Pazar 25.08.2019
Son Güncelleme: Pazar 25.08.2019

Selin Şahin: Engelliler daha çok hayata karışırsa düzen değişir

Üç yaşında bir trafik kazası sonucu omurilik felci geçiriyor Selin Şahin. Fakat hayata sırtını dönmeyip basketbol oynamaya başlıyor. Şimdi ise, İtalya’nın Reggio Calabria takımına transfer olarak yurt dışında oynayacak ilk engelli basketbol oyuncumuz olmaya hazırlanıyor. Kendisiyle bir araya geldik ve ilham verici öyküsünü konuştuk

Gözlerinin içi gülen, pozitif birisi Selin Şahin. Onunla buluştuğumuz ilk an bu güzel enerjisi bize de geçiyor. Ki görüşme sebebimiz daha bir güzel zaten... 1907 Fenerbahçe Engelli Yıldızlar Basketbol Takımı'nda oynayan 26 yaşındaki Selin Şahin'in İtalya'nın Reggio Calabria ekibine transfer olması üzerine bir aradayız... Çünkü Şahin, bu transferle birlikte yurt dışında forma giyecek ilk engelli kadın basketbolcumuz olma ünvanını da sırtına geçiriyor. Yani sorumluluğu az buz değil... Milli sporcumuzla ilham verici hikayesini konuştuk. "En büyük hayalim yurt dışında oynamaktı" diyen Şahin tüm engelli bireyler için de bir rol model olabileceğinin farkında...


- Daha önce birkaç kez en büyük hayalinizin yurt dışında oynamak olduğunu söylemişsiniz, şimdi bu hayal gerçekleşti. Nasıl hissediyorsunuz?
- Mutluyum ama bir yandan tedirginliklerim de yok değil. Öncelikle ne olursa olsun orada yabancı olacağım. Bir de dil problemim var, henüz İtalyanca öğrenmeye başlayamadım, orada kursa gideceğim. Zaten en sıkıntılı durum İtalyanların İngilizce konuşmaya çok yanaşmaması... (gülüyor)


- İtalya'ya transfer süreciniz tam olarak nasıl gerçekleşti?
- Bu sene Avrupa şampiyonası Hollanda'daydı. Şampiyonadan döndüğümüzde de İtalya'dan bu teklifi aldım. Aslında birkaç takımla daha görüşmüştüm. Ama onler ciddi değillerdi ve bu teklifi hemen kabul ettim.
- O halde biraz daha geriye gidelim. Kaç yıldır basketbol oynuyorsunuz?
- Sekiz yıldır oynuyorum, 18 yaşımda başladım. O zamana kadar doğrusu engelli sporuna hiç ilgim olmadı. Aksine tamamen engelli camiasından kaçınıyordum. Liseye ilk başladığım sene ise beden eğitimi öğretmenim bir branşa yönelmem konusunda çok destekledi beni. Ben istemedim ilk başlarda. Daha sonraları tesadüf eseri Beşiktaş'la tanıştım ve denemek istedim.


- Beşiktaş'tan sonra serüven nasıl ilerledi?
- Kendimi yetiştirebileceğim bir alt lige gitmek istedim ve Engelli Yıldızlar Takımı'na transfer oldum. Takım birinci ligde mücadele ediyordu sonra süper lige çıktık. Bu sene de Fenerbahçe altyapısına girdik ve ilk senemizde de şampiyon olduk.
- Peki, engelinize sebep olan kaza nasıl oldu?
- Üç yaşımdaydım. Tabii o anı tüm hatlarıyla hatırlamam mümkün değil. Bulanık bir sahne, hayal meyal canlanıyor zihnimde. Biraz da sonradan bana anlatılanlarla biliyorum haliyle. Evimizin önünde kuzenimle oyun oynuyorduk. Küçük bir bahçe vardı. O esnada sebze-meyve taşıyan kamyonetlerden biri geçiyordu ve o kamyonetin kasasının bana çarpması sonucu omurilik felci oldum.


- Sonrasında karşılaştığınız en büyük zorluklar neler oldu? - Tabii ki önyargılar. Mesela ben okula tek başıma gidiyorum. Başakşehir'den Avcılar'a bir saatte falan gidiyorum. Gidene kadar birkaç aktarma yapabiliyorum. Antrenmanlara kendim gidip gelebiliyorum. Ama insanlar hep "Engelli ya, dur bir yardım edelim" diye düşünüyorlar. İstemediğimi söylediğim halde arkama geçip zorla tutup sürmeye çalışanlar falan oluyor.
- Son yıllarda engellilere olan bakış açısında bir değişim var mı sizce?
- Sokaktaki fiziksel şartlar hâlâ çok uygun değil bizler için ama bazı gelişmeler de var. Bunun haricinde son yıllarda engellilere bakış açısının da değiştiğini düşünüyorum. Bu konuda biraz da biz engellilere biraz sorumluluk düşüyor. Engelliler daha çok hayata karışırsa düzen değişir.Kısacası toplumsal hayata katılmak hem engelli bireyler hem de engeli olmayan insanlar için fazlasıyla gerekli bir durum.

Hukuk okumak isterdim
- Basketbol oynamasaydınız ne okumak ne yapmak isterdiniz?
- Basketbol oynamaya başladığım dönem tam olarak bu soruların cevabını arıyordum. Ama sonra bir anda hayatımın merkezine basketbolu aldım. Ders çalışmayı ve dershaneye gitmeyi bıraktım. Üniversiteyi de bir sene erteledim. Hoş, bu süre bir değil dört sene oldu. Basketbol hayatımda olmasaydı hukuk okumak isterdim. Ama şimdi İstanbul Üniversitesinde Spor Yöneticiliği okuyorum. Sponsor bulmakta sıkıntı çekiyoruz


- Türkiye'de engelli bir sporcunun karşılaştığı en büyük güçlükler neler?
- Kullandığımız materyallerin ülkemizde üretimi yok. Bu sebeple yurt dışından getirmek zorundayız bunun için ciddi sponsor destekleri gerekiyor. Sponsor bulmakta sıkıntı çekiyoruz. Büyük takımlarda da forma giydim ancak bu takımlarda da eğer sponsor bulamıyorsak kendimiz karşılamak zorunda kalıyoruz ekipman giderlerini. Çünkü bu materyallerin kişiye özel ölçülerde üretilmesi gerekiyor o yüzden dünyanın hiçbir yerinde kulüp bu materyalleri temin etmiyor.

- Diğer engelli bireyler için sizin gibi rol modellere de ihtiyaç var değil mi?
- Tabii... Önce devlet tanıyor bizleri zaten. Bir spor branşında başarılı olduğumuz zaman işte örneğin "Avrupa'ya çıkmış ilk engelli kadın sporcu" olup o engelli sıfatının önüne başka bir şey eklemiş oluyorsunuz. Algıları kırmak adına da bu sıfatları çoğaltmamız gerekiyor.


Hayalim farklı ülkelerde de oynamak
- İtalya'yı tercih etmenizin özel olarak bir sebebi var mı?
- Reggio Calabria, iyi bir takım. Hem milli takımdan hem de maçlardan antrenörlerini de tanıyorum. Böyle bir teklif gelince de değerlendirdim. Birkaç gün içinde gerçekleşti her şey zaten. İtalya'ya gittim, bulunduğu şehri görmek ve tanımak için. Sözleşmeyi imzalayıp geri geldim. - Peki, bundan sonrası için ne gibi hayalleriniz var? - Türkiye'de hep büyük kulüplerde, süper ligde oynadım. İtalya'da gideceğim kulüp B grubunda mücadele ediyor. Bu sene birlikte A grubuna çıkmaya çalışacağız. Sonrasında Avrupa'da farklı bir ülkede daha iyi bir takımda oynamak istiyorum. Evet, bu sene İtalya'ya gidiyorum, farklı bir macera ama sonrasında da farklı yerleri görmek ve kesinlikle deneyimlemek istiyorum.

Ailem en büyük destekçim
- Basketbol oynamak istediğinizi ailenize ilk söylediğinizde tepkileri ne oldu? - Onlar bunun bir hobi olduğunu düşündüler başta ve desteklediler. Ki ben de hobi olarak başlamıştım zaten. - Şimdi aileniz ne düşünüyor? İtalya'da tek yaşayacaksınız sonuçta değil mi? - Evet. Burada 26 yıldır ailemle yaşıyorum. Fenerbahçe'de oynarken ya da milli takım formasıyla da yanımda ailem olmadan Avrupa'ya maçlara gidiyordum. Tabii bu ayrılıklar en fazla 10 günlük oluyordu. Şimdi ilk kez ailemden uzakta yaşayacağım. Doğrusu ben onların ilk başta bu transfere çok olumlu yaklaşacaklarını düşünmüyordum. Ama tak aksine benden daha fazla istekli oldular. Ciddi anlamda bu yolda en büyük destekçim ailem oldu diyebilirim.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.