Giriş Tarihi: 27.10.2019

Kalbiniz Porto’da kalacak

Portekiz’in tarih ve huzur adresi Porto, dünyanın ruh okşayan şehirlerinden biri. Gördüğünüz her şeyi, hissettiğiniz her duyguyu zamanın yoğun akışından kurtarıp dondurmak, sonsuza kadar muhafaza etmek istiyorsunuz

Bazı ülkeler, şehirler ruhu; kumaşı huzurdan biçilmiş, incecik, saydam bir tülle sarıp sarmalar... Portekiz böyle bir ülke. Bir ülke düşünün ki, akla önce geleneksel müziği Fado gelsin. Tatlı bir varoluş hüznünü, yaşama hazzıyla birleştiren bir müzik... Ve sanki bu ülkedeki sakin ve huzurlu hayat bu müzik eşliğinde gelişiyor. Avrupa'nın en batı ucunda, komşu yönünden biraz fakir ama arkasına dev bir okyanusu almış bir ülke... İşte Portekiz, kuzey ve doğusunda İspanya'yı kendine komşu edinmiş, doğu ve güneyini ise Atlas Okyanusu'nun sonsuzluğuna açılmış. Tarihini, 15. ve 16. yüzyıldan bu yana Brezilya'dan Filipinler'e uzanan Portekiz İmparatorluğu döneminde; surlarla dolu köylerde, Roma yollarında, Ortaçağ kiliselerinde, antik malikanelerden ve kalelerden kalan her bir taştan tek tek inşa etmiş. Atlas'ın deli dalgalarıyla, derin mavisinin yanında bulunan kıyı şeridi, deniz ve balıkçılık efsaneleriyle zenginleşmiş. Dev dalgalarından arkasından ağıtlar yakmış kadınlar, sonsuzluğa yolladıkları sevgililerinin sessiz dönüşünü beklerken bu kıyılarda... "Kabil olsa da zamanı durdurabilsek, gördüğümüz manzaraları oracıkta dondurup sonsuza dek muhafaza edebilsek" diye iç geçiriyor insan burada. Işıklı köprüleri adeta pırlantalı gerdanlıklar gibi sıra sıra dizilmiş Duoro nehrinin üzerinde birer birer... Gaia kıyısından kalkan teknelerle nehirde süzülüp, köprülerin altından geçerken, Rabelo tekneleri, Ribeira evlerinin balkonları, çinili duvarları, sıra sıra geçtiğiniz köprülerle kendini anlatır Porto! O an zamanı durdurmak istersiniz, bu manzarayı derin derin içinize çekebilmek için... YAĞMUR VE GÜNEŞ
Porto, Portekiz'in kuzey doğusunda, bol yokuşlu, bol çinili, nehir ile okyanusun kucaklaşmasıyla çeşit çeşit hava değişimleri yaşayan, ayak bastığınız andan itibaren sizi sıcacık saran bir şehir. Nemin çok yüksek olmasından dolayı, özellikle kış mevsimlerinde sık yağmur yağsa da, hemen arkasından çıkan güneş size gökkuşağı ile hoş geldin der. Lizbon kadar her evde çini olmasa da, hemen her kilise mavili çinileriyle göz kamaştırır. Porto'ya geldiğinizde ayağınızda rahat bir ayakkabı olmasına özellikle dikkat edin, çünkü inişli çıkışlar yollar, hem kondisyon hem de rahatlık gerektirir. Sanki her ev nehir manzaralı olsun istercesine, tepelere tepelere kurmuşlar yaşamı Portolular.

ÇİNİ HER YERDE
Portolular, kendilerini Portekiz'den biraz ayrı görür ve derler ki: "Porto bir ulustur!". Siz İspanyolca konuşursanız anlayıp cevap verebilirler ama konuşma dili Portekizce ve kulağınıza İspanyolcaya değil Rusçaya daha yakın gelir. Her şehir gibi, Porto'nun bölgeleri olsa da, gezip görülecek yerler, 4. yüzyıldan bu yana ayakta kalmış yapılarıyla, 1996 yılında UNESCO koruması altına alınmış, tarihi Porto içinde. Hemen her köşe başında mavi çinili duvarlarıyla bir kilise çıkar karşınıza. Mahalle araları dar sokaklar, balkonlarından çamaşır sarkan, çinili, dantel perdeli evler ile bu şehri sevip sevmemek arasında kararsızlık sunar size... Ribeiro sahilindeki evleri ise, Gaia kıyısından bakıldığında, yan yana dizilmiş renkli kibrit kutuları gibidir. Bu sahil, kafe ve restoranları ile yerli yabancı herkesin özellikle de gün batımı saatlerinde oldukça tercih edilir. Birçok köprüsünün içinde en meşhuru ise Louis I Köprüsü. Köprüyle Ribeiro kıyısından Gaia kıyısına geçerken alt ya da üst katından yürüyerek, Duoro nehrinin, Rabelo teknelerinin ve Porto evlerinin belki de en güzel gözüktüğü yerden geçersiniz. GÜNÜN SONUNDA
Çinili yapılar içinde belki en müthişi, dünyadaki en güzel tren istasyonlarından biri olan Sao Bento Tren İstasyonu. Çini işçiliğinin ihtişamını göreceğiniz bir diğer yapı ise Sao Francisco Kilisesi. Se Katedrali, Palacio da Bolsa (Bolsa Sarayı) ve özellikle Arap Odası, Müzik Evi (Casa de Musica), Alios Meydanı, Crystal Palace bahçeleri Porto'da diğer görülecek yerlerden. Torre dos Clerigos, 76 metrelik Porto'nun en uzun kulesi. 240 basamak çıkmayı göze aldığınızda şehrin tüm manzarası gözler önüne seriliyor. Günü sonlandırmak için en güzel yerlerden biri de nehrin okyanusla birleştiği Foz sahili. Sahil boyunca dizilmiş kafelerde oturup, okyanusun dev dalgalarını günbatımında seyretmelisiniz.


YAPMADAN DÖNMEYİN
Porto yürüyüş turu alın. Rehber eşliğinde gezmeniz sizi daha az yorar.
Duoro nehrinde tekne turu yapın.
Blue Bus, Yellow Bus gibi şehir turu otobüsleri alın. Böylece ulaşım için bir daha ekstra para ödemeden, görülecek yerlerin tamamına gidebilirsiniz. İstediğiniz yerde inip, bir sonraki otobüse binerek yorulmadan tüm şehri gezersiniz.
Gaia şarap mahzenlerini ve eşsiz Ribeioro manzarasını farklı bir açıdan seyretmek isterseniz teleferiğe binin.
Matosinhos sahilinde deniz mahsülleri yiyin.
Dünyada sadece burada olan meşhur tostu Francesinha'yı deneyin.
Yine meşhur kılıç balığını deneyin. Bacalhau adıyla sunulan yemeği bir kere denemenizde fayda var.
Her yerde türlü şekillerde karşınıza çıkan sardalye balığı konservesi alın.
El boyaması seramiklerden ufak da olsa evinize bir hatıra götürün.
Foz sahillerinde okyanusu seyredin.
Fado dinleyin.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.