Kolon kanseri kolonoskopiyle önlenebilir

Avşar, yaptığı yazılı açıklamada, kolon kanserinin tüm dünyada akciğer ve meme kanserinden sonra en sık görülen üçüncü kanser türü olduğunu ve her bir milyon insandan 500'ünde görüldüğünü bildirdi.

Prof. Dr. Erol Avşar, kolon kanserinin yaygın görülmesinin yanı sıra düzenli taramayla önlenebildiğini ve buna bağlı ölümlerde ciddi bir azalma görüldüğünü ifade ederek, hastalığın gelişimini önleyen altın standardın, tüm kalın bağırsağın görüntülenebildiği kolonoskopi olduğunu ve bu kanserin bir işlemle önlenebilmesinin diğer kanser türlerine göre bir avantaj yarattığını vurguladı.

Avşar, 45-50 yaşındaki herkesin düzenli kolonoskopi yaptırması durumunda 20-30 yıl sonra kolon kanseri vakalarının neredeyse kalmayacağını vurgulayarak, şu bilgileri verdi:
"50 yaş ve üstünde olanlar, cinsiyet ayrımı yapmaksızın büyük risk taşıyor. Ailede, özellikle birinci derece yakınlarında kolon kanseri olanlar ile ailesinde erken yaşta (55 yaş öncesi) kanser hikayesi olanlarda risk artıyor. Adenomatöz polip varlığı riski arttırıyor. Kendisinde ve ailesinde rahim, yumurtalık veya meme kanseri olanlarda risk artıyor. Lifli gıdaları az tüketmek, bol yağlı, hayvansal protein ağırlıklı beslenmek riski arttırıyor. Kalın bağırsağın genetik hastalıkları (herediter kolon kanseri) kolon kanseri gelişmesinde yüksek risk oluşturmaktadır. Daha önce kolorektal kanser veya polibi ile iltihabi bağırsak hastalığı olması da kişide kolon kanseri riskini arttıran faktörler arasında yer alır."

"KOLON KANSERİNDE ERKEN TANI HAYAT KURTARIYOR"

Prof. Dr. Erol Avşar, kolon kanserinin kolay belirti vermeyen ve yavaş büyüyen bir kanser türü olduğunu ifade etti. Belirti vermeden önce tarama testleri ile tanısı konulunca hastalığın tedavisinin mümkün olduğunu vurgulayan Avşar, şunları kaydetti:
"Kolon kanserinde erken tanı ile sağ kalma süresi arasında doğrudan bir ilişki vardır. Bu yüzden bu tümörde tarama testlerinin amacı kanser belirtileri henüz gelişmeden önce tanı konulabilmesidir. Kolon kanseri teşhisinde en iyi tarama yöntemi, tüm kalın bağırsağın görüntülenebildiği kolonoskopidir. Bu işlemle kolon kanserlerinin öncüsü olan adenomatöz polipleri saptanarak aynı işlem sırasında çıkarılabilinir. Kolon kanserinde, kanserin yüzde 90'nı polipten gelişmektedir. 45-50 yaşında bir hastaya kolonoskopi yaptığınızda polipi görüp çıkarırsanız hastanın kaderi değişiyor. Bağırsak kanseri riskiniz varsa kolonoskopi ile bu risk sıfırlanıyor."
İşlemin uygulanabilmesi için hastaya bir günlük sıvı diyeti uygulandığını ifade eden Erol Avşar, kolonoskopinin, gelişmiş anestezi ilaçları sayesinde tek bir iğneyle ağrısız bir şekilde kolayca yapılabildiğini belirtti.