Selam olsun sana Kaptan June
Bir ömür nasıl yaşanır? June Haimoff, namı diğer Kaptan June ilham veren hayat hikayesiyle bu soruya cevap veriyor. Jet sosyetenin içine doğan ama görkemi, lüksü terk edip sadeliği seçen; doğa, çevre ama özellikle caretta carettalar uğruna verdiği mücadeleyle anıtlaşan 100 yıllık bir ömürle...
Babam dediği insan namlı bir petrol mühendisi. Dünyayı dolaşıyor. Bunun için 1922'de Londra'nın doğusundaki Essex'te doğan Haimoff'un çocukluğu Uganda, İran, Irak gibi ülkelerde geçiyor. Uganda dilini öğrenmesi, Afrika dansını bilmesi bu yüzden. Gençliğinde opera şarkıcısı olmak istiyor. Müzik, dans ve bale eğitimi veren okula gidiyor. Resimle ilgileniyor. Yani Haimoff maddi, manevi ve kültürel olarak zengin denilebilecek bir hayat sürüyor. İki defa evleniyor. İkinci kocası da epey zengin bir zat. Londra'da sonra da İsviçre Gstaad'da yaşıyorlar. Komşuları Roger Moore, Julie Andrews, Elizabeth Taylor ve Richard Burton gibi isimler. Hatta kızı Taylor'ın kızlarıyla aynı okula gidiyor, arkadaş oluyor. Hani 'jet sosyete' diye tabir edilen kaymak tabakanın içinde June Haimoff.
HAYRAN KALDIM
Fakat hayat başka türlü akıyor June Haimoff için. Çetin Altan anlatımıyla "Bir zamanlar uluslararası jet sosyetenin güzelliği dillere destan unutulmaz kadını; ünlü Rus bas-baritonu Chalipine'in ressam oğlunun portresini yaptığı güzelim June. Özel yatını kendisi kullandığı için de adı Kaptan June'a çıkmış. Ve bir gün sıkılıvermiş aşırı zengin kocalarından da, boğazına kadar içinde yaşadığı pırlantalı şampanyalı dünyalardan da... Ve yatıyla çekip ıssız İztuzu Plajları'na gelmiş..."
Aslında önce Marmaris'e, Marmaris ile Dalyan arasındaki Ekincik Koyu'na geliyor. Buradaki doğaya hayran kalıyor. Yazlarını Türkiye'de kışlarını ise İngiltere'de geçirmeye başlıyor. Türkiye'de olduğu zamanlarda tanıştığı bir rehber Haimoff'a' "Gel Dalyan'da İztuzu Plajı'nda bir kulübe var orada yaşa" diyor. Bu plajı görünce kararını veriyor ve buraya yerleşiyor. İşte caretta carettalarla da burada tanışıyor: "Kıyıdaki barakamda yaşarken, sahile yumurtlayan caretta carettaları tanıdım, hayran oldum. Bu hayvanın dünya üzerinde çok az kaldığını öğrenince, onlara yardım etme ihtiyacı hissettim."
O yıllarda İztuzu Sahili'nde otel yapılmak isteniyor. Haimoff, bunu engellemek için çeşitli eylemler düzenliyor. İmza kampanyası başlatıyor, Brigitte Bardot, Greenpeace gibi birçok kişi ve kuruma mektup yazıyor. Yolladığı mektuplar ses getiriyor. Ki o yıllarda çevre, değil Türkiye'de dünyada da şimdiki gibi önemsenmiyor. Ama Haimoff inatçı. Ankara'da dönemin başbakanı Turgut Özal ile görüşüyor. İztuzu Sahili'nde otel yapılması önlediği gibi Özel Çevre Koruma Kurumu'nun kurulmasında önemli rol oynuyor. Böylece çok sevdiği caretta carettaların yaşam alanını korumayı başarıyor.
Lüks bir hayatın içinden gelen bu doğa ve çevre aşığı kadını zaman içerisinde Dalyanlılar da çok seviyor. Ona büyük bir saygı ve sevgi besliyorlar, ki bu karşılıklı. Haimoff "Buradaki sıcaklık hiçbir ülkede yok. İnsanlar birbirlerini çok seviyorlar. Aile bağları çok kuvvetli" diyerek Dalyanlıları ailesi gibi gördüğünü anlatıyor. Zaten etraftan çocuklar da ona "Anne" diye hitap ediyor. Dalyan'ın simge isimlerinden biri haline geliyor. 2009'da Türk vatandaşı oluyor. Nüfus cüzdanını büyük bir gururla gösterip fotoğraf çektirirken "Burada çok mutlu olduğum için Türk vatandaşlığına geçtim" diyor.
DALYANLILAR AİLESİ OLDU
Ama aklı hep kaplumbağalarda. "Yaşadığım süre boyunca onları korumak için çalışacağım" diyerek 2011'de, deniz kaplumbağasının habitatını korumak için Kaptan June Deniz Kaplumbağalarını Koruma Vakfı'nı kuruyor. Onun çevre, doğa ama caretta carettalar olan adanmışlığı tüm dünyada ses getiriyor. 2011'de İngiltere Kraliyet Ailesi'nce 'Kraliyet Nişanı veriliyor. Onur duyuyor tabii Haimoff. Ama "İngiltere Kraliyet Ailesi'nden böyle bir unvanı almaktan ve bunu Dalyan'da sevenlerimle paylaşmaktan son derece mutluyum. Bu benim için çok büyük bir şeref, bu şerefi benimle paylaştığınız için teşekkür ederim" diyerek bu önemli nişanı alırken Dalyanlılar'ı, yani ailesini anmayı da unutmuyor.
Hakkında belgeseller çekilen, yazdığı kitaplarla dünyaya mücadelesini anlatan Kaptan June, geçtiğimiz günlerde 100 yaşında vefat etti. Arkasında ilham veren bir hayat hikayesiyle. Yaşarken arkadaşı Abidin Kurt'a "Öldüğümde beni Kaya Mezarları'nın altında bulunan Çandır Mezarlığı'na İslami usullere göre gömün" dediği için son yolculuğunda bu isteği yerine getiriliyor. Naaşı, Dalyan Merkez Camisi'nde İslami usullere göre düzenlenen cenaze töreninden sonra Dalyan Kanalı'ndan geçirilip, Çandır Köyü'ne defnediliyor.
EN SON HABERLER
- 1 Ülkeler, TikTok’a karşı harekete geçti
- 2 Hep mutlu olmak zorunda değiliz
- 3 Sevgiliye ulaşmak için ses ve söze ihtiyaç var
- 4 Bu okullarda anne-baba adayları eğitiliyor
- 5 Boğaz’da kürek keyfi kabus olmasın
- 6 Aykırı bir ikon
- 7 Evde akıllı cihazlara yer açın güvenliği de ihmal etmeyin
- 8 Kuruluş Osman’ın Ulcay’ı Ümit Kantarcılar’dan samimi açıklamalar! “Dizi ve sinema sektöründeki başarımız tesadüf değil”
- 9 Dünya çatışıyor ABD kazanıyor
- 10 Türklerin Lahey’deki hayatı: Gurbet, gözyaşı ve umut