Giriş Tarihi: 3.09.2009

Bir bardak soğuk su öldürüyordu

Sürekli soğuk su içen, soğuk havalarda dikkatli giyinmeyen Özden Güney'in hiçbir şikâyeti yoktu. Bir gün ateşi yükseldi ve baygınlık geçirdi. Uyandığında kendini yoğun bakımda buldu. 11 gün komada kaldıktan sonra hayata dönen Özden Güney, "İyileştim ve soğuk su içmeyi kestim" diyor

Doktorlar, akciğerlerinde ağır enfeksiyon oluşan ve şoka giren Özden Güney'in yaşama şansının düşük olduğunu söylemişlerdi. Bu acı haber karşısında yıkılan ve mezar yeri hazırlayan aile, 11 günün sonunda mutlu sona ulaştı. Tüm bunlar olurken, Özden Güney'in yaşadıklarından hiç haberi yoktu! Uyuduğunu ve 11 gün sonra uyandığında hastanedeki herkesin kendisine şaşkınlıkla baktığını söyleyen Güney, hayat mücadelesini anlattı.
Hiç ağrım yoktu. Sadece üşütmüştüm. Soğuk havalara rağmen hiçbir zaman dışarıya korunaklı çıkmazdım, bir de hep soğuk su içerdim. Bir gün ateşim yükseldi. 'Yine soğuk su içtim, ondandır' diye düşündüm. Sonrasında ne olduğunu çok hatırlamıyorum.

ÖLÜYORMUŞUM!

Uyandığımda kendimi yoğun bakımda buldum. 'Pnömoni Zatürree' tanısıyla hastaneye kaldırılmışım. Üç ya da dört gün devam eden ilaç tedavisi netice vermeyince akciğerlerimdeki ağır enfeksiyon sonucu yavaş yavaş 'septik şoka' girmişim. Beş organım birden iflas etmiş. Kurtulma şansımın olmadığına karar verilmiş. Doktorlarım aileme "Her an hastayı kaybedebiliriz, kurtulma şansı düşük" deyince ailem yıkılmış. Ancak yoğun bakımda 11 gün kaldıktan sonra tepki vermeye başlamışım.
Benim hatırlamadığım dönemde, asıl zorluk ailem için olmuş. Her gün belki gözümü açarım umuduyla gelip, kötü haberlerle geri dönmüşler.
Yaşadığım günlerin etkisinden kurtulamadım. Düşünsenize; birden kendinizi yoğun bakımda buluyorsunuz, aileniz perişan, sizin ölümünüzü bekliyor. Her şeye rağmen hayata tutunmayı başarabiliyorsunuz. Yaşadıklarımı toparlamakta güçlük çekiyorum. Hafızam zayıfladı, kulaklarım eskisi kadar iyi duymuyor; ama tüm sıkıntılara rağmen hayatta olduğuma şükrediyorum.
BENİ MERAK ETMEYİN!
Uyandığımda, yoğun bakıma neden kaldırıldığımı anlayınca hemen eşime haber vermelerini, ona durumumun iyi olduğunu söylemelerini istedim. Benim için ne kadar üzüldüğünü tahmin edebiliyordum ve bu yüzden içini rahatlatmak için beni merak etmemesini söyledim.
Yoğun bakımda kaldığım 11 günün sonunda uyanıp, tepki verince ailem sevinçten havalara uçtu. Ölümle mücadelemi kazanmış, sağlığıma kavuşmuştum.
Oğlum Kıvanç hep başımda bekliyordu. Uyanıp, konuşmaya başladığımda nar suyu istedim. Bir de soğuk su... Bu sefer vermediler tabii... Hastalanmama sebep olmuştu. Hâlâ daha soğuk su içmemi istemiyorlar.
EŞİMİN YAŞADIĞI ZORLUKLARI BEN DE DIŞARIDA YAŞADIM!
Özden Güney'in eşi Şahize Güney yaşadıkları zor günleri şöyle anlatıyor:
Eşim kendini soğuktan korumazdı, bir de çok soğuk su içerdi. Birden rahatsızlanınca üşüttüğünü zannettim. Hastalığı ilerleyince hastaneye kaldırdık.
İlaç tedavisinin neticesini beklerken 'septik şoka' girdi. Doktorlar 'Eşinizin yaşama şansı çok düşük, onu her an kaybedebiliriz' deyince dünyamız yıkıldı. 10 gün boyunca ölmesini bekledik. 11'inci günde tepki vermeye başladı. Eşim tepki vermeye başladıktan sonra ne kadar umutlandığımızı ve mutlu olduğumuzu kelimelerle tarif edemem.
Eşim çok ciddi bir rahatsızlığın üstesinden gelmeyi başardı. Onun yoğun bakımda yaşadığı zorlukları ve mücadeleyi ben de onu beklerken dışarıda, yoğun bakımın kapısında yaşadım. Rahatsızlığı ailece hepimizi üzdü. Neyse ki, zor günleri atlattık. Zaten eşimle çok iyi anlaşırdık. Artık daha da fazla üzerine titriyorum. Yeter ki, o iyi olsun!
ÇABUK KIRILIYORUM HER ŞEYE AĞLIYOR, ÜZÜLÜYORUM!
Zorlu yoğun bakım sürecinin ardından çok kırılgan oldum. Çok çabuk kırılıyorum, hayal kırıklığına uğruyorum. Zor durumda olan bir insan veya çocuk gördüğümde hemen ağlıyorum. Artık olumsuzluklara, haksızlıklara dayanamıyorum. Yaşadıklarımdan sonra daha hassas bir insan haline geldim.
Rahatsızlığımdan önce sinirli bir insandım. Şu an daha az sinirliyim. Ailemin, geçirdiğim zor günlerde yanımda olması ve bana her türlü desteği vermesi onların kıymetini bir kez daha anlamamı sağladı.
TORUNUM ÇOK ÜZÜLDÜ!
Rahatsızlığım süresince ailemde herkes çok üzüldü, çoğunun psikolojisi bozuldu. Özellikle 7 yaşındaki torunum küçük olduğu için durumumdan çok etkilenmiş. Beni kaybetmekten korkmuş. Aramız çok iyidir, okulundaki öğretmenlere, arkadaşlarına hep benden bahsetmiş. Kızım, oğlum ve eşim de başımdan bir an olsun ayrılmadılar. Ailemin benim için ne kadar üzüldüğünü düşündükçe kahroluyorum. Şu anki sağlık durumum çok iyi... Torunum bana "mucize dedem" diyor.
ENFEKSİYON YÜZÜNDEN TÜM ORGANLARI ETKİLENDİ!
Memorial Hastanesi Genel Yoğun Bakım Sorumlusu Uzman Dr. Kadir Doğruer, hasta Özden Güney'in durumunu şu sözlerle özetliyor:
'Zatürree Pnömoni' tanısı ile hastanemize başvuran Özden Güney'in genel durumunun giderek kötüleşmesi üzerine, yoğun bakıma aldık. Hastanın zatürreeye bağlı olarak gelişen ağır enfeksiyon hali söz konusuydu ve bu enfeksiyondan bütün organları etkilenmişti.
ZATÜRREEYİ YENDİ!
Hasta daha sonrasında 'septik şok'a girdi. Bu rahatsızlık vücudun koruma mekanizmalarının vücut aleyhine çalışması anlamına geliyor. Yani vücuttaki kalp, karaciğer, akciğer ve böbrek gibi hayati organlar etkilenebiliyor. Hastalık ölümle sonuçlanabiliyor.
Bu hastamızda aynı zamanda ağır bir akciğer yetersizliği de söz konusuydu. Akciğer yetersizliğinin altında; bir yandan geçirdiği zatürree bir yandan da enfeksiyonun etkisi vardı. Bu nedenle gerek yapay solunum desteği,w gerekse de diğer ileri yaşam destekleri sağlanarak çok yoğun bir ilaç tedavisi uygulandı. 'Septik şok'a neden olduğu düşünülen birtakım maddeler vücuttan uzaklaştırıldı. Bu tedaviler sırasında hastanın kanı vücut dışına alınmakta, birtakım özel filtrelerden geçirildikten sonra, tekrar hastanın vücuduna verilmekteydi.
Özden Güney'in hastalığında son derece kritik süreçler yaşadık. Uygulanan tedavi teknikleri ile zatürree ve zatürreenin neden olduğu septik şoku tamamıyla iyileştirdik.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.