Yüzemeyen çocuk enfeksiyon kapar!
Yaz aylarında temizliği düzenli yapılmayan havuzların sağlık açısından çok riskli olduğunu söyleyen Uzm. Dr. Aşkın Güre Nemlioğlu: Yüzme bilen çocukların enfeksiyon riskleri, bilmeyenlere göre azdır. Çünkü yüzme bilmeyen çocuklar daha fazla su yutar ve bu yüzden bağırsak enfeksiyonlarına daha sık yakalanırlar
Yüzme, çocukların enerjilerini boşaltabilecekleri ve aynı zamanda vücut performanslarını olumlu etkileyen bir aktivitedir. Ancak çocukların yüzmek için suda bulundukları saatler çok önemlidir. Çünkü çocuklar suyun içinde bile olsalar, ciltleri güneşin zararlı ışınlarından olumsuz etkileniyor. Çocuklar yaz aylarında güneş ışınlarının en yoğun olduğu, 10.00- 16.00 saatleri arasında suya girmemeli; denize girme seansları saat 16.00'dan sonra günde 10 dakika ile başlamalıdır. Bu süre, her gün yavaş yavaş artırılarak, suda en fazla 30 dakika kalmaları sağlanmalıdır.
ÇOCUK BEZİ SUDA ŞİŞER!
ocukların idrar ve kakası, yalnızca kendilerinin değil, havuzdaki diğer insanların da hijyen sağlığını tehdit etmektedir. Bunun için havuza idrar veya kakanın yapılması halinde koruyucu önlemler alınmalıdır. Çocukların, dış yüzeyleri suya geçirgen olmayan yani suya girince şişmeyen bezlerle havuza sokulmaları uygundur.
Temizliği düzenli yapılmayan havuzlarda, bağırsak enfeksiyonlarına sık rastlanmaktadır. Özellikle çok sayıda insanın girdiği, günlük olarak suyunun değiştirilmediği, bakımının ve bakteriyolojik analizlerinin yapılmadığı havuzlarda başta Criptosporidyum, Giardia, E. Coli ve Şigella olmak üzere dışkı yolu ile bulaşan mikroplara bağlı bağırsak enfeksiyonlarına sık rastlanmaktadır. Bunun yanı sıra çocuklar, havuza girmeden önce havuz suyunu yutmamaları konusunda uyarılmalıdır.
Sıcak havalar, en çok bebekleri etkilemektedir. İsilik de sıcak havalarda en çok ortaya çıkan sorunlardan biridir. Basit ve önemsiz görünmekle birlikte, hem ebeveynlerin hem de kaşıntı ve iğnelenme hissiyle bebeklerin huzurunu kaçırmaktadır. İsilik, sıcak ve nemin etkisiyle, özellikle de vücudun kıvrım bölgelerinde ter bezlerinin tıkanması sonucu oluşan kızarıklık ve kabarcıklar şeklinde kendini gösterir. Sadece havuz suyundan isilik sorunu ortaya çıkmaz. Ancak havuz suyu ve güneşe bağlı cilt kuruluğunu önlemek amacıyla çocukların ciltlerine sürülen nemlendiriciler, havuz sonrasında isilik oluşumuna yol açmaktadır.
ÜÇ YAŞINDA YÜZME DERSİ
Üç yaşındaki çocuğa yüzme dersleri aldırılabilir. Ancak aileler, çocuğun keyif alarak yaptığı bu aktiviteyi, onun gözünde ders alınarak öğrenilmesi gereken bir zorunluluk haline dönüştürmemelidir. Yüzme bilen çocukların enfeksiyon riski, bilmeyenlere göre azdır. Çünkü yüzme bilmeyen çocuklar daha fazla su yutar ve özellikle bağırsak enfeksiyonlarına daha sık yakalanır.
BANYO SONRASI PUDRA TER GÖZENEKLERİNİ KAPATIYOR
KOKUSUNA ALDANMAYIN
Sabun içermeyen, Ph nötr yapısıyla cildin yapısına ve cildin su/yağ dengesine zarar vermeyen, suyun kurutucu etkisini nötralize eden hipoallerjenik vücut şampuanı tarzı ürünler kullanılmalıdır. Bunun dışında güzel kokulu ve hoş renkli ürünler, hemen hemen her zaman katkı maddesi içerdiği ve alerji yapma riski taşıdığından bebek ve çocuklar için önerilen ürünler değildir.
KENDİ HALİNE BIRAKMAYIN!
Çocukların, denizde ellerine kova ve küreklerini alarak oyun oynadıkları hayal edilirse, bu pek de engellenebilecek bir durum değildir. Ancak özellikle kız çocuklarının kuma oturması genital hijyeni bozarak, idrar yolu enfeksiyonlarına ve genel cilt hastalıklarına neden olacağı için, kumda oyun sonrası genital bölge temizliği yapılmalıdır.
Esas çocukların deniz kenarında kendi hallerine bırakılması ve bu konuda rahat davranılması sakıncalıdır.
HAVUZ SUYU KULAĞA ZARARLI
Havuz ya da deniz suyu, çocukların dış kulağına girer ve çıkar. Ancak dış kulak derisi üzerinde bir iltihaplanmaya neden olduğunda tedavi gerektirir. Çocuk, çok şiddetli bir ağrı çektiği için kulağını göstererek ağlar. Bu rahatsızlık, doktor muayenesinde anlaşılır ve iltihap tedavi edilir. Ancak havuz ya da deniz suyu, kulak zarına da zarar verebilir. Kulağa su kaçtığında iç kulak iltihabı da ortaya çıkar ve kulak zarına da zarar verir. Kulak zarı delinmesi nedeniyle işitme kayıpları ortaya çıkabilir. Bu sorun da çok şiddetli bir ağrı ile kendini gösterir. Çocukların kulaklarına su kaçmaması için vazelinle yağlanmış pamuk tıkaçları kullanılmalıdır.
ÜÇ YAŞINDA MAVİ TURA ÇIKAR
Çocukları üç yaşından büyük olan aileler, teorik olarak onunla birlikte mavi yolculuğa çıkabilir. Burada önemli olan, uyarıları dinleyen, teknede yaşamın gerekliliklerine uyum sağlayabilen ve yüzme eğitimi almış olan çocuklarla bu aktivitenin gerçekleşmesidir. Ancak anne ve baba, çocuğun bakımını, beslenmesini ve temel ihtiyaçlarını rahatça karşılayabilmelidir. Eğer onun bakımında ve beslenmesinde herhangi bir sıkıntı yaşamayacağına inanıyorlarsa ve çocuğun alışık olduğu düzeni sağlayabileceğini düşünüyorlarsa, bu yolculuk her dönem için uygundur.
45 KORUMA FAKTÖRLÜ GÜNEŞ KREMİ MİNİKLER İÇİN İDEAL
Yazın, çocukların 10.00-16.00 saatleri arasında güneşe çıkmalarını önermiyoruz. Eğer bu saatler arasında çocuk güneşe çıkarılacaksa, hafif ve pamuklu kıyafetler giydirilmeli, yüz, eller ve kollar gibi dışarıda kalan bölgelere UVA ve UVB'ye karşı etkili en az 45 koruma faktörlü güneş kremleri kullanılmalı ve her krem iki saate bir tekrar sürülmelidir. Deniz veya havuza sonrası kremin uygulanması tekrarlanmalıdır.
EN SON HABERLER
- 1 “Su içsem yarıyor” diyenler haklı çıktı! Meğer suyu böyle içmek yağ yapıyormuş...
- 2 Tüp bebekte yeni umut: ‘Eksozom’ bebekler
- 3 2 yılda 72 kilo veren kadın anlattı! "Zayıflamamı bu yiyeceklere borçluyum…"
- 4 Dünyanın en sağlıklı besini seçildi! Tüm vücudu baştan aşağı yenileyip hastalıklara savaş açıyor...
- 5 Ortopedide göbek yağından gelen şifa
- 6 6 ayda mükemmel vücuda kavuştu! Üstelik hayatında yalnızca tek bir şeyi değiştrerek... "Öyle güzel zayıflamış ki..."
- 7 Prostatta hayat kurtaran yöntem
- 8 Şehir Hastanesindeki Obezite Merkezine başvuran danışanlar sağlıklarına kavuşuyor
- 9 Bu besin adeta kanseri mıknatıs gibi çekiyor! DNA yapısını tamamen bozan o yiyecek...
- 10 Adeta karaciğerin sessiz katili! Bir daha ağzınıza bile sürmeyin...