Regl zamanı kadınlarda mutluluk hormonu artıyor
Regl öncesi ve regl sırasında yaşanan sıkıntıları psikolojik faktörler de etkiliyor. Regl olduğunu ailesinden saklamayan ve bunu konuşabilen genç kızlar ileride daha mutlu ve sağlıklı genç kadınlar oluyor
Her ay yaşadığımız kan kaybı bağışıklık sistemimizi güçlendirir, kan yapıcı organlarımızı sürekli uyararak aktif tutar. Bu da kadınları, erkeklerle kıyaslandığında, ani kan kayıplarına karşı daha dirençli kılar. Tüm bunlar doğurganlığı ve insan soyunun devamlılığını sağlamak içindir. Bu özelliğe sahip olmak her kadını mutlu etmelidir. Zaten bu dönemde kadınlarda mutluluk hormonu da artıyor. Doğurganlık yetisi, kadınları güçlü ve pozitif kılıyor. Regl döngüsü hem fiziksel, hem de ruhsal olarak kadınların kendilerini yenilemesini sağlıyor.
Bu yönde ciddi bir değişimin olduğunu söyleyebiliriz. Bu alanda yapılan güncel bir araştırmanın sonuçlarından bahsederek bu soruyu yanıtlamak isterim. Orkid tarafından yapılan 'Özel Günler Araştırması'nın sonuçları; genç kadın ve kızların, regl dönemine ait eski düşünce kalıplarını kırdığını ortaya koyuyor.
GECİKİNCE ENDİŞELENİYORLAR
Bu dönemin büyümenin ve sağlıklı olmanın bir göstergesi olduğu düşünülüyor. Hatta kızlar, ilkokuldan itibaren regl döneminin öncü belirtileri olan meme gelişimi ve tüylenmedeki artış gibi değişikliklerin, arkadaşlarına göre gecikmesinden endişelenebiliyorlar. Artık birçok anne de bu konuda daha bilinçli. Kızları ile daha rahat konuşabiliyorlar. Regl dönemini kızlarının gelişiminin bir parçası olarak görüyor ve herhangi bir sıkıntı hissettiklerinde bizzat kendileri çocuklarını doktora götürüyorlar. Günümüzde kadınlar regl olmanın, vücutlarının ve hormonlarının sağlık göstergesi olduğunu biliyor. Üstelik özel günlerde güzelleştiklerine inanıyorlar.
Genç kızlar kadınlığa geçişin göstergesi olan regl dönemlerinin başlangıcında; anne ve yakın çevrelerinden, okuldaki kız arkadaşlarının bu döneme bakışından kolayca etkilenerek bir davranış kalıbı oluşturuyorlar. Buradaki kritik nokta, doğru bilgilendirme... Kapalı toplumlarda yaşayan, bu doğal gelişimin bir parçası olan regl dönemini 'kötü, pis, kirlenme' olarak öğrenen genç kızlar; hem regl dönemlerini, hem de evlilikteki cinsel yaşamlarını çeşitli sorunlar ve korkularla boğuşarak geçiriyor.
AKTİVİTELER ERTELENMİYOR
Bu tip yakınmalar her kadında görülmez. Bu şikâyetleri daha çok 'Regl Öncesi Sendrom' dediğimiz durumu olan genç kadınlarda görüyoruz. Bu tür şikayeti olan kadınlarda, yumurtlamayla birlikte beyinde serotonin ve endorfin üretiminde aksamalar olur. Sonucunda da kişi kendini mutsuz, gergin ve ağrılı hisseder. Sağlıklı kadınlar, bu dönemlerini çok rahat ve mutlu bir şekilde geçirebiliyor. Aileden gelen yasaklar, utanma duygusu, hareket özgürlüğünün azalması ise kişinin kendini eve kapatıp, mutsuz hissetmesine yol açabiliyor. Ama artık kadınlarımız özel günlerini 'kötü' olarak algılamıyor ve eskiden ertelemek zorunda kaldıkları günlük aktivitelerini rahatça gerçekleştiriyorlar.
Tabii ki hayır. Örneğin özel günlerde kadınların metabolizması çok daha hızlı çalışıyor, bu dönemde vücut toksinlerin bir bölümünü dışarı attığı için kilo vermek daha kolay oluyor. Ayrıca bu dönemde artan östrojen hormonu, cildin daha parlak olmasını sağlar.
ANNELER KIZLARINA REGLİN AYIP OLMADIĞINI ANLATMALI
Regl döneminde kadınların; arkadaşlarından, erkek arkadaşlarından, eşlerinden ilgi ve beğeni beklediği çok doğru bir saptamadır. Bir kadının tüm yaşamı boyunca 400-450 kez regl kanaması geçirdiğini, her ay vücudunun ve hormonlarının yeniden devamlı bir yenilenme ve yapılanma içinde olduğunu biliyoruz. Her ay yaşanan bu yenilenme kadınlarda ilgi ihtiyacı doğurabiliyor.
Özel günlere yüklenen anlam; genç kızın içinde yaşadığı aile ve çevrede bu dönemin nasıl algılandığına bağlı olarak değişebilir. Ailede bu durum, 'kötü ve pis' bir şey, utanılıp, saklanılacak bir durum olarak kabul görüyorsa; genç kız ilk regl kanamasında ağlıyor, kendini kötü hissediyor. Aksine regl döneminin başlaması; 'çok özel bir an, kadınlığa atılan yeni bir adım, sağlıklı büyümenin ve doğurganlığın bir göstergesi' olarak diye anlatılması, kızların bu dönemi daha rahat yaşamalarını sağlıyor.
Genç kızlığa adım atıldığı regl döneminde, özellikle annelerin rolü çok önemli. Her şeyden önce, anneler kızları ile konuşabilmeli. Kızlarına bunun utanılacak bir dönem olmadığını anlatabilmeliler. Çocuklar doğru bilgileri en yakınlarından alırlarsa; vücutlarında olan değişikliklerden utanmazlar, sağlıklı bir ruhsal ve cinsel gelişim yaşayıp, vücutları ve cinsel kimlikleri ile barışık olurlar. Annelere Tavsiye: Kızınıza, genç kızlıktan gurur duymayı öğretin!
TÜRKİYE'DE PEDİ ANNEDEN İSTİYORUZ
- Türkiye: Yüzde 79 evet
- Polonya: Yüzde 80 evet
- Rusya: Yüzde 79 evet
- Mısır: Yüzde 28 evet
- Türkiye: Anne
- Polonya: Herkes
- Rusya: Arkadaşlar - Mısır: Kız kardeş/abla
- Türkiye: Yüzde 24 erkek arkadaş/eş, yüzde 67 aile/arkadaş, yüzde 8 kimseye söylemem. Araştırmadaki diğer ülkelere göre Türkiye'deki kadınlar bu dönemde en duyarlı ve en talepkâr olanlar: Kendisine hoşgörülü, ilgi ve şefkatli davranılmasını bekliyorlar.
ARTIK KADINLARIN ÇOĞU BU ÖZEL GÜNLERİ RAHATÇA KONUŞABİLİYOR
Orkid tarafından Türkiye, Polonya, Rusya ve Mısır'daki kadınlar arasında gerçekleştirilen araştırma sonuçlarına göre; özel günler artık Türk kadınları tarafından daha pozitif algılanıyor. Türkiye'de 12-25 yaş aralığındaki genç kızlar ve kadınlar arasında yapılan araştırma sonuçlarına göre;
EN SON HABERLER
- 1 Adeta karaciğerin sessiz katili! Bir daha ağzınıza bile sürmeyin...
- 2 Katarakt cerrahisinde devrim
- 3 Bunu yiyen 100 yaşından önce ölmüyor! Bilim insanları uzun yaşayan insanların sırrını açıkladı: "Her gün bir tane..."
- 4 Bu yiyecekler ruh sağlığına iyi geliyor
- 5 4.5 yıl daha uzun yaşayacağız
- 6 Mersin Üniversitesi Öğretim elemanlarına 'Sözlü Bildiri İkincilik' ödülü
- 7 İmmünoterapi tedavisi ilerlemiş kanserde dahi etkili
- 8 Gaziantep’e 3 bin yeni sağlıkçı atandı
- 9 Uzm. Dyt. Selahattin Dönmez açıkladı: Vücuttaki yağı su gibi akıtıyor! "Günde bir çay kaşığı..."
- 10 Bunu yiyen 100 yaşından önce ölmüyor! Bilim insanları uzun yaşayan insanların sırrını açıkladı: "Her gün bir tane..."