Salı 14.01.2014 00:00
Son Güncelleme: Salı 14.01.2014 15:12

Sağlık Bakanı'ndan AB'ye mesaj

Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, "Tarafsız bir hukuk, hepimiz için vazgeçilmezdir. Hele hele bizim anlayışımızda, hak ve hukuk her şeyin önündedir. Biz, insan sağlığının hak ve hukuku kadar demokrasinin de sağlıklı bir hukuk tarafından değerlendirilmesinden yanayız" dedi.

Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, Avrupa Birliği ile Türkiye Cumhuriyeti tarafından finanse edilen ve yararlanıcısı Sağlık Bakanlığı olan "Organ Bağışında uyum İçin Teknik Yardım Projesi" kapsamında din adamlarına yönelik düzenlenen bilgilendirme toplantısına katıldı. Toplantının açılış konuşmasını yapan Müezzinoğlu, projeden duyduğu memnuniyeti dile getirdi ve AB'ye verdikleri destekten ötürü teşekkürlerini sundu.
Müezzinoğlu, organ bağışının insani, ahlaki, hukuki, ilmi ve tıbbi açıdan çok anlamlı ve değerli olduğunu belirterek, bir insanın yaşayabilmesine katkı sağlamanın önemli olduğunun altını çizdi. Organ bağışında farkındalığın artırılması gerektiğini vurgulayan ve bu algının giderek yaygınlaşması gerektiğini dile getiren Müezzinoğlu, Türkiye'de yaklaşık 24 bin kişinin hayata tutunabilmek için organ nakli için sıra beklediğini söyledi.
"En hayırlınız, insanlara en çok faydalı olanınızdır" hadisi şerifi ile insanlara yardımcı olabilmenin çok büyük bir erdem olduğunu ifade eden Müezzinoğlu, "Ancak, 'yaptıklarınız kadar yapmadıklarınızdan da sorumlusunuz' . Bu nedenle, yapabilecekken yapmadıklarımızdan da sorumlu olduğumuzu unutmamak lazım. Bu dünyadan göçerken, arkamızda bizden medet umanlara, toprak olacak organlarımızı bağışlayabilmeli duygusunu göstermeliyiz. Bunun için, inşallah toplumsal duyarlılığı hep birlikte artıracağız" dedi.
Müezzinoğlu, hemen hemen herkesin cüzdanında kredi kartı bulunduğunu, ancak herkesin organ bağışı yaptığına dair bir kartı bulunmadığını belirterek, şunları kaydetti:
"Aynı kredi kartı gibi organ bağışı kartı da cebimizde bulunabiliyorsa, o zaman insan olarak anlamlı ve değerliyiz. Çünkü, kredi kartı bir ihtiyacımızı gidermek için cebimizde, organ bağışı kartı da yaşayabilmek için gerekli olan bir kart yerine geçer. Kardeşimiz, annemiz, kendimiz, evladımız ya da tanımadığımız bir kişi için o kart çok anlamlı ve değerlidir. Bana göre, kredi kartı ile kıyaslanamayacak kadar anlamlı ve değerlidir.
Yaklaşık 60 bin diyaliz hastası, 19 bin böbrek bekleyen, 2 bin civarında karaciğer nakli bekleyen kişi bulunuyor. Geçtiğimiz yıl organ beklerken yaklaşık bin 860 kişi hayatını kaybetti. 'İnsanı yaşat ki devlet yaşasın' diyen bir medeniyetin mensuplarıyız. Dünyadan göçerken, birinin yaşamını devam ettirebilmesine vesile olmak hayatta en anlamlı şeylerden biridir."

"KİŞİNİN, VASİYETİNE DEĞER VERİLMELİ"

Organ bağışına ilişkin sürecin, kişinin beyin ölümünün gerçekleşmesi ile başladığını anlatan Müezzinoğlu, bu konuda vatandaşların kafasında en ufak bir tereddüdün bulunmaması gerektiğini vurguladı. Müezzinoğlu, "Organ bağışı, yoğun bakımda tedavi görürken beyin ölümü gerçekleşmiş olan kişiden alınmaktadır. Beyin ölümü gerçekleştiğini de uzmanlar karar vermektedir. Bu karar verildikten sonra ve kişi sağlığında bağışta bulunmuşsa, bizim de yakınlarını bu konuda bilgilendirmemiz lazım. O kişinin, vasiyetine değer verilmelidir" diye konuştu.
Bu konuda ailelerden, din adamlarından, hekimlerden ve medyadan destek istediklerine işaret eden Müezzinoğlu, bunun için öğretmenler, muhtarlar, imamlarla, sivil toplum kuruluşları olmak üzere toplum önderleri ile işbirliği içinde olacaklarını bildirdi. Müezzinoğlu, insanların belli organlarını ya da hepsini bağışlayabileceğini anımsatarak, sağlığında herkesin organ bağışında bulunması çağrısında bulundu.

"TÜRKİYE, AVRUPA STANDARTLARINI YAKALAYAN BİR ÜLKE"

Türkiye'nin sağlık hizmetleri anlamında önemli mesafe katettiğine dikkati çeken Müezzinoğlu, "Artık Türkiye, bu alanda Avrupa standartlarını yakalayan bir ülkedir" dedi.
Müezzinoğlu, Türkiye'de hekimlerin organ naklindeki tıbbi tecrübesinin dünya standartları ile yarışabilen bir seviyede olduğunu ifade ederek, dünya standartlarında organ nakilleri gerçekleştirildiğini, toplam 111 organ nakil merkezinin ruhsatlandırıldığını ve buralara en üst düzeyde tıbbi teknoloji sağlandığını bildirdi.
Bu alanda başarılı olan bir ülkenin, organ bağışında da çok daha ileri adımlar atması gerektiğine inandığını dile getiren Müezzinoğlu, "Bu alanda, Avrupa'nın en başarılı ülkeleri olabilmenin arifesinde olduğumuza inanıyorum" açıklamasında bulundu.

"SANDIĞIN HUKUKU, EN AZ TOPLUMSAL SAĞLIĞIMIZ KADAR ÖNEMLİDİR"

Türkiye'de toplum sağlığı kadar, siyasi arenada demokrasinin sağlığına büyük önem verdiklerini ifade eden Müezzinoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"İnsan sağlığı kadar önemli olduğuna inandığımız demokrasinin sağlığı, hukukun sağlığı, hukuk devleti olmanın sağlığı veya sağlıklı bir hukuk devleti olma konusunda da duyarlılığımızı, AB Türkiye temsilcimiz vasıtasıyla AB'ye de iletmek istiyoruz.
Türkiye'de hukukun tarafsızlığını önemsiyoruz, hukukun bağımsızlığını önemsiyoruz, ama tarafsızlığı da çok önemli. Tarafsız bir hukuk, hepimiz için vazgeçilmezdir. Hele hele bizim anlayışımızda, hak ve hukuk her şeyin önündedir. Biz, insan sağlının hak ve hukuku kadar demokrasinin de sağlıklı bir hukuk tarafından değerlendirilmesinden yanayız. İnanıyorum ki Türkiye, bu anlamda da yine AB uyum sürecinde, katettiği demokratikleşme anlamında, hukuk devleti olma anlamında katettiği mesafeleri yine sağlıklı bir hukuk devleti, sağlıklı bir demokratik ülke olmayı önümüzdeki süreçte çok daha güçlü bir şekilde başaracaktır. Çünkü, biz 'sandığın hukuku, sağlıklı bir sandık en az toplumsal sağlığımız kadar önemlidir' diyoruz. İnanıyorum ki, gelecek yıllar toplumsal sağlığımız açısından da siyasal sağlımız açısından da ve demokrasimizin hukuk devleti olma yönündeki sağlıklı gidişatımız anlamında da anlamlı ve değerli olacaktır."
Müezzinoğlu, konuşmasının ardından kornea nakli yapılan ve nakil için sıra bekleyen hastalar ile görüştü.

"TARAFSIZLIK VE ADALET SİSTEMİ DE BİZİM AÇIMIZDAN ÇOK ÖNEMLİ"

Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Başkan Vekili Bela Szombati de organ bağışının, nakile ihtiyaç duyulan kişiler için ölümle yaşam arasında bir çizgi olduğunu söyledi. Çok sayıda kişinin organ nakli için sıra beklerken yaşamını yitirdiğine dikkati çeken Szombati, her duyarlı kişinin sağlığında organlarını bağışlaması çağrısında bulundu.
Szombati, AB olarak ülkelerden organ bağışının artırılmasına yönelik eylem planı hazırlamalarını istediklerini ifade ederek, bu konuda farkındalığın artırılması, nakil başarılarının yükseltilmesine önem verdiklerini vurguladı.
Türkiye'nin son on yılda bu alanda çok başarılı ivme kazandığının altını çizen Szombati, AB'ye benzer rakamların yakalandığını söyledi. Szombati, kadavradan alınan bağışların şu anda çok olmadığına dikkati çekerek, bu aşamada özellikle din görevlilerine büyük görev düştüğünü dile getirdi.
Bu projenin Türkiye ile AB arasındaki işbirliğinin güzel bir örneği olduğuna işaret eden Szombati, "Organ bağışının dışında AB olarak tarafsızlık ve adalet sistemi de bizim açımızdan çok önemli" dedi.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.