Pazar 25.10.2009
Son Güncelleme: Cumartesi 24.10.2009

Avrupa'nın önyargılarını yıkan kültür çıkarması

Berlin'de 2004'te yapılan Şimdi Now festivaliyle başlayan, daha sonra sırayla Hollanda, Fransa ve Avusturya'daki etkinliklerle süren Türk sanatını dünyaya tanıtma çalışmaları, ülkemizle ilgili önyargıları da yıkıyor. Sırada İsveç ve Finlandiya var

İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) deyince aklımıza hemen İstanbul Film Festivali, Müzik Festivali, Caz Festivali, Bienal, Filmekimi gibi etkinlikler geliyor. Vakıf, bu festivaller aracılığıyla Türk sanatseverleri her dalda dünyanın en önemli isimleriyle buluşturuyor, malumunuz. Hatta tüm bunların da katkısıyla Türkiye'deki sanat ortamı son yıllarla iyiden iyiye hareketlendi. Bağımsız sinema, güncel sanat gibi alanların önemi arttı. Ancak vakıf Türkiye'de yaptıklarıyla yetinmiyor. Son yıllarda yurtdışındaki etkinlikleri de gündem yaratıyor. En son Fransa'da yapılan ve büyük ses getiren Türk Mevsimi etkinlikleri ve daha o bitmeden Viyana'daki Spot On: Turkey Now festivali gibi... Türkiye'nin sanat alanındaki farklı renklerini dünyaya göstermek amacıyla yapılan bu etkinlikler ilk olarak Berlin'de, 2004'te yapılan Şimdi Now adlı festivalle başladı. Bunu, 2005'te Stuttgart'taki festival izledi. 2007'de ve 2008'de iş, Hollanda'ya sıçradı, Amsterdam ve Rotterdam'da Turkey Now! adıyla gerçekleştirildi. Bu sene de Fransa ve Avusturya'yı etkisi altına aldı! İKSV bu etkinlikleri tek başına gerçekleştirmiyor. O ülkelerdeki önemli kültür-sanat operatörleriyle işbirliği yapıyorlar. Vakfın Genel Müdürü Görgün Taner, "Türkiye'nin yurtdışında hep bir imaj kaygısı var ya... 'Onlar bizi iyi tanımıyor,' diyoruz ve gerçekten de öyle. İşte bu konuda ne yapmak istiyorsak yapabileceğimiz kanal kültür ve sanat kanalıdır," diyor. Taner'le ve İKSV Yurtdışı Projeler Sorumlusu Deniz Ova'yla bu festivallerin nasıl başladığını, nasıl sürdüğünü ve amaçlarını konuştuk.
- İlk olarak nasıl ortaya çıktı bu yurtdışı festivalleri, onu konuşalım mı?
-
Bu serinin ilki 2004'te Berlin'de yapıldı. Adı Şimdi Now'dı. Sanatçılar arasında Sezen Aksu ve Tarkan da vardı. Bunu Berlin Belediyesi'yle birlikte yaptık.
- Berlin'de yaşayan Türklere yönelik miydi, yoksa Berlinlilere Türkiye'yi tanıtmaya yönelik mi?
-
Bugüne kadar Türkiye yurtdışında bir şey yapıyorsa hep şöyle yapıyordu: Ben giderim, parasını veririm, bir salon tutarım, oraya da buradan konser verecek sanatçıyı ya da bir sergiyi götürürüm... Biz de İKSV olarak şöyle düşündük: Türkiye'den sanatçılar, yurtdışındaki konser salonlarında ya da sergi alanlarında yeterince yer bulamıyorlar ve bulsalar bile bu kültürel bir durum olmaktan çok ticari bir durum olarak ortaya çıkıyor. Ayrıca bu örgütlü bir şekilde olmuyor, olduğu zaman da buna sadece Türk izleyiciler gidiyor. Tabii ki gidecekler ama bir yandan o ülkedeki kültür operatörleri de, Türkiye'nin genç, dinamik nüfusunun neler yaptığını çok iyi bilemiyor. Türkiye'nin son dönemdeki sanat ortamında müthiş bir dinamizm var. Ve bu dinamizm içerisinde yurtdışından sanatçılar buraya gelmeye başladıkça, buradan oraya sanatçıların gitmesiyle ilgili de bir talep doğmaya başladı. Genç tiyatrocular var, mesela şu anda Garajistanbul'un çok önemli bir uluslararası network'ü var, DOT'un da var. Pozitif önemli çalışmalar yaptı... Ve bütün bunların hepsi birleşti. 2002 yılında İngiliz bir ajansın patronu Jasper Parrott'la görüşüyorduk. O, 2003'te, Londra'daki Türkler Sergisi'nin oluşumunda da önemli rol oynamış biri. Konuşurken bir gün bize: "Berlin'de benim birtakım kontaklarım var. Ve bence Berlin Belediyesi de Türkiye'deki sanatçıları böyle bir kültürel atmosferde buluşturmaktan hoşnut kalacaktır, bu temasları geliştirelim," dedi. Biz de buradan yola çıkıp: "Berlin'de Şimdi Now diye bir şey yapalım ama bunu yaparken de önce gidip oradaki kültür kurumlarıyla konuşalım," dedik. Bu kültür kurumlarıyla görüştük, programı onlarla ortak belirledik. Onların beklentisini de göz önünde bulundurduk yani. Diyelim ki Sabahat Akkiraz'ı götüreceksek, onu önce Berlin'de ortaklaşa çalıştığımız sanat kurumları dinledi.
- Hâlâ böyle mi yürüyor sistem?
-
Evet. Önce onları buraya çağırıyoruz, dinliyorlar sanatçıları, sonra diyorlar ki: "Almanya'da bu iyi gider, bunu şöyle bir kültür operatörüyle tanıştırabiliriz..." Biz de onlara kendi önerilerimizi sunuyoruz ve böylece program oluşuyor. Bir zaman sonra bu, üretime de katkı veriyor. Mesela bir dönem yurtdışında bizi temsil eden sanatçılar Türkiye Milli Takımı gibiydi. Mercan Dede, Burhan Öcal, İlhan Erşahin üçlüsünü her yerde görüyorsunuz. Onlar Batılı soundlara yakın oldukları için böyleydi. Bilindikleri için de hep onlar isteniyordu. Ama şimdi böyle değil.
- Berlin'den sonra ne yaptınız?
-
2005'te Stuttgart'ta oldu. Sonra dedik ki bu Almanya'yla sınırlı kalmasın, başka arayışlara da girelim. Şimdi Now'u yapıp da bu duyulduğu zaman, komşu ülkelerdeki kültür operatörleri de bize gelip "Bunu biz nasıl yaparız?" diye sormaya başladılar. Amsterdam'daki festival öyle ortaya çıktı. Sonra belediyeler de işin içine girdi. Mesela orada işbirliği yaptığımız bir kurum, "Biz bu salonda bir performans yapılmasını istiyoruz. Salon, teknik giderleri vs biz karşılıyoruz, siz de şunları karşılarsanız olur," dedi. Böylece Türkiye 'matching funds'larla çalışmaya başladı. Yani bu masrafların bir kısmını Türkiye, bir kısmını da oradaki kültür operatörleri karşılıyor.
- Devamında ne oluyor?
- Deniz Ova:
Mesela Amsterdam ve Rotterdam şehirlerinde ikinci edisyonu yaptık. 2010'da üçüncü Turkey Now festivali yapılacak ama onu artık kendi başlarına yürütecekler. Oradaki Kulsan Vakfı, belediyelerle ve mekânlarla ortak çalışıp, Türkiye'de de farklı kurumlardan destek alıp her sene devam edecek.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.