Pazartesi 07.09.2009
Son Güncelleme: Pazartesi 07.09.2009

Tek hayali balon şişirmek!

Kimi bir bardak suya kimi çiçek kokusuna hasretti. Denize ancak uzaktan bakıyorlardı. Antalya'da biraraya gelen organ nakilli çocuklar, şimdi ikinci hayatın tadını çıkarıyor. Minikler 'Lütfen organ bağışında bulunun' çağrısı yapıyor

Organ bağışıyla hayata yeniden dönen çocuklar, Antalya'da düzenlenen 'ONKOD II. Geleneksel Çocuk Kampı'nda buluştu. Koşup oynayacakları dönemi yatakta, diyaliz makinesine bağlı olarak geçiren çocuklar, başkalarına ait organlarla yeniden başladıkları yaşamlarında ilk kez birarada tatil yaptılar...
BİRLİKTE ŞARKI SÖYLEDİK
Koşup oynamak onlar için hayaldi. Diyalize girdikleri için çok susadıkları halde su içmeleri yasaktı. Balon şişirmeyi istemek sizin için basit olabilir ama doğuştan akciğer nakli bekleyen Mehmet için bu bir düşten ibaretti. İşte biz de hayatları birer düşten ibaret olan bu çocuklarla birlikte aynı kamptaydık. Hep birlikte şarkılar söyledik, resimler yaptık. Organ Nakli Koordinatörleri Derneği'nin (ONKOD) düzenlediği kampta tatili unutan çocuklarla tekrar sağlıklı olmanın keyfini çıkarttık. Organ nakli olmaması durumunda, bu çocukların hayatta olamayacağını kamuoyuna göstermek istediklerini söyleyen ONKOD Derneği Başkanı Ahmet Çakıroğlu, "Çocukların hepsi diğer çocuklar ne yapıyorsa onları yapabiliyorlar, tek farkları, eğer nakil olmasaydılar; bugün burada olamayacaklardı" diyor. Birbirlerini çok iyi anlayan çocuklarsa 'Lütfen organ bağışında bulunun' çağrısını yapıyor. Lütfen siz de bu çağrıya kulak verin! Bir gün siz de bir miniğin hayatını kurtarabilirsiniz.
MUCİZE GERÇEK OLDU, ARANAN KALP BULUNDU!
Doğuştan kalp yetmezliği yaşayan Egemen'in, kalp kasları çalışmıyordu. Hastalık tam olarak 4.5 yaşındayken ortaya çıktı. Karında sertlik, dudaklarda morarma ve çabuk yorulma belirtileriyle hastalık kendini gösterdi. Erdem Ailesi; Egemen'in tedavisi için Mersin'den İzmir'e yerleşti. İzmir'e taşındıktan dört ay sonra mucize gerçekleşti, kalp bulunmuştu. 6 Eylül 2008'de Ege Üniversitesi Kalp Damar Cerrahisi Bölümü'nden Prof. Dr. Mustafa Özbaran başkanlığında nakil gerçekleştirildi.
O AİLEYE MİNNETTARIZ!
Beş saatlik ameliyat sırasında yaşadıklarını kelimelere dökmekte zorlanan annne Hamiyet Hanım, "Hayatını kaybeden çocuk için saatlerce ağladım..." diyor. Erdem Ailesi, çocuklarına hayat veren aileye minnettar olduklarını, eğer bağışta bulunmasaydılar bugün Egemen'in hayatta olmayacağını söylüyorlar.
TEK HAYALİ BALON ŞİŞİRMEK!
Türkiye'nin ilk çift taraflı akciğer nakilli çocuk hastası olan Mehmet, Ege Üniversitesi'nde Prof. Dr. Mustafa Özbaran başkanlığında gerçekleştirilen operasyonla hayata yeniden döndü. Mehmet 1.5 yaşında zatürree oldu. Karnı şişti ve bağırsak kanaması geçirdi. Bu da ciğerlerini etkiledi. 100 gün hastanede kaldı. Tedavi yapılıyordu ancak durumu bir türlü düzelmiyordu. Tek çaresi nakildi ama o zaman Türkiye'de akciğer nakil yapılamıyordu. 14 sene boyunca devamlı oksijene bağlı yaşayan Mehmet'i annesi Gönül Palas, sırtında okula götürüyor, çantasını ise arkadaşları taşıyordu. Okula gidemediğinde derslerine evde çalışan Mehmet, devamlı takdir alıyordu. Ve derken beklenen haber, 8 Nisan 2009'da geldi. Mehmet bugün yaşıtı bir çocuğun ailesi sayesinde hayata döndü.
KOLA İSTEDİ, AYRAN İÇTİ!
Mehmet yaşadıklarını şöyle anlatıyor: "Ameliyattan sonra en çok balon şişirmek istiyordum. Ama heyecandan hastaneye balon istemeyi unuttum. Ameliyattan çıkar çıkmaz kola istedim ama doktorlarım bana ayran verdi. Eskiden nefes alamıyordum, yürüyemiyordum. Şimdi nefes alıp, doya doya çiçek kokluyorum..."
İKİ YAŞINDAKİ BİR MİNİĞİN BÖBREĞİNİ ALDI!
Ailesinin üçüncü ve en küçük çocuğu olan Sibel doğuştan böbrek hastasıydı. İki yaşından sonra gelişme geriliği ve iştahsızlık gibi belirtilerle hastalık ortaya çıktı. Sibel altı sene ilaç tedavisi gördükten sonra böbrekleri tamamen iflas etti. Küçük Sibel, 1.5 sene her akşam on saat diyaliz makinesine bağlı yaşadı. Ve 27 Ekim 2008'de İzmir Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde kadavradan böbrek nakli oldu. İki yaşındaki bir miniğin böbreği Sibel'e can oldu. Sibel şimdi çok heyecanlı. Çünkü sağlıkla okuluna devam edebilecek.

ARTIK ARKADAŞLARIYLA KOŞUP OYNAYABİLECEK!
Küçük Mehmet, doğduktan sonra sarardı. Şiddetli kaşıntı ve gelişme geriliği olarak ortaya çıkan karaciğer yetmezliği ile doğar doğmaz mücadele etmeye başladı. Kaşıntısı yüzünden dört sene boyunca uykusuz geceler geçirdi. Karabük'te yaşayan Çetinkaya Ailesi diğer çocuklarını anneanneye bırakıp, Mehmet için İstanbul'a geldi. Beklenen haber geldiğinde takvimler 1 Ekim 2007'yi gösteriyordu. Mehmet'e Memorial Hastanesi'nde kadavradan karaciğer nakli yapıldı. Altı yaşındaki Mehmet, şimdi ekim ayında okula başlayacak, arkadaşlarıyla koşup oynayabileceği için de çok mutlu...

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.