Zinde ve zayıf olmanın 20 sırrı

Harvard Tıp Fakültesi beslenme profesörlerinden Diyetisyen Teresa Fung, yaptıkları araştırmaları geçtiğimiz günlerde açıkladı. Raporda; yağlı ve hayvansal yiyeceklerin bol, sebze ve meyvenin az ya da hiç tüketilmediği bir beslenme tarzında kanser ve kalp hastalıklarına yakalanmanın yaygın olduğu gerçeği bir kere daha vurgulandı.

YÜZDE 20 HAYVANSAL GıDA tüketin
Beslenme planınıza düzenli kilo vermek, fit ve yaşlanmayı önleyici bir yaşam tarzı benimsemek istiyorsanız; günlük beslenmenizin yüzde 80 bitkisel, yüzde 20 de hayvansal kaynaklı yiyeceklerden oluşmasına özen göstermelisiniz. İşte benim size sağlıklı ve zinde kalma önerilerim:
1- Yaşlanmayı önlemede en değerli besin grubu kurubaklagillerdir. Hem kilo vermek, hem de sağlığı korumak için en az bir küçük tabak mercimek, kuru barbunya, nohut veya kuru fasulye her gün yenilmelidir.
2- Vücutta oluşan organik maddelerin atımını sağlamak için elma ve çilek, mevsiminde düzenli olarak tüketilmelidir. Her gün bir adet elma veya sekiz adet çilek, kas hücrelerinin sağlıklı çalışmasını sağlar.
3- Kirli hava, radyasyon ve sigara dumanına maruz kalıyorsanız; siyah üzüm, taze ahududu, pancar ve limon sizi bu toksinlerden uzaklaştıracak süper besinlerdir.
4- Yükselen şekeri dengelemek, artan tansiyona dur demek ve de sinir sisteminizi düzenlemek için brokoli, şalgam, susam ve Brüksel lahanası tercih edin.
5- Hormonlarınızın düzenli çalışması için havuç, yeşil çay, kabak, domates, salatalık ve bulgur; mükemmel kaynakların başında gelir.
6- Dokularınıza nüfuz etmiş kimyasalları temizlemek için ise greyfurt, mandalina, portakal, vişne ve kiraz yemelisiniz.
7- Kanda yağların azaltılması ve kanserojenik maddelerin uzaklaştırılması için fındık, ceviz, çavdar ekmeği, yulaf ekmeği, tatlı kırmızı biber, açık siyah çay ve maydanoz çok etkilidir.
8- Günlük beslenmenizde zeytinyağından vazgeçmemelisiniz. Ancak günde dört yemek kaşığından fazla tüketmemeye özen gösterilmelidir.
9- Erkeklerin cinsiyet hormonlarını düzenlemede karpuz, greyfurt ve domatesten uzaklaşmaması, kadınların da tere, domates, turpu düzenli olarak yemeleri sağlık açısından bulunmaz bir mucizedir.
10- Yaşlanmayı geciktirmek için; kivi, ananas, soğan, ıspanak, havuç, rezene, kereviz, hindiba otu, patlıcan ve domates; mevsiminde bulunduğunda düzenli olarak yenilmelidir.
11- Detoks mekanizmanızı açmak için; pırasa, ananas, soğan, sarımsak, brokoli ve lahanayı bolca taze veya suyunu sıkarak tüketmelisiniz.
12- Hayvansal kaynaklı besin olarak en sık yemenizi önerdiğim beyaz et çeşitlerini kadınlar günde 150, erkekler ise 200 gramı geçmeyecek şekilde bir ana öğünde sebze veya tahıllarla beraber yemeliler. Omega 3 yağlarından zengin somon, uskumru, sardalya ve deniz levreği haftada dört kez olacak şekilde tüketilmelidir.
13- Kırmızı eti, kuzu eti olarak ayda bir kere yağlarından temizlenmiş halde buğulama veya ızgara şeklinde yemenizi öneririm.
14- Haftada iki kere de güvenilir çiftliklerden alacağınız tavuk veya hindi etini derisiz ve iyi pişmiş olarak yiyebilirsiniz.
15- Yumurtayı, iyi pişirilerek kadınerkek herkes bir adet, haşlanmış veya menemen olarak yiyebilir. Yumurtayı sebzeler veya bulgurla yemek, kolesterolü yükseltmez.
16- İster günlük, ister pastorize, günde iki bardak süt içebiliriniz. Sütte bulunan konjuge linoleik asit sizi hem kanserden korur, hem de kalbinizin zindeliğine katkıda bulunur. Bir kase yoğurdu da yemeklerin yanında tüketmelisiniz. Yoğurtta olan yararlı bakteriler sindirim sağlığına birebirdir.
17- Peyniri; az yağlı olacak şekilde günde bir dilimden fazla, sağlıklı yaşam için yememenizi öneririm.
18- Alkol olarak kırmızı şarabı tek geçmelisiniz. Eğer alkol kullanmıyorsanız onun yerine siyah ve kırmızı üzümden taze sıkılmış meyve suyunu da yemeklerle beraber içebilirsiniz.
19- Haftada bir kere 50 gramı geçmeyecek kadar siyah, yani bitter çikolata yemeyi ihmal etmeyin. Bunun; kandaki kötü huylu kolesterolün düşmesi, vücudun antioksidan kapasitesini artırmak için de çok önemli olduğunu unutmayın.
20- Muhakkak haftada en az beş kere 70 dakikadan fazla yürüyüş yapmayı ihmal etmeyin. Sağlıklı ve uzun yaşamın minik sırrı olan yürüyüşü hayatınızdan çıkarmayın.
HAFTANIN BİLİMSEL NOTU
John Hopkins Üniversitesi'nin yaptığı bir çalışma sonucunda uyku kalitesi ile bel bölgesindeki yağlanma arasında bilimsel bir ilişki olduğu kanıtlandı. Yale Üniversitesi'nin yaptığı bir çalışma ise; uyku problemi olan şişman kadın ve erkeklerin, düşük kalorili dengeli diyet ve orta derece düzenli fiziksel aktivite yaparak tüm vücutlarında, özellikle de bel bölgelerindeki yağları yakabileceğini ortaya çıkardı. Harvard Tıp Fakültesi'nde yapılan bir araştırmada; yetersiz uykuya bağlı gece yemeleri olan diyabete aday kadınlarda altı aylık gözlem yapıldı. Bu kadınların, diyet ve uyku düzenlenmesinin yapılması ile sadece diyet uygulayan kadınlara nazaran yüzde 15 daha fazla kilo kaybettikleri, bel bölgesindeki yağlarda azalma olduğu gözlendi.
SAĞLIK İYİLEŞTİRİCİ İKSİR
Araştırmalarım özellikle çalışanların ikindi saatinde çok yüksek kalori aldığını ve vücutta yağlanmada en riskli saat dilimi olduğunu gösteriyor. Çalışan kişiler özellikle tatlı ve doyurucu yiyecekleri tercih ettiklerini söylüyorlar. Bunun için düşük kalorili, lezzetli ve uzun süre tok kalmanızı sağlayan yulaflı kakao bar tarifimi sizlerle paylaşacağım.
Malzemeler
1 çay bardağı kuru siyah çekirdekli üzüm
1 çorba kaşığı kakao
1 tatlı kaşığı vanilya
1 çay bardağı fındık
1 çay kaşığı toz tarçın
1-2 çay bardağı yulaf ezmesi
Yapılışı
Üzümü bir gece önceden yumuşaması için suda bekletin. Üzümleri mutfak robotuna koyun. Üzerine vanilya, fındık, tarçını ilave edin, çırpın. Sonra kakao ekleyip mutfak robotunda karıştırın. Yulaf ezmesini döküp kaşıkla karıştırın ve barlar şeklinde şekil verin.