Giriş Tarihi: 21.3.2010

İnsanlar akıllandı, artık organik olana dönüyor

- Siz son zamanlarda bir süredir yurtdışındaydınız. Neler yaptınız?
- Önce tatile gittik ailece. Tatillerimiz genelde uzun olur. Her yıl bir yer belirliyoruz ve en az iki-üç hafta bir ev kiralıyoruz. Bazen üçdört haftalığına dünyanın bambaşka bir yerinde bir yelkenli kiralayabiliyoruz.
- Ne yaptınız bu sefer?
- Bu sefer Hawaii'ye sörf yapmaya gittik.
Sonra geldim, bu kez New York'a gittim. Öğle yemekleri, akşam yemekleri, barlar, ne olup bitiyor, görmek istedim..
- Peki ne oluyor ne bitiyor?
- İnsanlar yavaş yavaş akıllanıyor diye düşünüyorum. Şu açıdan: Gittikçe daha çok yerel ürün kullanmaya başlanıyor dünyada.
Organik ve yerel olana yöneliyorlar. Dünyanın gittiği nokta bu. Kendi etrafındaki üreticilere sahip çıkan restoranlar ve tüketiciler var artık.
İşlem görmüş gıdalardan uzaklaşılıyor.
Konservelerden mesela. Bir de rahatlama var.
O kasık, Michelin yıldızlı, süslü püslü, kasık servis elemanlarının olduğu yerler, garip garip standardizasyonlar, yıldız sistemleri önemini kaybediyor artık. Otellerde ve restoranlarda da.
- Michelin önemini kaybediyor diyebilir miyiz yani?
- Bence Michelin'in içeriği değişmek zorunda olacak ileride. Hatta değişmeye başladı ufak ufak. Michelin de artık ayak uyduruyor çağa. Eskiden hep Batı mutfağı, klasik Fransız mutfağı kökeniyle yapılan yemekler ancak Michelin sistemine uyabiliyordu. Şu kadar koltuktan fazla olamıyordu, örtü böyle olmalı, çatal-bıçak şöyle olmalı, eski tasarım, ağır ağır, oymalı kakmalı restoranlar alıyordu yıldızları. Ama bugün görüyorsunuz ki çok daha çağdaş, basit restoranlara da artık bu yıldızlar verilmeye başlandı.
- O zaman belki Türkiye'nin de yıldız konusunda şansı artabilir.
- Çok önemli mi Türkiye için, bence değil.
Bir rehber iyi bir şey tabii, insanlar yararlanabiliyor. Ama kendi açımdan bakınca, mesela New York'a gittiğim zaman başka yerlerden bilgi alıyorum genelde. İnternetten ve daha gerçekçi yerlerden bilgi almak daha kolay. Bir de mesela İspanya'da iki ayrı Michelin'li restorana gidiyorsunuz, biri şahane diğeri berbat. Çok ufak diye Michelin alamayan başka bir restorana gittim, canavar gibi yemek yapıyordu. O zaman da insanda inandırıcılığını yitiriyor yıldızlar. Zaten çok sıkıcı değil mi aynılaşmak. Hep yerel diyoruz, kendi karakteri diyoruz... Artık önemli olan insanın gittiği otel ya da restoranda kendini iyi hissetmesi. Yıldız filan hikâye. Yani genel olarak doğala, rahatlığa dönüş var. Etiketlerden arınıyoruz.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.