Vücudunuzu kilo aldıran yiyeceklerden arındırın

Beslenme araştırmaları, hâlâ zayıflamak için en uygun diyet modelinin içeriğini keşfetmek için çaba sarf ediyor. Diğer yandan da şişmanlık problemini yaşayan kişiler sihirli bir yiyeceğin hızlı bir şekilde zayıflatmasını bekliyor.
Aslında temelde beyinde doyuma ulaşacak az porsiyonların keşfedilmesi, yiyeceklerin lezzetinden ödün vermeden beslenmenin öğrenilmesi, çeşitli besin gruplarını gün içinde tüketmek ve düzenli aktivite yapmak; sağlıklı zayıflamanın içeriğini oluşturur. Sağlıklı beslenen birçok kişi de kilo problemi ile karşı karşıya kalmaktadır. Çünkü değişen yaş ve metabolizma düzenine göre ne kadar yiyeceğini keşfedemediği için kilo vermekte de zorlanmaktadır. Bu nedenle yapılan araştırmalar doğrultusunda sizlere yaşamınızda yapmanız gereken beş ana noktayı hatırlatarak kilo alımını durduracak, zayıflamanıza yardımcı olacak bilgileri paylaşmak istiyorum.
BİRİNCİ ADIM
Yağ çeşidine ve miktarına dikkat edin. Yağları azaltarak zayıflama uzun zamandır bilinen bir yoldur. Fakat yağsız veya çok az yağ içeren bir beslenme sistemi; lezzet açısından yeterli haz sağlamadığı için uzun vadede başarısızlıkla sonuçlanmıştır. 2007 yılında Obesity dergisinde yayınlanan bir araştırma, bazı gerçeklerin unutulmaması gerektiğinin altını çizdi. 42 bin kişiyi sekiz yıl takip eden uzman ekip; bitkisel yağlardan zeytinyağı, ayçiçeği gibi olanlarını tercih edenlerin kilo almadığını, sağlıksız yağ olarak nitelendirilen trans ve doymuş yağları tüketenlerin ise kilolarında artış olduğunu bildirmiştir. Bu nedenle bitki özlü yağları beslenmenize koymayı ihmal etmeyin. Zeytinyağı, fındık yağı, ayçiçeği yağını dönüşümlü olarak kullanın. Günde kişi başı en az beş, en fazla sekiz yemek kaşığı yağ kullanılması yeterli.
İKİNCİ ADIM
Sağlıklı protein kaynaklarını satın alın.
Vücutta proteinli yiyecekler sindirilirken vücut, daha fazla efor sarf ettiği için daha çok kalori harcar. Dikkat etmeniz gereken en önemli kısım, ne tür proteinli yiyecekleri düzenli olarak yemeniz gerektiğidir. Araştırmalar işlenmiş kırmızı ve beyaz etlerin (dana salam, hindi füme, tavuk sosis gibi) yüksek miktarda yenilmesinin kalp, diyabet ve kolon kanseri için risk oluşturabileceğini gösteriyor. 2011 yılında New England Journal of Medicine dergisinde yayınlanan, 120 bin kişinin 20 yıllık izlem sonuçlarına bakıldığında; porteinli yiyecekleri seçmenin kilo yönetiminde oldukça önemli olduğu görülmektedir. Çalışma sonuçlarına baktığımızda; yağlı kırmızı et ve işlenmiş et çeşitleri yiyenlerin yemeyenlere göre her dört yılda en az üç kilo daha fazla aldığını, sağlıklı protein tüketenlerin ise her dört yılda bir-iki kilo zayıfladığı bildirilmiştir.
ÜÇÜNCÜ ADIM
Yüksek glisemik indeksli yiyecekler kilonun düşmanıdır. Kolay sindirilip kana hızlı geçen karbonhidrat çeşitleri olan beyaz ekmek, sofra şekeri, işlenmiş şekerli tahıl gevrekleri, haşlanmış patates ve hazır paket ürünler kilo almayı tetikleyen en tehlikeli yiyecek gruplarıdır. Harvard Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı, yaptığı araştırmalarda uzun süre takip edilen şişmanların; beslenmelerinde patates kızartmasını sık yediği, yemeklerin yanında haşlanmış veya püre patates bağımlılığı olduğu, çok fazla şekerli içecek tükettiği ve şekerli kek-kurabiye gibi yiyeceklerin bolca yendiğini belirtmektedir.
DÖRDÜNCÜ ADIM
Sağlıklı karbonhidratları ana ve ara öğünde tercih edin. Taze meyveyi bütün olarak yiyip sadece suyunu tüketmemek, taze sebzeleri çok pişirmeden tüketmek ve tahılları tabakta az miktarda yemek etkili zayıflamayı sağlamaktadır.
Sağlıklı ve kalıcı zayıflamak istiyorsanız yağsız beyaz et çeşitlerinin yanında taze sebze veya tam tahıllar yemeli, ara öğünlerde ise taze meyveleri tercih etmelisiniz.
BEŞİNCİ ADIM
Kuruyemişler, zayıflatan sihirli besinlerdir.
Bilimsel araştırmalar, ara öğünlerde veya kahvaltıda düzenli olarak kuruyemiş yiyenlerin kalp krizinden korunduğunu bildirmektedir.
Ceviz, fıstık, kabak çekirdeği, fındık, ay çekirdeği, badem ve leblebi; en iyi kilo verdirici yağlı tohum çeşitleridir. Bir ara öğünde bir çay bardağı kadar her gün farklı çeşidini yemek sağlığınıza sağlık katacaktır.

GÜNÜN BİLİMSEL NOTU
Demir mineralinden oldukça zengin olan kimyonu mutlaka yemeklerinize ekleyin. Kimyon; iyi bir manganez, bakır, magnezyum ve B1 vitamini kaynağıdır. Sağlık açısından en çarpıcı etkisi gaz giderici ilaç kadar tesirli olmasıdır. Kimyon yenildikten sonra bağırsaklara geldiğinde pankreatik enzimlerin çok daha etkin salgılanmasını sağlayıp besinin daha fazla sindirilmesini de sağlar.
KANSERE KARŞI KORUYUCU ETKİSİ VAR
Nutrition Research adlı bilimsel dergide 1998 yılında yayımlanan araştırmada, kimyon kullanımının kan şekeri üzerinde olumlu etkilerinin olduğu kanıtlanmıştır. Kimyonda bulunan esansiyel yağlar karaciğerin yenilenmesine yardımcı olmaktadır. Bu kesif kokulu kahverengi sihirli baharat kansere de karşı koruyucu etki yaratacak kadar yüksek oranda antioksidan içermektedir. Günde bir yemek kaşığı kadar kimyonu salata, sebze yemekleri veya yoğurda koyarak yemenin bağışıklığı çok etkili bir şekilde artırdığı bildirilmiştir. Zeytinyağını minik bir kaseye ekleyip, içine bir tatlı kaşığı kadar kimyon koyup yemek aralarında küçük ekmek parçalarını batırarak da yiyebilirsiniz. Kimyon en çok yumurtaya yakışmaktadır. Haşlanmış yumurtanıza tuz yerine kimyon koyarak vücudunuza daha sağlıklı bir etki yaratabilirsiniz. Tüm baharatlar gibi kimyonu da cam kavanozda hava geçirmeyecek ve ışık görmeyecek şekilde saklamalısınız. Kimyon, nemli ortamda aflatoksin üreterek kanserojen maddelerin oluşmasına neden olacağından, kimyonu temiz kaşıkla alıp yemeklere serpiştirin. Yemeğin buharından, ortamın sıcak olmasından ve saklama kabınızın kesinlikle hava almayan cinsini kullandığınızdan emin olmalısınız.

Günün sağlığı iyileştirici formülü
Bu formülümle yemekte oluşan hazımsızlık, şişkinlik ve midedeki gerginliğin ortadan kalkmasını sağlayacaksınız. Özellikle kükürtlü sebze çeşitleri ve kurubaklagil yemeklerini yedikten sonra sıcak bir fincan metabolizma rahatlatan çay tarifimle, gaz sorununuzu çözebilirsiniz.

Malzemeler
1 tatlı kaşığı rezene
1 çay kaşığı tarhun otu
1 tatlı kaşığı bal
Limon dilimi
Taze zencefil

Yapılışı
Çay potuna (ya da haznesi süzgeçli olan çaydanlığa) rezene ve tarhun otu koyup sıcak su ekleyerek demlenmesini sağlayın. Sonra bardağa boşaltıp üzerine bal ekleyip karıştırın. En son limon ve taze zencefil dilimi koyup bir-iki dakika kadar demleyip için.