Son Güncelleme: Pazartesi 12.04.2010
Stres ülserine ılık akşam çorbası şifa olur
İş hayatındaki yoğun stresin gastrit ve ülser gibi rahatsızlıklara neden olduğunu söyleyen Uzm. Dr. Koray Tuncer, "Stresli bir günün akşamında ılık bir çorba içmek veya az yağlı bir sebze yemeği yemek mideyi rahatlatır" diyor
Tabii ki her vücudun stresten etkilenme şekli farklı olduğu gibi sindirim sisteminin de bu duruma verdiği tepki farklıdır. Kişi; iştahsızlık, karın ağrısı, şişkinlik, ishal, bulantı ve kusma gibi şikayetlerde bulunabilir ya da mevcut yakınmalarının şiddetinin arttığını hissedebilir. Bu sorunların çözülmesinde en etkili yöntem stres faktörlerini ortadan kaldırmaktır. Tedavi için kimi zaman psikiyatrist desteği, kimi zaman da depresyon ilaçları önerilir.
YÜZDE 20'Sİ STRES!
İş hayatında yoğun stres yaşayan, ameliyat olan ya da trafik kazası geçiren kişiler, hastaneye yattıklarında ortada hiçbir sorunları yokken bir anda midelerinde ya da 12 parmak bağırsaklarında ülser oluşuyor. Buna 'stres ülseri' deniyor. Hastalarda ciddi kanamalar görülebiliyor. Mide asit salgısının artması midede ve 12 parmak bağırsağında ülser oluşumunu kolaylaştırıyor. Günümüzde var olan ilaçlar sayesinde, ülser çok rahat bir şekilde kontrol altına alınabiliyor.
Mide rahatsızlıklarının yüzde 20-30'u stres kökenlidir. Öyle ki; mide şikayetleriyle bize gelen hastaların önemli bir bölümünde, stresi ortadan kaldırdığınızda hastanının rahatsızlığı da ortadan kalkıyor.
Stresli bir günün akşamında ılık bir çorba içmek ve çok yağlı olmamak kaydıyla br sebze yemeği yemek mideyi rahatlatacaktır. Ayrıca limonlu bir ıhlamurun da mideyi ferahlatıcı etkisi bulunmaktadır.
AĞRI ARTINCA...
Stres, mideyle ilgili hiçbir sorunu olmayan kişide reflü oluşmasına neden olmaz. Ama stres-reflü ilişkisi de gözardı edilmemelidir. Kişinin reflüsü varsa ve stresli günler yaşıyorsa, midedeki asidin artmasıyla birlikte reflü şikayetlerinde ve mevcut yakınmaları hissetmesinde bir artış gözlenir. Halbuki şiddeti aynıdır. Ama kişi daha fazlaymış gibi hisseder. Çünkü hasta, ağrıyı hissettiğinde onu beyninde çözebilir. Ama beyinde ağrıyı çözümleyen merkez, stres anında devreye girmez ve ağrı çok daha şiddetli hissedilebilir.
KARIN BASINCINI ARTIRAN SIKI KEMERLERİ TAKMAYIN!
Memorial Hastanesi Beslenme ve Diyet Bölümü'nden Yeşim Çelik, ülserli hastaların dikkat etmesi gerekenleri şöyle sıraladı:
Karında basıncı artıran sıkı kemer kullanmayın.
Günde 3-4 fincandan fazla çay, kahve, meşrubat, soda, kola ve alkollü içecekleri içmemeye özen gösterin.
Kepekli tahıl ürünleri, nohut, barbunya ve mercimek gibi kurubaklagil yemeklerini mide ağrınız varsa tüketmeyin.
Meyveleri kabuksuz olarak, şikayetlerin çok yoğun olduğu dönemlerde fırında pişirerek veya komposto şeklinde ara öğünlerde yiyin.
MAKARNA YİYİN!
Mayalı hamur tatlıları yemeyin.
İLAÇLARDAN MİDEYİ KORUMANIN 5 YOLU
Alkollüyken alınan minik bir ilacın bile midede büyük tahribata yol açabileceğine değinen Uzm. Dr. Koray Tuncer'in bu 5 önerisini aklınızdan çıkarmayın!
ALKOLÜ DÜŞÜK OLMALI
1- Alkol, mide asit salgısını artırabilen bir ajandır. Hiç kuşkusuz tüketiminin sağlık üzerinde olumsuz etkileri mevcuttur. Tüketiminde temkinli olunması gerekir. Yemek borusu üzerinde tahriş edici etkisi vardır. Genellikle derecesi yüksek alkoller tüketildiğinde kişi bir rahatsızlık hissetmeyebilir. Çünkü bunların lokal anestezik etkisi vardır. Aynı şey yemek borusu ve mide için de geçerlidir. Yüksek dereceli alkol içildiği zaman rahatsızlık hissedilmez. Sıkıntısı genellikle ertesi gün çıkar. Alkol alımı tavsiye edilmemektadir. Ancak illa tüketilecekse, alkol oranı düşük olan içkilerin tercih edilmesi gerekmektedir. Bu durumda rakının alkol oranını düşürmek için 3'e 1 oranında sulandırması gerekir. Alkol oranı az olduğu şarap ya da bira tüketilebilir.
ALKOLDEN SONRA ASPİRİN ALMAYIN!
2- Alkolden sonra alınan ilaçlar, ağrı kesici özelliğiyle baş ağrısını giderir. Kişiyi rahatlatır. Ama aslında alkolün mideye yaptığı zararlı etki, alınan ilacın da etkisiyle daha da artacaktır. Tüm bunların yerine alkolü belli oranlarda tüketmemek çok daha faydalı olacaktır.
SİGARAYA DİKKAT!
3- Ülserin oluşumuna midedeki bakteri neden olur ve buna yönelik antibiyotik tedavisi yapılmazsa, ülser tekrarlayabilir. Yine ülser oluşumuna yol açabilen ağrı kesici, aspirin kullanımı ve sigara içilmesi de tekrar ülser oluşumuna yol açabilir.
İLACI DİK DURARAK İÇİN
4- İlaçların sindirim sistemine direkt ve kan yolu ile olumsuz etkilerinin yanı sıra, özellikle büyük tabletlerin yemek borusunda takılarak tahriş oluşturması ve buna bağlı olarak şiddetli göğüs ağısı, yanması ve yutma güçlüğü ile doktora başvurma hiç de seyrek değildir. Bu bulgularla gelen hastalarda, yemek borusunda ülserler görülmesi çok tipiktir. Bunu en aza indirmek için ilaçların mutlaka dik ve oturur pozisyonda, bol su ile alınması, ilacın ardından en az 10 dakika yatar pozisyona geçilmemesi özellikle önemlidir. İlaçları su ile almak en doğrusudur. Çay ve kahve yan etkileri artırabilir ve emilim üzerine olumsuz etkilidir.
HEM ZARAR HEM YARAR
5- Günümüzde mide asit salgılanmasını çok etkin olarak kontrol edebilen ilaçlar sayesinde, mide ve 12 parmak bağırsağı ülserleri kolayca tedavi edilebilmektedir. Bazı hastalarda midede 'Helicobacter Pylori' isimli bakteri, ülser oluşumuna yol açabilmektedir. Bu durumda da asit salgısını kontrol eden ilaca birkaç adet antibiyotik ekleyerek, bu bakteri yok edilmeye çalışılmaktadır.
EN SON HABERLER
- 1 Başparmak testiyle kalp hastalığı ihtimalinizi öğrenin! O kişilerin yüzde 98'i...
- 2 Merdiven çıkmak ömrü uzatıyor
- 3 Gece körlüğüne kök hücre umudu
- 4 Başparmak testiyle kalp hastalığı ihtimalinizi öğrenin! O kişilerin yüzde 98'i...
- 5 Beslenmeyle ilgili doğru bilinen yanlışlar! Yemekte toksik etki yaratıyor...
- 6 Çocukların dünyasını karartan hastalık
- 7 Kemikleri çelik gibi yapıyor! Günde 1 bardak tüketmeniz yeterli...
- 8 B12 vitamini değerini tavan yaptırıyor! Sabahları kahvaltıda 1 adet tüketirseniz...
- 9 Akciğer kanseri ilk belirtisini sabahları gösteriyor! Uyandığınızda bunu yaşıyorsanız...
- 10 Meğer kolajen deposuymuş! Her yemeğe ekleyin: 10 yaş gençleştiriyor