Vücut sağlığınız için doğal beslenmelisiniz

Kanser, diyabet, obezite ve kalp hastalığı nedeniyle hastaneye başvuran hasta sayısında her geçen gün artış yaşanıyor. Hayatımızda var olan birçok hastalığın temelinde ise doğal olmayan ürünlerle beslenmek yatıyor. Beslenme ve Diyet Uzmanı Berna Çil; BSG dergisine, doğal beslenememe nedeniyle yaşanan sağlık problemleri hakkında bilgi verdi:
Ergenlik yaşı düşüyor
Hormonlu besinler kız çocuklarında adet görme yaşının düşmesine, erkek çocukların göğüslerinde ise kadın tipi irileşmelere neden oluyor. Bu etkenler hormon metabolizmalarına giren besinlerin etkisiyle artıyor.
ALERJİK ŞİKAYETLER ARTTI
Bitkiler başta olmak üzere hemen hemen tüm gıdalara; daha dayanıklı, daha iyi görünümlü ve daha dolgun olmaları için farklı besinlerin bazı maddeleri katılıyor. Herhangi bir gıda domatesle aşılanmışsa, alerjisi olan biri hiç domates yemeden besin alerjisi yaşayabiliyor.
SİNİR SİSTEMİ ETKİLENİYOR
Yenilen hormonlu ve katkılı gıdalar; sistemlerde arızalar oluşturabiliyor. Vücuttaki hormon dengeleri bozulunca hormonal hastalıklar oluşuyor. Bu tip besinlerin tüketilmesi, kinin dengelerini bozarak birçok hastalığa davetiye çıkartıyor.
OBEZİTE SORUNU ARTIYOR
Glikoz şurubu ya da fruktoz içeren raf ömürlü besinler insülin salınımını yeterince sağlamadığı için tokluk hissi oluşturmuyor ve yemek duygusu sürekli tekrarlanıyor. Bu durum da yemek yeme ataklarıyla obeziteye davetiye çıkartıyor.
ANTİBİYOTİKTEKİ TEHLİKE
Sürekli antibiyotik kullanımı mikroorganizmaların güçlenmesine ve dayanıklılıklarının artmasına sebep oluyor. Besinlerde dayanıklılığı artırmak için kullanılan antibiyotikler de vücuda girdiğinde aynı mekanizma ile vücut direncini düşürüp mikroorganizma dayanıklılığının artmasına sebep oluyor.
ŞEKERLİ GIDALAR VÜCUT İÇİN ZARARLI
Nesilerin sağlıklı yetişebilmesi için şekerli gıdaların ve asitli içeceklerin kesinlikle tüketilmemesi gerekiyor. Çünkü katkı maddesi içeren bu yiyecekler, doyma hissinin aksine daha çok yemek yemeye neden oluyor. Fruktoz, hücre içine insülin ile taşınmadığı için tokluk hissi sağlamıyor. Bu yüzden de sürekli yeme eğilimi doğurarak obeziteye zemin hazırlıyor. Ayrıca şeker metabolizmasını bozuyor ve endokrin sistemde yıkılmaya neden olur ve tüm sistemde arızalara yol açıyor.