sıyrılarak eserlerini ortaya koyma serüvenlerini anlattılar

İlham perisi romantizmi güzeldir hoştur ama nihayetinde peri mitoloji ve masal kahramanıdır. Bu bilinir bilinmesine ama varlığını, özellikle sanat söz konusu olunca ilham perisi ya da kaynağı adı altında devam ettirir. Böylece bu romantik anlatı sürüp gider. Geçenlerde Derviş Zaim ile Rüvet romanı üzerine söyleşi yaparken bu konu açıldı. Zaim "İlham ya da esin diye bir şey yoktur. O bir mittir. Sadece ilhamla, roman, şiir yazdığını oynayan yazar ve şair vardır. İnsanlar bazen ilhamla ilgili mitler uydurup kendilerini uydurdukları şeylere inanırken bulabiliyor. Ben böylesi hülyalı şeylere inanmıyorum. Yazmak bir mesai işidir" dedi. Benzer çıkışları zaman zaman başka yazarlardan, şairlerden ve ressamlardan da duymuşluğum var. Galiba biz gazetecilerin, sanatçının ürettiği eserin ilk fikrinin nasıl ortaya çıktığını anlamak için "İlhamınız neydi?" şeklinde formülize edip sorduğumuz soru ve alınan cevaplara yüklenen anlamlar, bu ilham perisi anlatısının sürmesinde etkili oluyor. Gerçi sanatçıların eserlerinde bir dünya kurup bizi o dünyanın içinde yaşatmalarının verdiği haz karşısında böylesi bir sorunun masum bir meraktan dolayı sorulduğunu düşünürüm. Ne de olsa etkilendiğimiz bir eserin ortaya çıkış sürecini, hikayesini merak ederiz. Ama anladığım bu masum merak, bağlamından kopunca, romantik bir anlatının malzemesi olunca tehlike çanları çalıyor... Belki de soru kalıbının değiştirmenin vakti geldi, bilemiyorum? Ama bildiğim, bu masum merakımız hâlâ baki. Düşünün bir yazar roman yazacak, nasıl konusuna, temasına karar verip koca bir dünya kuruyor, karakterlerini o dünyanın içinde yaşatıyor. Ya da bir ressam öyle bir tablo yapıyor ki, hem estetik hem de düşünsel ve duygusal olarak sizi yıllarca etkisi altına alabiliyor. Hal böyle olunca bu eserlerin nasıl ortaya çıktığını insan merak ediyor. Hiç uzatmadan konunun muhatabı olan yazar, ressam ve müzisyenlere açtık derdimizi. İlham kaynağı romantizmini abartılı bulduklarını söyleseler de eserlerini nasıl ortaya çıkardıklarını büyük bir içtenlikle anlatılar.

İSKENDER PALA (Yazar)
Sanat toplum içindir anlayışıyla hareket ediyorum

"Yazacağım eserin konularını tespit etmem toplumun konuşmaya, tartışmaya ihtiyacı olan bir konuyu öncelikle belirlememle alakalı. Bu açıdan bakıldığında sanat toplum için anlayışı doğrultusunda hareket ettiğimi söyleyebilirim. Topluma vermem gereken entelektüel bir birikim varsa bunu sanat biçiminde vermeye çalışıyorum. Bir sürü konu, tema arasından nasıl bir tercih yaptığım sorulursa. Orada da ilgi alanlarım belirleyici oluyor diyebilirim. Çünkü ilgi alanlarımla ilgili zaten yıllardır okuma yapmış, üzerine düşünmüş, yeri gelince ders olarak anlatmışımdır. Mesela Kurtuluş Savaşı ile ilgili bir roman yazmayı düşünmem. Çünkü yazmak istersem en az 10 yıl okuma yapmam gerekir. Ama Osmanlı tarihiyle ilgili bir roman yazdığım zaman buna gerek kalmıyor, çünkü bu konuyu en az 30 yıldır okuyorum zaten. Belki o romanı bir yılda yazmış gibi görünsem de aslında o romanın yazılış süresi 30+1 yıldır. Bu anlamda bir roman yazmanın ciddi bir mesai işi olduğunu söylemem gerek. Yazım sürecinde de kitaplarım yanımda olsun her türlü ortamda kitabımı yazabilirim. Gürültüden, gündemden soyutlayabilirim kendimi..."

SERKAN ÇAĞRI (Müzisyen)
En büyük hazinem geçmişte yaşadıklarım

"Müzik, insan duygularının sese dönüşmüş halidir. Etkili bir dildir. Bu nedenle bu dili iyi bilmek kadar onu besleyen duyguları da iyi tanımak gerekir. Duyguları doğru tarif etmesini bilirseniz odaklanmanız gereken sürece çabuk ulaşırsınız. Genellikle odaklandığım fikrin mutlaka hayatımda bir karşılığı vardır. Yoksa bile o duyguyu kendimde oluşturmak için derinlemesine düşünürüm. Aynısını hissetmeye çalışırım. Daha sonra seslerle odaklandığım duyguyu aktarmaya çalışırım. Daha çok dizi, film, albüm gibi çalışmalara başladığım zaman ilk fikir olarak eserin içeriğinde anlatacağım konuya odaklanıyorum. Sözü seslerle anlatmam gerektiği için oluşması gereken duygusal, ruhsal bir yolculuk başlıyor. Bu yolculuk varmam gereken doğru duyguya erişene kadar devam ediyor. Eğer ulaştığım nokta ürettiğim seslere doğru yansıyabiliyorsa eserin meydana geldiğimden emin oluyorum. Eğer ilhama dayalı bir beste oluşturuyorsam daha çok duygu ve düşüncelerimin derinlerine iniyorum. Yaşamım boyunca etkilendiğim tüm anılara ve kapıldığım duygulara dalıp gidiyorum. Oluşan ruhsal durumumu da müziğin diliyle anlatmaya çalışıyorum. En büyük hazinem geçmişte yaşadıklarımdır."

DEVRİM ERBİL (Ressam)
Önemli olan insanın içine seslenebilmek

"Birdenbire size bir ilham gelecek siz de oturup resim yapacaksınız diye bir şey yok. Ne ben böyle resim yaptım ne de böyle resim yapmanın çok doğal olduğu düşüncesindeyim. Sanatçının kendi özüne sadık kalarak bir yol bulması en doğrusu. Sonrası, araştırmak, okumak, biriktirmek, üslup geliştirmek ve ciddi anlamda çalışmaktır. Yaşanmışlığın, gerçekliğin sanatçı üzerinde bir etkisi yoksa seçtiği tema da boşluktadır bence. 60 yıldır İstanbul'da yaşıyorum. Bu şehri bir görüntü olarak görmüyorum; kültürünü, tarihini, yaşamımla bütünleştirip içselleştirdikten sonra İstanbul resimleri yapmaya başladım. Çünkü böyle olunca hem o resimler benim üslubum içinde bir anlam taşımaya başlıyor hem de beğeni toplamaya başlıyor. Geçenlerde bir diş doktoru arkadaşım muayenehanesinde resimlerimin olduğunu söyledi, 'Hocam resimlerinizi anlayan da seviyor anlamayan da' dedi. Bu benim için önemli bir sözdü. Çünkü önemli olan bir insanın içine seslenebilmek, seyirciyle duygusal, estetik anlamda bir iletişim kurmaktır."

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.