Pazar 21.02.2010
Son Güncelleme: Cumartesi 20.02.2010

Porno yıldızları gibi oldum

Zerrin Özer 32 kilo verdi, Ah İstanbul şarkısının klibinde jartiyer giydi, göğüslerini küçülttürdü. Kısacası 50'sinde taş gibi oldu. Özer bu değişimin sırlarını anlattı

Zerrin Özer sadece 32 kilo vermemiş, ruhen de yenilenmiş. Hani o gözleri sürekli yaşlı, kronik depresif halinden kurtulmuş. Hayata başka bir pencereden bakıyor. Ruh hali mi onu kilo vermeye itti, yoksa kilo vermek mi onu tazeledi anlayamadım. Ama karşımda harika bir Zerrin Özer var.
- Bir insanı bu denli kilo vermeye iten dönüm noktası ne olabilir çok merak ediyorum?
- Bu, akrep burcuna ait olan bir duygu; dibe vururken çıkmak. Ben hayatım boyunca böyle oldum. Yanlış bir kortizon tedavisi gördüm ve 30 kilo aldım. Artık ağrılarım geçmiyordu ve yüzümde tüylenmeler oluyordu. Öyle vahim haldeydim ki; üç-beş kişinin yardımıyla yürüyebiliyordum, merdiveni bırakın, dümdüz bir yerde bile adım atamıyordum.
- Hayatınızın hangi döneminden bahsediyoruz?
- 10 yıl oluyordur. İlla şu bana ders verdi diyebileceğim bir şey yok ama Ayşe Kulin'in Adı Aylin isimli kitabını okumuştum. Dedim ki; 'Bu kadın bu kadar çok şey başarmışsa, ben de başarabilirim.' O kadar kötü durumdaydım ki; arkadaşlarım beni görüp, 'Biz Zerrin'i kaybettik,' diyorlarmış kendi aralarında. Çok kiloluydum, çok mutsuzdum. Almanya'da, Bremen'de yaşıyorum o zamanlar. Bir gün yalnızım evde, mutfakta bir şey gördüm yerde, eğilip alayım dedim, oturdum kaldım, iki saat insanların eve gelip beni kaldırmasını bekledim. Çünkü oturduğum yerden kalkamayacak haldeydim. Bu beni çok hırslandırdı. Kendi kendime dedim ki; 'Zerrin, böyle olursan kolaya kaçmış olursun, mücadele etmen gerekiyor.'

YAŞAM TARZIMI TAMAMEN DEĞİŞTİRDİM

- Uzun bir mücadele dönemi oldu ama sanırım son bir yıl, bu mücadelenin finalini yapmaya odaklandınız?
- Sporumla, yürüyüşümle, ilaç dozlarını artırarak başarabildim. Ama başarının ilk adımıydı bu. Bir noktadan sonra yürüyemediğim yerlerde yürüyebiliyordum, bir süre sonra oralarda zıplamaya başlayacaktım.
- Ben o dönemi hatırlıyorum. Rahmetli Kerim Tekin'i kaybettiğimiz dönemdi. Talihsizlikleri biraz da sizin çağırdığınızı düşündünüz mü hiç?
- Her şeyi çok arka arkaya yaşadım. Yaşamı ve hayatı öğrenmekle alakalı bir şey bu. Şimdi çok farklı bir pencere ve boyuttan bakıyorum. O zaman derdim ki, 'Çok iyi niyetliyim, neden bu kadar iyi niyetliyken bunları yaşıyorum?' Öyle bir şey var ki; siz elinizde çok şık bir çikolata tabağıyla sunarsanız kendinizi, karşı taraftan size yapılmayacak olumsuz şey yoktur. Sizin müsaadeniz oluyor aslında. İnsan kaderini biraz da kendi belirliyor. Ben rahmetli annem ve Kerim öldüğünde çok ağladım, çok sevdiğim Anuş (Bakış) dedi ki; 'Zerrin, böyle ağlıyorsun birimizden biri de mi gitsin?' Sonra onu da kaybettim. Evrene neyi yollarsanız onun cevabını alıyorsunuz. Artık ben yaşam biçimimi, tarzımı tamamıyla değiştirdim. Artık ne dersem o oluyor, daha olumluyum. Şu anda da moralim çok düzgün değil ama pozitif olmak zorunda. Bir kere zayıf insana tahammülüm yok. Eğer karakterinde bir zayıflık görürsem orada bitiyor. Ölümsüzlüğün haricinde hiçbir şeyin imkânsız olduğuna inanmıyorum hayatta.
- Bu psikoloji ve fiziksel görünüm daha önce yapamadığınız neyi yaptırdı size?
- Jartiyer giydim (gülüyor)! İçimde aslında öyle avam bir ruh varmış ki (gülüyor)! Kendim için yaşıyorum. Ben hep kendim için yaşıyorum düşüncesiyle, başkaları için yaşamışım. Artık insanların benim hakkımdaki düşünceleri hiç umurumda değil. Rahmetli Aysel'im (Aysel Gürel) derdi ki, 'Kimse farkında değil ama tek takipçim sensin.' O da 45 yaşlarına kadar, döpiyesli, kafasında topuzlu bir kadındı, sonradan Aysel oldu. Ben de onu yaşıyorum. Sansürsüz ve limitsizim her konuda; mesleğimle alakalı, hayatımla alakalı... Size çok marjinal gelebilir ama...
- Yooo çok da keyifli geliyor bana...
- Ben sadece içimde ne hissediyorsam onu yaşamak istiyorum.
BOHEMLİĞİ SEVİYORUM
Kendinizi nasıl hayal edemezsiniz?
- Elimde çocuk, tencere başında yemek yaparken hayal edemedim, yakışmıyor da. Bohemliği seviyorum.
- Zerrin Özer aşka âşık bir kadın mı?
- Ben âşık olmayı seviyorum. Şefkatsiz, başım okşanmadan yaşayamam. Susuz kalmak gibi...
- Şimdi âşık mısınız?
- Âşık değilim, olmalıyım ama. Birisi gelsin ve âşık olayım lütfen. Bin kişiyi görüyorsunuz, bir insan sizi etkiliyor.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.