Son Güncelleme: Çarşamba 19.11.2014 12:51
Aşırı kuralcı aileler dikkat!
İstanbul Üniversitesi (İÜ) Tıp Fakültesi Psikiyatri Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sedat Özkan, aşırı kuralcı ve disiplinli eğitim veren ailelerin çocuklarında takıntı hastalığının daha sık görüldüğünü bildirdi.
Takıntı sahibi kişilerde, dürtüsel olarak tekrarlanan düşünce ve davranışlara birtakım acilen uygulanması gereken davranışların eşlik ettiğini kaydeden Özkan, şunları kaydetti:
"Bu durumun yaşam işlevselliğini bozacak düzeyde olması gerekir. En sık görülen belirtiler el yıkama, kapıları, prizleri kontrol etme, kendisine bir hastalık bulaşacağından korkma, yanlış yapmaktan korkma, birisine zarar vermekten korkma, düzen ve simetri takıntıları, günah işleyecek olmaktan korkmadır. Bu takıntılar sonucu saatlerce el yıkama, sürekli kontrol etme, kendini toplumdan izole etme, sevdiği insanlardan zarar verme takıntısı sebebiyle uzak durma, sürekli eşyaları düzeltmekten bir süre sonra bıkmak ve kimseyi evine davet etmemek, günah işlemekten korkmak sebebi ile insanlarla minimum ilişki kurmak ,sürekli tövbe etmek."
Özkan, hastalığın ortaya çıkmasında kültürel faktörlerin etkili olduğunu vurgulayarak, "Aşırı kuralcı ve disiplinli eğitim veren ailelerin çocuklarında takıntı hastalığı daha sık görülüyor. Bu hastalığa günümüzün getirdiği sosyal yaşamdaki değişimlere adapte olamayan kişilerde de sıkça rastlanıyor" ifadelerini kullandı.
OTİZM RİSKİNİ EN AZA İNDİREN ÖNLEMLER
KOAH'TA 40 YAŞ RİSKİ
1 YAŞINDAN ÖNCE TUZ YASAK!
TAKINTININ TEDAVİSİNDE "GÜN HASTANESİ" MODELİ
Takıntı tedavisinde ilaç ile terapinin eş zamanlı uygulanması gerektiğini belirterek, hastaların "Gün Hastanesi" modeli kapsamında tedavi edilebildiğini, bu modelde yüzleştirme ve duyarsızlaştırma yöntemleriyle korkular ve takıntıların tedavi edildiğini ve bu modelin hastalarda olumlu sonuçlar verdiğini bildirdi.
Özkan, OKB tedavisi kapsamında kişide rahatsızlık oluşturan düşüncelerin sorumluluk artışına yol açmasını durdurmayı hedeflediklerini belirterek, şöyle devam etti:
"Gün Hastanesi modelinde terapötik ortamda, uzmanın aktif yardımı ile bilişsel davranışçı terapi, maruz bırakma ve kompülsiyonu engelleme, sistematik duyarsızlaştırma ilaç tedavisi eş zamanlı ve eş güdümlü uygulanır. Gün Hastanesi modeli ile hastalarla maruz bırakma ve tepki önleme gibi tekniklerin uygulanması, baş etme mekanizmalarının adım adım geliştirilmesi hem etkin olarak sağlanabilmekte hem de hastanın tedaviye olan inancı ve güveninin olumlu sonuçlar ile artması amaçlanmakta. Gün Hastanesi modeli, hastanın durumuna göre günübirlik yatışla takip edilebileceği, terapilerinin yapılabileceği, hastaların takıntıları ile yüzleşirken uğraş terapisi ile işlevselliğini artırabildiği, bir grup terapisinde kendiyle aynı durumda olan kişilerle baş etme yöntemleri geliştirebileceği bir modeldir."
EN SON HABERLER
- 1 Ne kadar hiperaktifsiniz? 10 soruda kendinizi test edin...
- 2 Kalp krizinin sinsi sinyalleri! İlk önce bu belirtileri veriyor...
- 3 Ortopedi ve Travmatoloji alanında uzmanlar Konya’da bir araya geldi
- 4 Astım nöbetine dikkat
- 5 Metabolizmayı ateşleyen beslenme yöntemi! İstediğinizi yiyerek 3 ayda 12 kilo verin...
- 6 Kemikleri adeta çelik gibi yapıyor! Günde 1 porsiyon tüketmeniz yeterli..
- 7 ‘Serum’ çılgınlığına karşı uyarı: Kuaförde serum taktırıp kalbi duranlar var
- 8 Greyfurtun 8 altın faydası
- 9 Beşinci hastalık korkutuyor
- 10 Hafızayı zehir gibi yapıyor! Bilim insanları beyin gücünü artırmak kaç dakika yürümeniz gerektiğini açıkladı