Tokat’ta gastronomi zamanı

Tokat'ta dört gün sürecek gastronomi festivali, içeriği ve üzerine yüklenen anlam ile dikkat çekiyor. Bu festivalde konuşulacak olan şey ürün, vurgulanacak şey yerli tohumun önemi ve tüm bunların tarladan sofraya kadar olan hikayesi. Bir diğer fark yaratan şey ise halihazırda üretim yapılan bir tarlanın ortasına yapılan ve bundan sonra da Tokat'a gelecek olan turistlere hizmet verecek olan bir sosyal tesis yapılması. Etrafındaki şehirlerden farklı olarak yağış geçişine izin veren bir rakıma sahip Tokat'ın son derece ılıman bir iklimi var. Kuzeyi Karadeniz'in, güneyi ise Anadolu'nun tüm bitki çeşitlerine sahip. Ovaları Kelkit, Kazova ve Artova'yı heybetli Yeşilırmak'ın üç ayrı kolu suluyor. Hal böyle olunca da müthiş bir endemik zenginlik ve bunun tarladan sofraya kadar olan lezzet yansıması söz konusu oluyor. Tokat Belediyesi; bazen deniz kenarı, bazen parklar veya mesire yerleri olmak üzere belediyeler tarafından yapılan sosyal tesislere Türkiye'de farklı bir boyut getirerek şimdiye kadar yapılmamışı yapıyor ve tarlanın içerisine bir sosyal tesis kuruyor. Burada amaç sadece yiyip içip hoşça vakit geçirmekten çok daha ulvi: Belki de çoğumuzun uzun zamandır toprakla kopan bağını yeniden inşa etmeye, yüzümüzü doğaya döndürmeye vesile olacak bir ortam yaratmak ve çocuklarımızı doğayla bütünleştirmek.

TARİHİN GENİŞ NOKTASI
Tokat tarihin her döneminde siyasi, ticari ve kültürel yönden köklü ve etkin medeniyetlerin geliştiği bir şehir olmuştur. Doğuda Çin'den başlayıp Tebriz üzerinden gelen güzergâh ile batıda İpek Yolu'nun en önemli durağı İstanbul'a, İstanbul'dan başlayıp güneyde Bağdat, Şam, Yemen ve Hindistan'a, Anadolu'nun güney şehirlerinden başlayıp kuzeyde Karadeniz limanları üzerinden Rusya ve Kafkasya'ya uzanan yolların kavşak noktasındadır. Bu konumundan dolayı tarih boyunca ekonomik, kültürel ve ilmî açıdan Anadolu'daki önemli yerleşim merkezlerinden birisi olmuştur.
ASMA YAPRAĞIYLA GELENEKSEL YEMEKLER
Tokat, hem Karadeniz hem de İç Anadolu kültürünün etkisi altında, tarihte pek çok medeniyete de ev sahipliği yapmış bir şehir. Dolayısıyla mutfak kültürü de bu güçlü birikimden fazlasıyla etkilenmiş. Kuru bakliyatlardan unlu mamul ve sebze-meyveye kadar her çeşit ürünün yetiştirildiği Tokat'ın bilinen en meşhur lezzetlerinden coğrafi işaret tescilli Tokat Erbaa Narince bağ yaprağı, bölgede yaygın olarak değişik şekillerde kullanılır. Bu kullanım alanlarından en yaygın olanı halk arasında dolma doldurma olarak adlandırılan yaprak sarmalardır.

Dolma doldurma işlemleri sadece yemek yeme ihtiyacını gidermek için kullanılmaz. Bu lezzetler birlik ve beraberliğin, imece usulünün en önemli yapı taşları arasındadır. Özellikle kışlık hazırlıklar gerçekleştirilirken 10-15'ten fazla kadın bir araya gelerek dolma yapar. Kim dolma dolduracaksa bütün kadınlar birleşerek ona yardım eder. Dolmanın birleştirici unsuru sadece kışlık hazırlıklarda değil düğün, nişan ve bayram gibi özel günlerde de kendini gösterir.

KADINLAR MANİ SÖYLER
Dolma doldurma geleneğinin önemli bir parçası da 'bat' yemeğidir. Bat, Tokat yemek kültürü içerisinde oldukça önemli yere sahiptir. Dolma doldurma işlemi sonrasında 'dolma içi' eğer yenmeyecekse genel olarak bat yapılarak tüketilir. Bat, tıpkı dolma ve sarma gibi imece usulü yapılan besin değeri yüksek, geleneksel halk mutfağında özgün kimliğe sahip bir lezzettir. Yemek çeşitliliğindeki önemi bir yana kültürel anlamda da ayrı bir değer taşır. Çünkü bat tüketilirken kadınlar yine bir arada maniler söyler.
SALAMURA ASMAYLA ETLİ DOLMA
Çok küçük boyda sarılması ve içine bulgur konması bu yörenin etli dolmasının belirgin özelliklerindendir. Salamura asma yaprağıyla yapılır, yaprakların tuzu sıcak suda yıkanarak çıkarılır. İç harcı için kıymaya ince doğranmış soğan, tuz, karabiber, maydanoz, salça, ince doğranmış domates ve ince bulgur katılıp iyice yoğrulur. Asma yapraklarına yaklaşık 1-1,5 santim kareler şeklinde sarılır. Tencerenin dibine yaprak yayılır ve üzerine dolmalar yerleştirilir.