Yumurtalık (Over) kanserleri, kadınlarda görülen kanserlerin yüzde 5'ini, kadın genital kanserlerinin ise yüzde 30'unu oluşturmaktadır. Hastalığın görülme sıklığı, sosyoekonomik düzeyi yüksek ülkelerde daha fazla. Over dokusundan farklı tümörler çıkabilir. Malin over tümörlerini sınıflandırırsak; tümörler köken aldığı yere göre selim borderline habis, selim tümör arası ve malin olmak üzere üç ayrı kategoride değerlendirilir.
YAŞLA BİRLİKTE ARTAR
Epitelyal over kanserleri, en çok görülen kadın over kanseri grubudur. Kadınlarda kansere bağlı ölümler arasında beşinci sıradadır. Genellikle 50 yaş ve üzerinde görülür. Yaşla birlikte görülme sıklığı da artar.
Genel popülasyonda, hayat boyu yumurtalık kanserine yakalanma riski 70'de birdir. Risk faktörleri; doğurmazlık, erken âdet, geç menopoz, invertivite, şişmanlık ve kötü beslenmedir. Çevre faktörleri, hava-su-topraktan alınan kanserojen maddeler de riski artırmaktadır.
Yumurtalık kanseri riskini azaltan etkenler ise şöyledir: Uzun süre doğum kontrol hapı kullanmak, çoğul gebelik, tüplerin bağlanması, spor yapmak, kilo-boy indeksi, genellikle kırmızı etten ve katkı maddesi olan gıdalardan uzak kalmak, koyu yeşil-kırmızı sebzelerle beslenmek, haftada en az iki kere baklagil yemek...
BULANTI İLE BAŞLIYOR
Over kanseri olgularının yüzde 10'unda genetik faktörler rol alır. Yumurtalık ve meme kanseri arasında, genetik bir bağ olduğu, ayrıca kolon kanserinde de bu bağın ortaya çıktığı pek çok çalışmada görülmüştür. Ayrıca birinci derece akraba olanlarda bu risk artmaktadır. Genetik geçişte, BRC A1 geni önemli rol oynar. BRC A2 geni daha az önemlidir.
Olguların yüzde 70-80'i tanı anında ileri evrededir. Hastalar farkında olmadan bulantı, hazımsızlık, karında şişkinlik, hafif bel ağrısı gibi şikayetlerle oyalanır. Tümör bazen akciğer zarına da yayılarak, sağ tarafta sıvı toplanmasına sebep olabilir.
Hasta genellikle nefes darlığıyla karşımıza çıkar. Bu nedenlerle hastanın doktora gitmemesi ya da hekimin gerekli teşhis araçlarını kullanmaması, tümörü geç evreye getirir.