Perşembe 21.01.2016 00:00

Koroner Bypass ameliyatı nedir?

Koroner Bypass ameliyatı nedir? By-pass'ın kelime anlamı köprüleme olarak tanımlanabilir.

By-pass Nedir? – Kimlere Uygulanır?

By-pass'ın kelime anlamı köprüleme olarak tanımlanabilir. By-pass ameliyatı, vücudumuzdaki atardamarların tıkayıcı hastalıklarında uygulanan cerrahi tedavi yöntemine ilişkin genel bir adlandırmadır. Yani belli bir bölgesinde daralma yahut tıkanma meydana gelmiş olan ve dolayısı ile beslediği bölgeye yeterli kanı taşıyamayan bir atardamarda, tıkalı bölgenin ilerisine vücudun başka bir bölgesinden hazırlanan damar vasıtası ile köprü oluşturularak kan ihtiyacının karşılanmasıdır. Kalbi besleyen atardamarlara "koroner damar", bunların daralması veya tıkanması durumda yapılan cerrahi girişime de "Koroner By-pass ameliyatı" adı verilmektedir. Günümüzde koroner damar hastalıklarının görülme sıklığına paralel olarak çok sayıda ve yaygın biçimde uygulanan bu ameliyatlardan ötürü "by-pass ameliyatı" denilince toplumumuzda akla koroner damarlara yönelik cerrahi girişim gelmektedir.

Koroner Bypass ameliyatı nedir?


By-Pass Ameliyatlarının Süresi Ne Kadardır?

Gerçekleştirilen ameliyatın şekline, yapılacak by-pass sayısına, aynı seansta kalbe yönelik diğer bir cerrahi girişimin bulunup bulunmamasına ve daha önce herhangi bir kalp ameliyatı geçirmiş olup olmamasına göre değişmektedir.
Hangi Damarlara By-Pass Ameliyatı Uygulanabilir?
Kalbi, üç adet koroner damar ve bunlardan çıkan yan dallar beslemektedir. Bu damarların yan dal sayıları, çapları ve besledikleri alanların genişlikleri kişiden kişiye değişkenlik göstermektedir. Koroner damarların çapları insan kalbinde genellikle 1 ila 2,5 mm arasındadır. Koroner anjiyografide tespit edilen hasta damar sayısına göre genel olarak 1 mm. üzerinde çapa sahip damarların hepsine by-pass yapılmaktadır.
By-Pass Sonrası Yaşam

Koroner by-pass ameliyatından her hastanın istifadeleri değişik olur. Bu durum hastanın ve damarlarının durumuna, kalpdeki hasar derecesine bağlıdır. Bu nedenle by-pass olan her hastayı aynı şekilde de?erlendiremeyiz. Bazı olgularda kesin tedavi bazı olgularda ise kısmi tedavi sağlanır. Ameliyat sonrası yaşam süresi buna bağlıdır. Eğer ameliyat sonrası kurallarına uyulursa genellikle 8-10 yıl sorunsuz bir yaşam sağlanır. Bu süre bazı olgularda daha kısa bazı olgularda ise daha uzundur.
Hastaları ameliyattan sonra erken dönemde rahatsız edecek şey solunum sıkıntısı ve öksürüktür. Onun için solunum hazırlığına ameliyattan önce başlanmalıdır. Sigaranın bırakılması, fazla kiloların atılması, solunum egzersizlerine başlanması hastanın erken dönem konforu için önemli adımlardır. Erken mobilizasyon (hastanın erken hareketlendirilmesi) ameliyat sonrası derin ven trombozu dediğimiz toplardamar tıkanıklığı, akciğer embolisi gibi ciddi komplikasyonları önlemede önemli rol oynar. Bu nedenle yo?un bakımda birinci günden itibaren yatakta kol ve bacak hareketleri, oturma, solunum egzersizlerine başlanmalıdır. Genellikle birinci günün sonunda veya 2. gün hasta servis yatağına alınır. İlk günlerde en önemli sorun hastanın sırt üstü yatma zorunluluğudur. Ameliyat esnasında göğüs kemiği boydan boya ikiye bölünüp sonra tel dikişlerle yaklaştırılmaktadır. Kemi?in kaynaması yaklaşık 6 haftada olmaktadır. İlk günlerdeki uygunsuz hareketler kemi?in oynamasına ve hastanın tekrar ameliyata alınmasına neden olur. Bu nedenle hastanın ilk günlerde yatakta oturur duruma gelirken iki kola eşit kuvvet vererek karyolanın ayak tarafına ba?lanan bir ip aracılığıyla hareket etmesi gerekmektedir. Ayrıca bu 6 hafta içinde kronik bronşitli ve şişman kişilerin göğüs korsesi kullanmaları önerilmektedir

Yan yatma ve asimetrik ters hareketler göğüs kemiğini oynatır. Hastanın bu dönemde sırt üstü yatması gereklidir. Fazla kilosu, kronik bronşiti olmayan hastanın bile en az 3 hafta sırt üstü yatması zorunludur.
Hasta, ameliyat eden hekimin onayı olmadan yan yatmamalıdır. Di?er önemli bir konu hastanın damar alınan baca??ndaki şişlik sorunudur. İlk günlerde hastaların bacaklarında elastik bandaj uygulanmaktadır ve damar alınan bacak şişmemesi için ayak ucu kalp seviyesini geçecek şekilde yukarıya kaldırılır. Bacak altına bir yastık veya yumu?ak bir destek konur. Hastaneden taburcu olduktan sonra gündüzleri varis çorab? giymesi ve geceleri çıkarması önerilir. Bu i?lem bacaklardaki şişlik kayboluncaya kadar uygulanır. Eğer şişme olmuyorsa çorap kullanmak gereksizdir. Hastanın ameliyattan sonraki 5.-6. günden itibaren her gün ılık duş alması hastayı rahatlatır. Geç yara enfeksiyonunun önlenmesinde önemli rol oynar. Eğer herhangi bir lokal enfeksiyon ve akıntı varsa o kısım korunarak duş alınabilir. İlk 3 hafta genellikle ev ve bahçede hareket edebilir. Üçüncü haftadan sonra soka?a çıkabilir. ??yerine gidebilir. Ancak otomobil kullanma ve normal iş hayatına 6. haftadan sonra ba?lar. Hasta hastaneden çıkt??? zaman bir miktar kansızlık söz konusudur. Bu durum erken dönem kanın daha akıcı olmasını sa?lar ve erken dönemde tıkanmayı önlemeye yönelik bir tutumdur. Ayrıca fazla transfüzyon (kan verilmesi) dikkatli incelemelere rağmen bir takım hastalıkların bula?masına yol açabilir. Kan gruplarının uyumsuzlu?una ba?lı kan reaksiyonları ortaya çıkabilir. Bu nedenle mümkün olduğunca kan kullanmadan ameliyat yapmaya gayret edilmelidir. Hastaya kan ürünleri vermekten kaçınılmalıdır.
Hastada normal beslenme koşullarında 6. haftanın sonunda kansızlık durumu ortadan kalkar. İşte bu dönemden sonra yavaş yavaş arttırılarak günde 4-5 km. yürüme önerilmektedir. Yürüyü? anında kalp hızı normalin iki katına çıkar.
By-pass sonrası 6. haftadan itibaren hasta kendini iyi hissettikçe sportif faaliyetlerine başlayabilir. Yüzme, golf, bisiklet, kayak ve yürüme öncelikle önerilen sporlardır. Hastanın ağır sporlardan kaçınması uygun olur. İleri yaşta dinç kalmanın sırrı düzenli spordur. Genellikle üç haftadan itibaren seksüel aktivite serbesttir. Ancak göğüs kemiğini oynatacak hareketlerden kaçınılmalıdır.
Yemek konusuna gelince, erken dönemde sulu gıda dediğimiz komposto, çorba, yoğurt, süt, muhallebi gibi sıvı içeceklerden oluşan gıdalarla başlanır. Rejim yavaş yavaş arttırılarak 3-5 gün içinde ızgara, salata ve sebze yemekleri eklenir. By-passdan sonraki yaşamınızda beslenmeniz önemli bir rol oynar. Yeni takılan damarların görevlerini uzun süre yapabilmeleri, kalbin kendi damarlarında yeni darlıkların olu?mamasında diyet çok önemli bir rol oynar.
Kalp damarlarında tıkanmaya neden olan kan yağlarının yüksekliği, hipertansiyon, kan şekeri yüksekliği, ürik asit yükselmesi gıda alımı ile yakından ilgilidir. Ayrıca şişmanlı??n asıl nedeni kalıtımsal değil yanlış beslenmedir. Genellikle yetişkin bir insana günlük 1200 kalorilik bir diyet önerilmektedir.
Kolestrol, trigliserid gibi zararlı yağlar kırmızı ette, süt ürünlerinde, iç ve kuyruk yağında, katı yağlarda, margarinlerde, ciğer, dalak gibi sakatatlarda ve kabuklu deniz mahsüllerinde bolca bulunur. Bu nedenle bu gıdalardan kaçınılmalıdır. Yağlardan doymamış yağları (sıvı yağlar) tercih etmeliyiz. Bunlar içerisinde en önemlileri çiçek yağı, zeytin yağı ve mısırözü yağıdır.
Özetlersek sebze ağırlıklı beslenmek, hayvani yağlardan uzak durmak, balık, tavuk ve hindi etini diğer etlere tercih etmek, süt ve süt ürünlerinin diyet olan türünü seçmeniz salam, pastırma, yumurtadan uzak durmanız sizi belki biraz sıkacak ama sağlığınıza sağladığı katkı ile yaşam yaşanmaya değer kılacaktır.
Kandaki yağların düzeyi büyük oranda alınan şekerli gıdalara bağlıdır. Bu nedenle karbonhidrat dediğimiz hamur işleri ve tatlılardan uzak durmanız önerilmektedir. Tansiyonunuz yüksek ise tuzdan, ürik asit düzeyi yüksek ise proteinli gıdalardan kaçınılmalıdır. Gıdalar için söylediğimiz bu yasaklar zalimce ve katı değildir. Çok canımız çekti?i zaman tadılmasında, 10-15 günde bir yumurta yenilmesinde sakınca olmayabilir. Önemli olan bu gıdaları rutin diyetimizden çıkarmaktır.
Hastaları ameliyattan sonra erken dönemde rahatsız edecek şey solunum sıkıntısı ve öksürüktür. Onun için solunum hazırlığına ameliyattan önce başlanmalıdır. Sigaranın bırakılması, fazla kiloların atılması, solunum egzersizlerine başlanması hastanın erken dönem konforu için önemli adımlardır. Yan yatma ve asimetrik ters hareketler göğüs kemiğini oynatır. Hastanın bu dönemde sırt üstü yatması gereklidir.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.