Pazar 13.09.2020
Son Güncelleme: Pazar 13.09.2020

Tokyo yolunda iki kelebek

Türkiye’yi Tokyo Olimpiyatları’nda temsil edecek iki milli yüzücümüz Nida Eliz Üstündağ ve Ekaterina Avramova’dan birbirleri ile söyleşi yapmalarını istedik. Ortaya keyifle okuyacağınız samimi bir sohbet çıktı

Onlar, Türkiye'yi Tokyo Olimpiyatları'nda temsil etmek için her gün ortalama beş saat kulaç atan iki milli yüzücümüz... Biri Çanakkale'de doğdu, diğeri Sofya'da ama yüzme tutkuları onları bir araya getirdi. İçtikleri su ayrı gitmeyen iki milli sporcunun arasına ise koronavirüs girdi. Olimpiyat hazırlıklarını ayrı ayrı sürdürmek zorunda kalan bu muhteşem ikiliyi bir araya getirmek mümkün olmadı ve biz de iki dosttan birbirleriyle röportaj yapmalarını istedik.
EKATERİNE SORDU, NİDA YANITLADI
ABD'YE GİTSEYDİM ŞU ANKİ NİDA OLAMAZDIM

- Baban seni voleybolcu yapmak istiyordu, onu dinleyip voleybolu tercih etseydin, bugün hayatında ne gibi farklılıklar olurdu?
- Voleybolcu olsaydım 20 yaşımda olimpiyatta ülkemizi temsil etmemiş olurdum muhtemelen. Kardeşimden ve babamdan ötürü voleybol antrenmanlarını biliyorum, bizimki daha zorlayıcı desem yanlış olmaz fakat bir pişmanlığım yok. Sonuna kadar değdiğine ve değeceğine inanıyorum.

- Rio Olimpiyatlarında odamıza hırsız girmişti. "Bir daha Brezilya'ya gelmem" dedin mi? Neler hissettin?
- Kötü bir anı evet, kabul etmekte fayda var. Bir gece kapımız kırık uyuduk ve korktum. Koca olimpiyat köyünde bizim odamıza hırsız girmişti ama neyse ki yarışlarımız bitmişti ve biz odada değilken bu olay yaşandı. Hem şanssız hem şanslıydık. İleride de bol bol anlatacağım bir anı oldu.
- 17 yaşındayken katıldığın bir milli takım kampı sonunda yüzmenin efsanesi Michael Phelps'in antrenörü Bob Bowman, Yüzme Federasyonu için çalışırken seni de ABD'ye götürmek istemişti. Neden gitmedin, pişman mısın?
- Liseye ilk başlarken Ankara Atatürk Lisesi'nde okumayı gerçekten çok istemiştim. Ailemden de uzak kalmayı pek istemedim, bağlarımızın oldukça kuvvetli olduğunu söyleyebilirim. Gitsem hayatım muhakkak ki şu andan farklı olurdu ama şu an burada konuşan bu Nida Eliz Üstündağ da olamazdım.
- Telefonun çaldı, açtın. Bir ses "Bavulunu topla, Rio'ya gidiyorsun" dedi. Ağzından ilk hangi kelime çıktı, ilk kimi aradın?
- "Neee gerçekten mi? Gidiyor muyum yani?" diye haykırmıştım. O sırada kamp yapıyordum ve tek başımaydım. Önce ilk gördüğüm kişinin boynuna sarılmak istedim ama kimse yoktu. Ailemi aradım. Sonra da antrenörümü...


SPORCU REKABETÇİ OLMALI
- Bir psikolog gözüyle sence Türk sporcularının psikolojik olarak ne gibi eksiklikleri var?
- Hemen yılıp pes etmeye yatkın çok fazla sporcu var. Daha rekabetçi, tuttuğunu koparan bir mentalitede olmamız gerekiyor. Bir de insanımız çok fazla hayal kurmuyor. Hayal kurmak bedava ve aşırı keyif verici bir şey.
NİDA SORDU, EKATERİNA YANITLADI
NAİM SÜLEYMANOĞLU İYİ KALPLİ BİR SAVAŞÇIYDI

- Sofya'da doğdun, orada büyüdün ama artık Londra ve İstanbul'da yaşıyorsun. Ekaterina kendini nerede daha mutlu hissediyor? - Kendimi uluslararası bir kişi yani dünya vatandaşı olarak görüyorum. Ama elbette en mutlu olduğum yer ailemin yanı! Londra'yı evim gibi hissediyorum ama seyahat etmeyi seviyorum. Yeni ülke ve şehirleri keşfetmek her zaman çok eğlenceli.
- Yılın yarısını Londra'da geçiriyorsun. Buna rağmen neden İngiltere'yi değil de Türkiye'yi seçtin? Ülkenden çok tepki aldın mı?
- Yüzmek için Türkiye'yi seçmem şimdiye kadar verdiğim en iyi kararlardan biri olduğuna inanıyorum! Türk Hükümetinden, federasyondan ve kulübümden aldığım yardım olmasaydı, kariyerime asla devam edemezdim!
- Senin için Naim Süleymanoğlu ne ifade eder?
- Naim bir efsane... O harika bir insan, harika bir halterci, iyi kalpli ve savaşçı bir sporcuydu. Dünya onu kesinlikle özleyecek!


İSTANBUL BENİM İÇİN ÖZEL
- Londra ile İstanbul'u karşılaştırır mısın?
- Her ikisi de çok büyük ve uluslararası üne sahip şehirler. Londra'da yaşamayı seviyorum ama aynı zamanda yemekleri, dost canlısı insanları ve tabii ki büyük mavi denizi ile İstanbul'un yeri benim için çok özel...
- Dünya vatandaşı olarak farklı ülkelerdeki sporcu ve antrenörlerle çalıştın. Türk sporcu ve antrenörleri nasıl değerlendiriyorsun?
- Türkiye'de yüzme branşı 2014 yılında katıldığımdan beri çok yol katetti. Yüzmenin geleceği için yatırım yapıyor, araştırıyor ve çok çalışıyorlar. Avrupa ve Dünya şampiyonalarında final yüzen, madalya alan sporcularımız var. Çok yetenekli birçok genç sporcumuz bulunuyor ve doğru yönetim altında Türkiye'nin yüzme dünyasında daha uzun yıllar başarıya ulaşacağına eminim.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.