Son Güncelleme: Pazar 04.10.2009
Çölyaklı çocuğunuza ilk teşhisi tuvalette koyun!
Dondurmanın külahı ya da bir dilim beyaz ekmek... Size zararsız görünen bu yiyecekleri; çölyak hastası çocuklar ağızlarına süremiyor. Teşhisi kolay olmayan bu hastalığı Prof. Dr. Ahmet Danalıoğlu anlattı
Çölyak, incebağırsakları ilgilendiren bir emilim hastalığı. İnce bağırsaklarda bulunan ve emilimi sağlayan 'villus' denilen yapıların bozulmasına ve dolayısıyla besin maddelerinin emiliminin engellenmesine sebep olan bir sindirim bozukluğudur. Ayrıca 'gluten entropatisi' olarak da bilinmektedir.
Çölyak hastaları arpa, buğday, yulaf ve çavdarda bulunan 'gluten' adlı proteini tolere edemiyor. Çok kabaca açıklamak gerekirse kişi glutenli besinlerden tükettiğinde bağışıklık sistemi ortadan kalkarak görevlerini yapamaz hale geliyor ve sindirim sorunu yaşanıyor. Bu durumda besin öğeleri kana geçmediği için, demir başta olmak üzere kalsiyum, magnezyum, vitamin ve proteinin alımında, yağ ve karbonhidrat emiliminde bir yetersizlik ortaya çıkıyor. Sonuçta demir eksikliğine bağlı olarak anemi, kalsiyum alımındaki bozukluğa bağlı kemik problemleri, A vitamini emilimine bağlı gece körlüğü, B12 vitamin emilimine bağlı kanamalar, morarmalar, nöropatik durumlar ve his kusurları oluyor.
SADECE MİNİKLER OLMAZ
Daha çok pediatristlerin gördüğü bir hastalık olduğundan hep çocukların hastalığı olarak biliniyor ama aslında her yaş grubunda görülüyor. Hatta 65-68 yaşlarda görülen vakalar bile vardır. Genetik bir hastalık olduğundan; bir ailede eğer çölyak hastalığı varsa, birinci derece yakınlarında (anne, baba, çocuk, kardeş) görülme riski 10 kat fazladır.
Pediatrik yani çocuk yaş grubunda; gelişme geriliği, büyümede yavaşlama, kansızlık, ishal, karın ağrısı, şişkinlik, sinirlilik ve huzursuzluk gibi belirtiler varsa çölyak hastalığı aranmalı. Erişkinlerde daha çok kansızlık, erken dönemde ortaya çıkan osteoporoz dediğimiz kemikle ilgili sorunlar, bir de açıklanamayan karaciğer testlerinde anormallikler ve bazen de cilt hastalığı olarak ortaya çıkabilir.
Başka hastalıklarla karıştırıldığı için çok sık atlanan bir hastalık olan çölyak, aslında şüphelenildiği zaman kolay bulunuyor. Eğer hastalıktan şüpheleniliyorsa, antikorların arandığı basit bir kan testi ve endoskopi yapılmalıdır. Bu şekilde kesin tanısı konulabilir.
KOMŞUNUZA GLUTENSİZ SEFER TASIYLA GİDİN!
En başta hastalığı kabullenmeli, sonra kendi çevresini de bilgilendirmeli. Arkadaşlara, komşulara, akrabalara böyle bir hastalığı olduğu anlatılmalı. Bir yere gidildiğinde, glutensiz ürünler, sefer tası ile taşınmalı. Hasta bu konuda bilinçli ise günümüzde çok sıkıntı çekmez. Çocuklar hariç! Çocukları çok iyi gözetmek gerekir. Öğretmenleriyle, hatta okul kantinini işletenlerle temas kurarak mutlaka bu durumla ilgili bilgilendirmek, çocuğu glutenli gıdalardan korumak gerekir.
Bu çocukların aileleri çok bilinçli olmalı; hem ikram edilenleri kollamalı, ikram edeni uyarmalı, hem de çocuğunu üzmeden kollamalı. Hasta yakınları mutlaka glutensiz alışveriş yapmalı. Glutensiz şekerler, çikolatalar alınmalı ve evde glutensiz tatlılar, kekler, börekler hazırlamalı. Misafirlikte şeker ikram edilirken, bir şekilde çocuk kandırılmalı ve fark ettirmeden şekerler glutensiz şekerle yer değiştirip verilmelidir.
YAĞLI KAKA YAPAN ÇOCUĞU DOKTOR GÖRSÜN!
Ailelerin anlaması çok mümkün değil. Aile, bir yakınmasından dolayı çocuğu doktora götürür ve doktor bu tanıyı koyar. Ama gözden kaçırmamak gereken nokta; yağlı kaka yapma! Özellikle yağlı bir gıda aldıktan sonra emilim olmadığı için kaka bayağı bir yağlı çıkar. Hatta klozette suyun üzerinde yüzer, yağ damlacıkları bile görülebilir. Böyle durumlarda şüphelenmek gerekir.
Tedavide birinci adım sebebi ortadan kaldırmak, ikinci adım hastanın eksiklerini (demir, vitamin, mineraller) yerine koymaktır. Tedavide en önemli nokta; bağırsağın bu tetiği çeken maddeyle temasını kesmektir. Yani gluten içeren arpa, buğday, çavdar ve yulaflı gıdalardan yemek yasak! Gluten sadece ekmekte bulunmuyor. O yüzden hastanın çok bilinçli olması gerekiyor. Uygulanılacak olan diyetin çok kesin ve kati olması gerekiyor.
BUĞDAY YERİNE PİRİNÇ VE MISIR UNU KULLANIN!
Çölyak hastalığında şanslı olduğumuz bir nokta var; hastayı eğiten çok miktarda doküman, web siteleri mevcut. Hastalar çok rahat biçimde eğitimli hale gelebilir, hatta yiyecekler açısından doktordan bile daha bilgili olabilirler.
Hasta da bize 'ne yiyeyim' diye soruyor. Biz de onlara diyoruz ki; mısır unu, pirinç unu, patates unu, soya unu ile yapılan her şeyi yiyebilirsiniz. Bunlardan kendiniz ekmek, pasta ve kurabiye yapabilirsiniz. Bazı hastalar, hastalığıyla o kadar barışık ki; ellerinde el değirmeniyle mısırı kendileri un haline getiriyorlar. Çünkü daha önce normal buğdaydan un yapılan bir değirmende mısır çekilmişse gluten bulaşması söz konusu olabilir ve bu da hastayı etkiler. Buğday unu yerine patates, pirinç, fasulye unu ve ayrıca gluteni ayrılmış buğday unu da kullanabilir ve bunlardan yiyecekler yapılabilir.
İŞTAHSIZLIK, İSHAL VE KUSMA ÇÖLYAK BELİRTİSİ OLABİLİR!
Gluten buğday, arpa, çavdar ve yulaf gibi tahılların içinde bulunan bir protein maddesidir. Gluten alerjisi hayatın herhangi bir döneminde ortaya çıkabilir.
Çölyak olan küçük bebekler gluten içermeyen besinler ile beslendiklerinde hiçbir problemle karşılaşmazlar. Örneğin anne sütü, gluten içermeyen biberon mamaları, pirinç unu muhallebisi gibi... Ancak bebekler büyümeye başladıklarında gluten içeren gıda maddeleri ile tanışırlar. Örneğin; ekmek, makarna, bisküvi gibi... Bunları tüketen çocuklarda çölyağın tipik belirtileri ortaya çıkar. İştahsızlık, ishal, kusma, karın şişliği, boy kısalığı ve huysuzluk ilk belirtilerdir. Çölyak daha ileri yaşlarda kansızlık, kemik zayıflığı ve karaciğer hastalıklarına bile neden olabilir. Teşhis konulduğunda çocuğun tek dikkat edeceği şey glutensiz beslenmektir. Bunun başka ilacı yoktur.
EN SON HABERLER
- 1 Kalp krizinin sinsi sinyalleri! İlk önce bu belirtileri veriyor...
- 2 Ortopedi ve Travmatoloji alanında uzmanlar Konya’da bir araya geldi
- 3 Astım nöbetine dikkat
- 4 Metabolizmayı ateşleyen beslenme yöntemi! İstediğinizi yiyerek 3 ayda 12 kilo verin...
- 5 Kemikleri adeta çelik gibi yapıyor! Günde 1 porsiyon tüketmeniz yeterli..
- 6 ‘Serum’ çılgınlığına karşı uyarı: Kuaförde serum taktırıp kalbi duranlar var
- 7 Greyfurtun 8 altın faydası
- 8 Beşinci hastalık korkutuyor
- 9 Hafızayı zehir gibi yapıyor! Bilim insanları beyin gücünü artırmak kaç dakika yürümeniz gerektiğini açıkladı
- 10 Kemikleri adeta çelik gibi yapıyor! Günde 1 porsiyon tüketmeniz yeterli..