Son Güncelleme: Salı 05.01.2010
Oğlumun HIV olduğunu babasından bile sakladım
O, ismini vermek istemeyen bir HIV'li annesi... Oğlunun hastalığını öğrendiğinde HIV'in anlamını bile bilmediğini ve oğlunun hemen öleceğini sandığını söylüyor HIV'li annesi, "Hastalığı duyunca aklıma AIDS'li Murti geldi. Beyazlar giyinmiş insanlar, Murti'nin cesetini ilaca bulayıp gömmüşlerdi. Eşime bile hastalığı söyleyemedim" diyor
Oğlum hastalanınca, birlikte doktora gittik. Bir sürü tahlil yapıldı, o sırada kan tahlili de yapılmış. Ama biz, HIV testi yapıldığını falan bilmiyoruz. Doktor, bizi bir odaya çağırdı ve orada oğluma HIV pozitif teşhisi konduğunu söyledi. O zaman HIV'in anlamını bilmiyordum, aklıma çok kötü şeyler geldi. Hastalıkla ilgili bütün bilgilerimin kulaktan dolma olduğunu öğrendim. Oğlum, utanç verici bir hastalık nedeniyle ölecek zannettim. Bakın ben cahil bir insanım. Öyle tıbbi bilgim yok! Hastalık nasıl bulaşır, nasıl geçer çok bir şey bilmiyorum ama o an mahvoldum.
AYRI ODALARDA AĞLADIK
Hiçbir şey yapamadık. Çünkü ne yapacağımızı bilemedik. Oğlum, ölecek diye onun yanında ağlayamadım. O da benim yanımda ağlayamadı. Eve geldik, ayrı ayrı odalara kapandık. Birbirimize belli etmeden ağladık. Çocuğuma, bir şey soramadım. Sonuçta bu hastalık cinsel yoldan bulaşıyor. Erkek çocuk nasıl konuşayım? Ölümcül br hastalık olduğu için de çok korktum.
Ölümcül bir hastalık olarak düşündüm. Oğlum çok zayıflayacak sonra da ölecek diye düşündüm. Aklıma Murti geldi. Beyazlar giyinmiş insanlar, Murti'nin cesetini ilaçlara bulayıp gömmüşlerdi. Ölüsü bile huzur içinde toprağa verilemedi. O görüntüler, benim kabusum oldu. Utandım, kimselere söyleyemedim. Eşime bile bir şey söyleyemeden oğlum için ağladım.
OĞLUMA PROFESÖR BULDUM
Yok valla hiç korkmadım. Ben, orada sadece oğlumu düşündüm. Sonra bir profesör bulup, gittim. Hastalık hakkında bana her şeyi anlattı. O bana "HIV öyle kolay kolay bulaşmaz. Oğlunuz, sabah-akşam ilaç alacak, kendine dikkat edecek ve hayatını şeker hastaları gibi kontrollü olarak sürdürecek" dedi. Artık bu hastalık ölümcül hastalık olmaktan çıkmış. Profesör bana 'hastalığın ayıbı olmaz' deyince kendimi toparladım. Eve gidip, oğlumla konuştum. Onu ikna edip, bana HIV'i anlatan bu profesöre getirdim.
EN YAKIN ARKADAŞIM BİLE HâLâ BİLMİYOR
Önce sakladım, söyleyemedim. Hastalık hakkında her şeyi öğrendikten ve oğlum ilaçlarına başlayıp, kendini toparladıktan sonra eşime söyledim. Zannedildiği gibi kötü bir hastalık olmadığını anlattım.
Yok kızım nerede? Bu hastalık, öyle bir hastalık... Hastalığın utancı olmaz ama bu hastalık ortaya çıkarsa, insanların neler söyleyeceği belli. O minik çocuk okula gitmek isteyince bile başına neler geldi. En yakın arkadaşıma bile hiçbir şey söyleyemedim. Oğlum, eşim ve ben bunu bir sır gibi saklıyoruz.
TEK HAYALİM MUTLU BİR YUVA KURMASI!
Oğlum için tek düşüncem sağlıklı olması, artık hep gözünün içine bakıyorum. Oğlum daha çok genç 20'lerinde... Ben de isterim mutlu olsun, yuva kursun, ama bu konuyu biz artık hiç konuşamıyoruz bile... Durumunu kime anlatabilir, kim onun bu durumunu kabullenir bilmiyorum. Allah derdini verirse, dermanını da verir diye düşünüyorum
AYNI BARDAKTAN GEÇMİYORMUŞ!
Doktoru bize test önermedi, gerek görmedi. Acil bir müdahale sırasında neler yapacağımızı biliyoruz. Bir tek açık yarası varsa, dokunmayacağız bunu biliyoruz. Bunun dışında öyle kaşık, bardak kullanımı ile geçmiyor. Ama geçen gün eve bir sivrisinek girmişti. Oğlum, önce onu sonra bizi ısırır diye çok korktu. Ama doktor, "O yolla bulaşmaz" dedi.
Kanser de çok kötü bir hastalık ama utanılmıyor. İnsanlardan köşe bucak saklanmak gerekmiyor. Kimse kanserli kişiyi ayıplamıyor, o zaman insan çevresinden destek alabiliyor. Benim oğlumun durumu daha zor... Oğlum için çok dua ediyorum
EN SON ANNELER DUYAR
Pozitif Yaşam Derneği Klinik Psikoloğu Murat Yüksel, üç yıldır HIV tanısı konmuş kişilere danışmanlık yapıyor. Yüksel, hastaların yaşadığı psikolojik baskılarla ilgili sorularımızı yanıtladı.
EN ZORU AİLE
En çok ailelerine söylerken zorlanıyorlar sanırım. Türkiye'de en son anneler duyuyor. Çünkü onları teselli etmek gerekiyor. Oysa deneyimlerimiz sırasında görüyoruz ki, aslında anneler korkulduğu ya da çekinildiği kadar tepki vermiyorlar. Bazen bize anneler gelip, çocuklarını terapiye nasıl ikna edecekleri konusunda danışmanlık alıyorlar.
Var tabii ki... Bizim terapilerde mahremiyet çok önemlidir. İsmini ve telefon numarasını bilmediğimiz hastalarımız var. İlk gelen hastaya grup terapi uygulamayız, biri görür diye çok rahatsız olurlar.
HIV pozitif bir kişi, HIV negatif bir kişiyle düzenli olarak cinsel ilişki kurabilir. Durumu iki taraf bildiğinde ilişkinin derinleşebilmesi, duygusal paylaşımın artması hem de risklerin azaltılması daha da kolaylaşır.
Bu kişinin, kendisine kalmış bir karar... Benim herhangi bir yönlendirmem olamaz. Söylemek istiyorsa, nasıl yapabileceği, nasıl tepkilerle karşılaşabileceği konusunda destek veririm. Bu durumlarda alacağı tepkilere karşı hazırlıklı olmasını sağlıyoruz, o kadar.
Olmadı. Hani ortalıkta dolaşan e-mailler, sinemalara konan iğneler, HIV pozitif birisi ile birlikte olup, sabah hasta olduğunu öğrenenlerin hepsi şehir efsanesi... Bunu yapmak isteyen zaten hasta olmasa da kötülük yapabilir.
'AIDS'LİYE KIZ VERMEYİZ' DİYORLAR!
İntihar çok sık düşünülen bir durum ama bugüne kadar karşılaşmadık. Yaşamak daha ağır basıyor.
Benim de bir-iki tane evlilik öncesinde tanı konulan hastam oldu. Test sonucunu doktor evleneceği kız ve onun annesinin yanında açıklamış. Aile, o dakikadan sonra kızlarına düşünme şansı bile vermemiş. Burada yapılabilecek çok fazla bir şey yoktu. Daha çok kişinin bu süreyi atlatabilmesine yardımcı olmaya çalıştık. Önyargı kolay yıkılabilir bir durum değil! 'AIDS'liye biz kızımızı vermeyiz' deyip, kapıları kapatan aileler oluyor.
MURTİ KİMDİR?
Türkiye, AIDS'i Mürteza Elgin'le nam-ı diğer Murti'yle tanıdı. Sanat ve sahne dünyasının yakından tanıdığı Murti lakaplı Mürteza Elgin'in AIDS virüsü kaptığı haberi 1985 Kasım'ında 'İşte AIDS'li Türk' başlığıyla manşetlerden günlerce inmedi. Sonra Elgin'le ilgili ayrıntılar hatta tüm hayatı aylarca kamuoyunu meşgul etti. Hastanede özel tecrit odası hazırlandı. 1992 yılında öldüğünde Türkiye AIDS'e o kadar yabancıydı ki, öldükten sonra bedeni ilaçlı suyla yıkandı, naylona sarıldı, çinko tabuta konularak bir kireç kuyusuna gömüldü. Bu görüntüler, herkesin kafasına kazındı.
* ÜNLÜLERİN BURÇLARI
* ÜNLÜLERİN GERÇEK İSİMLERİ
* ÜNLÜLERİN DOĞUM TARİHLERİ
* HANGİ ÜNLÜ NEREDE OTURUYOR?
* ÜNLÜLERİN İLK EVLİLİKLERİ
* 2009 YILININ SİNEMA OLAYLARI İÇİN TIKLAYIN
* ANA SAYFAYA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ
EN SON HABERLER
- 1 Kan grubunuza dikkat! Bu kan grubundakilerin "demans riski %82 daha fazla"
- 2 Bilim insanları mucizeyi duyurdu! Kanser hücrelerini tek tek yakalayıp öldürüyor
- 3 Gözlerimizin önünde eridi! Diyet yapmadan 20 kilo veren ünlü isim açıkladı: "Her gün bunu yedim..."-
- 4 Kanserin ilk belirtisi ellerde ortaya çıkıyor! Eğer böyle görünüyorsa...
- 5 İklim değişti dünya alarmda
- 6 Aşırı öfke 40 dakika içinde ölüme sürükleyebilir! Kan damarlarını genişletip...
- 7 Gaziantep Şehir Hastanesi Obezite Merkezi Bölgeyi tedavi edecek
- 8 Kanserin ilk belirtisi ellerde ortaya çıkıyor! Eğer böyle görünüyorsa...
- 9 Yaza incecik girmenizi sağlayacak tarif! Metabolizma hızını arşa çıkarıyor...
- 10 "En sağlıksız gıda" seçildi: Hepimiz bayılarak yiyoruz! Sağlıklı hücrelerde adeta bomba etkisi yapıyor