Perşembe 02.08.2012
Son Güncelleme: Perşembe 02.08.2012

Komşu hakkı, kul hakkından sayılır

İslamiyette, komşunun komşu üzerindeki hakkı, annenin evladı üzerindeki hakkı gibidir. Birbirlerini ihmal etmez, zarar veremezler. Birlik ve beraberlik komşu hakkıyla başlar ve kul hakkından sayılır

Aile bireylerinden sonra, insanın en yakın çevresi şüphesiz komşularıdır. Komşularına güven vermeyen kişi kamil bir mümin değildir. "Güzel komşuluk et ki, hakiki mümin olasın" hadis-i şerifi, iyi komşuluğun imanla da ilgisinin olduğunu göstermektedir. Gerçek bir Müslüman komşusuyla iyi geçinen, seven, sevilen, aranan, komşularına güven veren kişidir. Dostlarınızın, sizinle herhangi bir şekilde ilgilisi olan kimselerin, size bir şey ulaştırmak istenip de evinizde bulamadıkları zaman çalacakları ilk kapı komşu kapısıdır. Aile bireyleri hakkında herhangi bir referans söz konusu olduğunda bilgisine müracaat edilecek ilk kişilerden birisi yine komşularımızdır.
YARDIMA KOŞUN

Cenab-ı Hak buyuruyor; "...Anaya, babaya, akrabaya, yetimlere, yoksullara, yakın komşuya, uzak komşuya, yanınızdaki arkadaşa, yolcuya ve size hizmet eden kimselere ihsan ile muamele edin, iyi davranın..." (Nisa 4/36). Komşunun komşu üzerindeki hakkı, annenin evlatları üzerindeki hakkı gibidir. Anne ile evladın birbirlerini nasıl sevip saymaları, haklarına önem verip incitmemeleri gerekiyorsa, komşular da birbirlerini öyle sevip saymalı. Peygamber Efendimiz (s.a.v): "Komşu hakkına dikkat edin! Ben komşu hakkı konusunda Cebrail'den o kadar ısrarla ikaz aldım ki, neredeyse komşunun komşuya mirasçı olacağını dahi zannettim" buyurmuştur. Komşunun miras hakkı gibi hakkı vardır, o da komşuluk hakkıdır. Eğer Müslüman ise sende iki hakkı vardır: Biri komşuluk hakkı, biri de Müslümanlık hakkı. Komşu hakkı, kul hakkından sayıldığından dolayı sahabeler komşuyu kırıp incitmekten hep kaçınmışlardır. Bunun için imkân sahibi komşular, ihtiyaç sahibi komşularının yardımına koşup, dualarını almak için sanki yarışa girmişlerdir. Böylece ülke halkının birlik beraberliğini, önce kendi aralarındaki komşu haklarına dikkat ederek sağlamışlardır. Komşunun komşu üzerindeki hakkı, annenin evladı üzerindeki hakkı gibidir. Birbirlerini ihmal edemezler, zarar ise hiç veremezler.
***
Sütten kesilen çocuğa maaş bağlandı
İşsizlik parası veya doğum yapan kadına maaş bağlanması çağımızda sosyal devlet olmanın bir gereği. Bu tür uygulamalar hem kamu vicdanını rahatlatır, hem de devletin bütçesine halkı ortak konumuna getirir. Hz. Peygamber'in yetiştirdiği ilk kadro bu tür disiplinleri, çağın bütün olumsuzluğuna rağmen hayata geçirirler. Hz. Ömer'in yardımcısı, yol arkadaşı ve eski bir köle olan Eslem anlatır: Gece Hz. Ömer'le beraber Medine sokaklarında dolaşıyorduk. Bir ara bir evden çocuk ağlaması duyduk. Yürüdük. Oradan döndüğümüzde, aynı ağlama sesi devam ediyordu. Hz. Ömer kapıya yanaştı ve elindeki bastonla kapıyı çalıp dışardan seslendi: "Kadın! Evdeki çocuğun ağlaya ağlaya helak olacak. Sustur günahsız çocuğu. Varsa halledemediğin bir problemi bize söyle." Kadın içeriden konuşanın kim olduğunu bilmeden şöyle cevap verir: "Ben farkındayım. Ama ne yapayım? Halife Ömer sütten kesilen çocuklara ancak maaş bağlatıyor. Ben de çocuğuma süt vermiyorum ki, sütten kesilsin. Sütten kesilsin ki, halife ona maaş bağlatsın." Kadının bu sözünü duyan halife başını önüne eğer ve hızla oradan uzaklaşır. Uzaklaşırken de dışardan seslenir: "Kadın sen bu çocuğu ağlatma. Yarın halife bu hatasını mutlaka düzeltecektir. Hadi, çocuğuna süt ver. Şu masumu daha fazla ağlatma...

SÜTTEN KESMEYİN

Eslem diyor ki, mescide hızla yürüyen Hz. Ömer'e yetişmekte zorlanıyordum. Bir ara bana döndü ve şöyle dedi: "Eslem, görüyor musun, ben kaç tane çocuğun aç kalmasına sebep olmuşum ? Ben ne yapacağım bu veballe, bu günahla? Yazıklar olsun bana. Ben helak olmanın kapısına gelmişim de farkında değilim." Sabahleyin Hz. Ömer yazılı emir yayınlar. Der ki; "Bundan sonra doğan her çocuğa sütten kesilmesi beklenmeden maaş bağlanacaktır. Anneler çocuklarını erken sütten keserek zulmetmesinler." (El-Bidaye, VII, 140) Bence Hz. Ömer dönemi doğru etüd edilebilse dünyada uygulanan birçok olumlu yapının benzerinin, bu dönemde de uygulandığını görebiliriz. Evveliyatu Ömer adlı doktora çalışması bunun en güzel örnekleriyle doludur.
***
BÜYÜKLERİN DUALARI
Hz. Amr bin Abdullah'ın duası
Rabbim, dünyada hüzün ve üzüntü var. Ahirette ise hesap ve azap olacak. Hani nerede kurtuluş, hani nerede rahat ve sevinç? Ya Rabbi! İşte sokaklarda dolaşanlar ihtiyaçlarını gidermek için sokaktalar. Ben de sokaktayım, sen beni affedesin diye...Ya Rabbi! İşte ateşe düşme korkusu beni uykusuz bırakıyor. Sen bana mağfiret et.
***
Soru-cevap

1 Hamileyim, oruç tutmak sakınca doğurur mu?
Öncelikle gebeyseniz, bir kadın doktoruna danışmanızda fayda var. Daha doğrusu inancınızı bilen bir doktorun bu konuda beyanat vermesi esastır. Elbette sizin de kararınız ve durumunuz büyük önem taşır.
2 Kadınların başlarının açık olması abdestlerine zarar verir mi?
Müslüman hanımların tesettür, örtünme kurallarına riayet etmeleri farzdır. Ergenlik çağından itibaren Müslüman bayanların namahrem erkeklerin bulunduğu yerlerde ve evlerinden dışarı çıkarken başlarını örtmeleri dini bir gerekliliktir. Ancak bu kurallara riayet etmemek, örneğin başı açık olarak gezmek, abdesti bozmaz. Abdesti bozacak durumlardan biri meydana gelmedikçe almış olduğu abdestle namaz kılabilir.
3 Bazen içimden kötü duygular geçiyor. Bundan sorumlu olur muyum?
Kötü şeyleri düşünmek insanın kalbinde manevi siyah lekeler oluşturur. Bir müddet sonra da insanın içindeki sakınma duygularını yok edebilir. Bu nedenle de kötü duyguları bastırmak en doğru çözümdür. Kendinizi hayırlı ve güzel işlerle meşgul ediniz. Ancak sadece düşünmekle, düşüncenizi eyleme geçirmedikçe günaha girmezsiniz. Ama zıddını yaparsanız, yani iyi işler yapmayı diler de yapamazsanız sevaba girersiniz. Sadece düşünmekle bile sevap kazanırsınız.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.