Sigara içenlerin korkulu rüyası

Mesane kanseri; erkeklerde en çok görülen dördüncü kanser türüdür. Kadınların yakalandığı kanser türleri arasında ise 10'uncu sıradadır. Hastalıkta; ailesel geçiş nadiren görülür. Bu kanserin gelişiminde en önemli faktör ise sigaradır. Sigara dumanında bulunan kimyasalların, mesane kanserini uyardığı klinik deneylerle kanıtlanmıştır. Sigara bırakıldıktan sonra iki ila dört yıl içinde, mesane kanseri oluşma riski yüzde 50 oranında azalmaktadır.
işçiler tehlikede
Sanayide kullanılan boyaların, mesane kanseri oluşumu üzerinde etkili olduğu bilinmektedir. Deri ve kauçuk işçileri, kamyon sürücüleri, madenciler ve alüminyum işçileri mesane tümörü riski altındadır.
Böbrek yolu enfeksiyonları, böbrek taşlarının uzun süre mesanede kalması da hastalığı tetikler.
Suda bulunan yüksek dozda arsenik de mesane kanseri riskini artırır. İleri yaşlarda görülen hastalık; mesaneye daha önce uygulanan radyoterapi nedeniyle de ortaya çıkabilir. Radyoterapi uygulaması; mesanede kanser riskini dört kat artırmaktadır.
İDRARDA KANAMA
Tümörün boyutu, tümör sayısı ve tümöre eşlik eden hücre durumu; hastalığın nüksünü ön görmede yararlı olabilecek önemli belirleyicilerdir. Kendi çevresinde yayılma gösteren mesane tümörlerinin yüzde 50'sinde uzak organlara metastaz bulunmaktadır. Yüzde 18 oranında da bölgesel lenflerde metastaz görülmektedir.
Mesane tümörüne çoğunlukla idrar kanaması nedeniyle tanı konur. Ağrısız kanama şikayetleri; yüzde 15 oranında mesane tümörü göstergesidir. Fiziki muayeneler, çoğu mesane tümörü için doğru tanı yöntemi değildir. İlaçlı ürografi; bu tümörlere en çok uygulanan tanı yöntemidir.
KESİN TANI İÇİN TÜMÖRÜN ÇIKARILMASI GEREKİYOR
Mesane kanserinde en önemli teşhis aracı sistoskopidir. Bu yöntem; tümör hakkında bize bilgi verir. Sistoskopi esnasında tümörün rezeke edilmesi (yarıp çıkarmak) kesin tanının konulmasını sağlar.
REZEKSİYON YAPILIR
Tümörün yaygın olduğu belirlenirse bilgisayarlı tomografi ile lenf nodlarına yayılım araştırılmalıdır. Tütün kullanımı hastalara hemen yasaklanmalıdır.
Tedavide en önemli uygulama, transüretral rezeksiyondur. Bu uygulamada; mesaneye idrar yolundan ışık ve kamera içeren bir alet ile girilir ve tümör rezektoskop adlı bir alet ile hastanın cildinde herhangi bir kesi yapmadan bir işlem ile idrar yolundan dışarı çıkarılır.
Tümörün tamamı rezekte edildikten sonra tümör tabanındaki kas dokusundan da yeterli doku alınmalıdır.
ANANAS VE AVOKADO HASTALARA İYİ GELİR
Mesane kanseri hastaları, günde iki litre sıvı almalıdır. Erken evrelerde hastalıktaki nüks ihtimalini önlemek için tavsiye edilen bitkisel destekler arasında; yeşil çay, okaliptus, biberiye, ananas, avokado, papaya, yer alır.
BEYAZ UN YOK !
Maydanoz, mısır püskülü, kiraz sapı, avokado, defne yaprağı karışımının demlenip her gün içilmesi; mesane enfeksiyonlarından korur. C vitamini takviyesi ise bağışıklık sistemini güçlendirici etki sağlar. Fareler üzerinde yapılan bir araştırmada; çilekle beslenen farelerde düzelme gözlenmiştir.
Katkılı maddelerden uzak durulması, raf ömrü uzun olan gıdalara dikkat edilmesi, günde iki bardak domates suyu veya üç çorba kaşığı domates salçası tüketilmesi bağışıklık sistemi açısından önemlidir.
Arsenik miktarı düşük olan su içilmeli, beyaz undan uzak durulmalıdır. Günde 400 ünite folik asit alanlarda, arsenik oranının düştüğü ve mesane kanseri riskinin azaldığı gözlenmiştir.
RADYOTERAPİ UYGULANIR
Kalp yetmezliği, yaş, tansiyon gibi medikal nedenlerle hastaya radikal histektomi (organın çıkarılması) yapılamıyorsa kür amaçlı radyoterapi kullanılabilir. Hastanın durumuna göre eş zamanlı olarak kemoterapi ilave edilmelidir.
Prof. Dr. Erkan TOPUZ