Perşembe 16.08.2012

Tövbe kapısı hiç kapanmaz

Allah'ın yüce ve sonsuz rahmeti, günahlarımızdan çok daha büyüktür. Yeter ki zaman varken, iş işten geçmeden yüce Rabbin tövbe kapısından geçelim. O kapı hiç kapanmaz. Her daim açıktır

Peygamberimiz hayatında tek bir defa hac yapabilmiştir. Ondan sonra hac yapamadığı için de bu haccına "veda haccı" denilir. İki veya üç kez de umre yaptığı biliniyor. Son veda haccında Arafat Meydanı'ndaki veda hutbesini irad ettikten sonra özel bir dua eder. Ancak bu duasına cevap gelmez. Yaptığı dua şudur: "Ya Rabbi! Ümmetim içinde zalim ve mazlumlar olacak. Eğer zalime yaptığı zulüm karşılığında adalet uygularsan, onların kurtuluş imkanı olmayacaktır. Sen dilersen mazluma uğradığı zulümden dolayı cenneti, zalime de affı vermeye güç yetirirsin." Dua budur. Yalnız Arafat'ta bu duaya Rabbimiz'den cevap gelmedi. Hz. Peygamber (s.a.v.), Müzdelife denilen ve Arafat ile Mina arasında yer alan bölgeye akşam olunca geçti. Burada şeytana atılacak taşlar toplanacaktır. Haccın önemli yerlerinden birisidir. Hz. Peygamber (s.a.v.), burada da duasını tekrarlar. Ancak duaya bir cevap gelmez. Ancak sabaha doğru Mina'ya geçilmeden önce Hz. Peygamber'in (s.a.v.) Arafat'ın ufkuna bakıp gülümsediği görülür. Sahabeler hemen sorarlar: "Ey Allah'ın elçisi, Arafat'tan bu yana sizi düşünceli gördük. Müzdelife'de de öyleydiniz. Ama şimdi sizi gülümser görünce rahatladık. Bunun sebebi nedir?"
'ALLAH İYİLERİ BAĞIŞLADI'
Hz. Peygamber (s.a.v.) şöyle cevap verdi: "Ben Arafat'ta özel bir dua etmiştim. Ama duama cevap gelmedi. Burada da duamı tekrarladım. Nihayet Cebrail bana duamın kabul edildiği haberini iletti: "Allah iyi olanlarınızı bağışladı. İyilerinizi kötüleriniz hakkında şefaatçi kıldı.' İnen rahmet onları da kapsadı. Buradan yeryüzüne dağıldı. Tövbe edip, dilini ve elini sakınan herkese ulaştı." Şeytan ve askerleri Arafat dağı üzerinde Allah (c.c.) nasıl cevap verecek diye bekliyorlardı. Bana verilen bu cevabı işitince bazılarına toprak saçarak dağıldılar. Dediler ki Allah'ın rahmeti kötüleri de kapsadı. Artık kötüler de ümitsiz olmayacak. İşte ben onların bu halini görünce gülümsedim." (Ahmed, Müsned, IV, 515) Ümitsizlik büyük günahlardan biridir. Allah'ın yüce ve sonsuz rahmeti elbette ki günahlarımızdan çok daha büyüktür. Yeter ki zaman varken, iş işten geçmeden yüce Rabbin tevbe kapısından geçelim. O kapı hiç kapanmaz. Her daim açıktır. Yüreğini açan herkese kucak açmaktadır
***
Ya rabbi senin rızan için
Hz. Peygamber anlatıyor: Üç kişi yolda giderken sağanak yağmura yakalanıp, bir dağın mağarasına sığındılar. Sığındıkları mağaranın önüne, dağın üzerinden bir kaya düşüverdi ve mağaranın ağzını kapattı. Bunun üzerine içlerinden biri şöyle dedi: Allah için işlediğimiz bir iş varsa, hatırlayalım ve onu vesile ederek Allah'a dua edelim, belki bizi bu beladan kurtarır." Bundan sonra içlerinden biri: "Ey Rabbim! Benim pek yaşlı anam babam vardı ve bir de küçücük çocuklarım. Onlara ben bakardım. Otlaktan koyunlarımla döndüğümde, koyunları sağar ve yavrularımdan önce ana babama süt içirir, onları beslerdim. Bir gün geç kaldım, karanlık bastıktan sonra gelebildim ve ana babamı uyumuş olarak buldum. Yine her zamanki gibi, koyunlarımı sağdım çocuklarım açlıktan ağladıkları halde, ana babamdan önce onları beslemeyi, onlara süt içirmeyi uygun bulmadım. Ana babamı uyandırmaya kıyamadığım için, sabaha kadar başuçlarında bekledim. Ya Rabbi eğer bu amelim senin yanında kabul olunup, rızanı kazanmışsa, göğü görecek kadar olsun, önümüzü açıver" dedi. Allahü Teala da, kayayı biraz kaldırmak suretiyle bir miktar açtı ve gökyüzünü gördüler. İkinci kişi: "Ey Allah'ım! Bir akrabamın kızı vardı. Onu, bir erkek, bir kadını nasıl severse öyle aşırı bir sevgi ile seviyordum. Bir gün kendisiyle beraber olmayı arzu ettim. Kanmadı; 'Yüz dinar getirmedikçe olmaz' dedi. Bu parayı biriktirinceye kadar çalıştım ve bu arzum tam gerçekleşmek üzere iken amcamın kızı, 'Ey Allah'ın kulu! Allah'tan kork ve ancak Allah'ın hakkı olan nikah ile bana yaklaş' dedi. Bunun üzerine derhal vazgeçip kalktım. Eğer bunu senin rızan için yaptığımı kabul ediyorsan, kayayı biraz daha aç" dedi ve Allahü Teala da kayayı biraz daha açtı. Üçüncü kişi ise şöyle dedi: "Ey Rabbim, ben bir miktar pirinç karşılığında, birini ücretli olarak çalıştırıyordum. İşini bitirdiğinde 'Hakkımı ver' dedi, verdim ama sonradan almak istemedi ve gitti. Ben de o pirinci ekmeye devam ettim ve ondan elde ettiğim kazanç sonunda, çobanları ile birlikte bir inek sürüsü temin edinceye kadar ekedurdum. Alacaklı günün birinde geliverdi ve, 'Allah'tan kork, alacağımı ver' dedi. Ben de kendisine, 'Çobanları ile birlikte duran şu ineklerin yanına git ve onları al' dedim. Adam, 'Allah'tan kork! Ve benimle alay etme!' dedi. 'Alay etmiyorum, onlar senin, onları al' dedim. Ve o da aldı gitti. Ey Allah'ım eğer bunu senin rızan için yaptıysam, mağaranın kapısının kalan kısmını da aç" diye dua etti. Allahü Teala da, mağaranın kapısını onlara çıkıp gidebilecekleri kadar açtı ve ışığı gördüler. Onlar da yollarına devam ettiler.
***
BÜYÜKLERİN DUALARI
Hz. Ali'nin Duası: Allah'ım! Belâ ve musibetlerden, düşmanların sevinmesinden, hapsedilmekten, bağlanmaktan, sopa ve kamçılarla dövülmekten sana sığınırım. Allah'ım! Benim günahlarım sana zarar vermez, senin bana merhamet eylemen de senden bir şey eksiltmez. Allah'ım! Senden bu ayda; iyilik, fetih, yardım, bereket, bol rızk, aydınlık, temizlik ve hidayet dilerim. Bu ayın şerrinden, bu ayda cereyan edecek olayların şerrinden ve bu aydan sonra cereyan edecek olayların şerrinden sana sığınırım.

***
Soru-cevap
1 Bazı ayetlerde, "Biz onların kalbine mühür vurduk" diyor. Allah kalbe mühür vurunca kişinin hidayeti bulması nasıl mümkün olur?
Yüce Allah herkesi iyi veya kötüyü tercih edebilecek kabiliyette yaratmıştır. İmtihan için de iyi ve kötü olan fiilleri yaratmış ve kişilere kutsal emirlerle vahiyle peygamber göndererek hangi işin kötü ve hangi işin iyi olduğunu haber vermiştir. Yaratma işi Allah'a ait, tercih etme işi de kula aittir. Yani Allah sizin arzu ettiğinizi yaratmaktadır.
2 Güzel görünmek için estetik ameliyat haram mı?
Yüce Allah'ın bize verdiği güzelliklerimizi daha cazip hale getirmek için, taranmak, süslenmek, takı takmak, güzel giyinmek gibi estetik müdahaleler caizdir hatta teşvik edilmiştir. Ama Yüce Allah'ın yarattığı şekli beğenmemek, ameliyatla değiştirmek, bir nevi modaya uyarak bıçak altına yatmak doğru değildir ve yaradılışı değiştirme anlamı taşır. Kişiyi toplum içinde komplekse iten, eşiyle karşı karşıya getiren, manen rahatsız eden, vücuttaki şekil bozukluğu veya fazlalığı ise estetikle düzeltilebilir.
3 Türbe ziyaretlerinin usulü nedir?
Türbe ziyareti mezar ziyaretidir. Mezarları ziyaret sünnettir. Peygamberimiz buna teşvik etmiştir. Ancak orada mum yakmak, çaput bağlamak, etrafında tavaf etmek, ondan bir şey istemek gibi hususlar bid'attır. Şirke yol açacak tavırlardır. Ancak orada durup Allah'tan tevbe ve istiğfar dilenir ve türbe sahibine de dua edilir. Doğru olanı budur.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.